12.

441 20 0
                                    

@ EcrinNaz736 itafen

*
*
*

"komutanım, şarjörler azalıyor, ne yapıcaz ?"

"Son kanımıza kadar savaşacağız."

Acil kodu ile gelen bir göreve çıkmıştık, bu itlerin sessizliği uzun sürdü derken büyük bir eylemin peşinde oldukları belliydi

Sivilleri almışlardı.

1 doktor 2 savcı vardı ellerindelerdi

"Turan tekniğini uygulayacağız hazırlanın."

Turan tekniğini uygulayacakdık, geri çekiliyormuş gibi yapıp hazırlıksız saldıracakdık.

Herkes bir yere dağılmıştı bende arkalardaydım.

Birden ağzıma kapanan elle  neye uğradığımı şaşırmıştım

Adam tam bana yumruk atacakken kendimi savunmaya geçmiştim.

Elinde ki silahı tekmem ile düşürmüştüm, fakat o da aynısını yapıp benim elimde ki silahı düşürmüştü.

Karnına attığım tekme sayesinde yere düşerken hemen üstüne çıkmış ve ellerim ile boynunu sıkıp boğmaya başlamıştım.

Fakat oda boş kalmamıştı oda elleri ile benim boynumu sıkıyordu.

Birden bütün gücünü uygulayıp kendisi benim üstüme çıkmıştı ve bütün gücü ile boynunu sıkıyordu.

O sırada birşey oldu.

Nerden çıkarttığını bilmediğim bir bıçak ile  karın boşluğundan göğüsüme kadar bir kesik attı.

Özel eğtimliydi.

Beklemediğim bu hamle ile duraksama yaşasam hemen kendime geldim ve karnımda ki acıyı umursamadan adamın bıçak tutan elini ters çevirin bıçağı ben almıştım.

Fakat ben o değildim öldürmeden bırakmazdım.

Aldığım bıçağı direk kalbine salladım.

Karnımda ki acıya rağmen kalkıp silahımı aldım ve kulaklığımı taktım.

"Üsteğmen cevap ver."

"Komutanım iyi misiniz?"

"Üsteğmen, yanına geliyorum." Bizimkiler telsizde bana ulaşmaya çalışıyorlardı

"Komutanım, komutanım iyim gelmenize gerek yok."

"Görev bitsin, konuşacağız seninle çok korkuttun bizi."

***

Görev bitmişti fakat bende bitmiştim kesik derin değildi fakat büyüktü. Buda kan kaybetmeme neden oluyordu.

Buluşma yerine gittiğimde bütün tim beni bekliyordu.

Beni ilk fark eden Hakan olmuştu ilk önce kan ile kaplanmış üniformama baktı sonra ise gözleri yüzüme çıktı.

Fakat benim gözlerim çoktan kararmaya başlıyordu ve ayaklarım da ki güç bitiyordu.

Tam gözlerim kapanıp yere düşerken Hakan'ın bağrışını duymuştum.

"Komutanım!"

***

"Ya gerçekten iyim ben ya."

Görevin üstünden 2 gün geçmişti, gözümü ilk açtığımda hastanedeydim, pansuman yapmışlardı ve o kadar derin bir yara olmadığı için dün çıkmıştım hastaneden. Ve şuan bütün tim bizim evdeydi.

Fakat bizimkiler pansuman için hastaneye gidelim diye tutturmuşlardı.

"Sancak, tamam siz gidin ben pansuman yaparım Mahru'ya."

Aybars'ın dediği şey ile durmuştum ikimiz evde tek başımıza olmamız bence çok sakıncalıydı.

Tim yavaş yavaş evden çıkarken Aybars elinde pansuman çantası ile gelmişti.

"Komutanım, iyim ben gerçekten."

"Karnını aç Mahru."

El mecbur karnımı açmıştım Aybars ilk önce karnımda ki bandajı çıkarmıştı teni tenim ile temas edince kasılsam da on belli etmedim.

Yüzbaşı pamuğa İlacı döküp karnıma sürmeye başlamıştı.

Karnıma pamuğu değmesi ile ağzımdan ufak bir inleme çıkmıştı.

O sırada hiç tahmin etmediğim bir şey oldu, Aybars yaramı üflemeye başladı.

Nefesi tenim ile buluşuyordu.

Sonra diğer boşta kalan elini kaldırıp yaranın kenarlarını okşadı, bu sayede acısı geçiyordu.

Ben hâlâ temasın etkisindeyken Aybars pansumanı bitirmişti.

Kısık çıkan sesim ile konuşmaya başlamıştım.

"Teşekkür, teşekkür ederim."

Bana baktı ve gülümsedi

Bana gülümsedi

"Rica ederim."

Yüzbaşı Bey -texting-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin