Bu vatan toprağın kara bağrında, sıra dağlar gibi duranlarındır. Bir tarih boyunca onun uğrunda, kendini tarihe verenlerindir.-Orhan Şaik Gökyay
📍
1. GECE
Pembe eteğimi göstermek için kendi etrafımda bir tur döndüm. Halamın oğlunun düğünü vardı ve bütün aile onun için hazırlanıyorduk. 9 yaşımın getirdiği bir şey olsa gerek pembe rengini bayağı seviyorum. Zaten küçükken kız çocuklarına pembe, erkek çocuklarına da mavi öğretilmişti. Bunun dışında bir renk ya da karmaşası yaşanırsa dünyada ki en kötü şeyi yapmış olurlardı. Babam yanıma doğru yaklaştı ve saçlarıma ufak bir öpücük kondurdu.
"Baba bak nasıl olmuşum?" dedim ve eteğimi tutarak onun önünde bir tur döndüm. Babam müzede ki bir sergiye bakarmış gibi bana bakarken dudaklarını aralayıp cevap verdi.
"Çok güzel olmuşsun Sude'm," dedi ve yine kalbimi çaldı. Beni kucağına aldığında ufak bir yüzünü buruşturdu. Çünkü beli hemencecik ağrıyordu. Bende 9 yaşındaydım ama birazcık tosun paşaydım.
Tabii sonradan bu kiloları hızla verdim.
"Annenin yanına gidelim" dedi ve sanki mit ajanları gibi ikimiz yatak odasına doğru ilerledik. Annem küpelerini takmak ile meşguldü. Bizim geldiğimizi anlayamadı bile.
"Kızın ellerimde Nehir hanım, eğer bize bir öpücük vermezseniz onu bir daha asla göremezsiniz. Tabii benim gibi mükemmel bir kocayı da." dediğinde kahkaha atmadan duramadım. Annem ise küpesini taktı ve bize gülerek döndü.
"Kıymayın bize Ömer Asaf bey," Annem bir travma yaşadığı için gençliğinde konuşma engeli varmış. Daha sonralarında babam ile tanışmışlar ve yine büyük bir travma yaşamış, mucize eseri şu anda konuşabiliyor ve bu mucize tam olarak babam.
"Biraz daha çıkmazsak halası bizi kıtır kıtır kesecek." dedi babam ve annemin gelip bizi öpmesini bekledi. Annem ise bu isteği hiç geri çevirmeden geldi ve bizi öptü. Babam elimi tuttu ve beraber evden çıktık. Arkaya oturmak istemediğim için annemin kucağına yerleştim ve onun yanağından öptüm.
"Nasıl olmuşum anne?" dediğimde saçlarımı geriye doğru çekti.
"Çok güzel olmuşsun yavrum," dediğinde daha da bir şımardım.
"Bana da sordu, kime süsleniyorsa artık?" dedi babam iğneleyici bir tonda.
"Emre'ye." dedim ve bacaklarımı içe doğru kıvırdım. Onun ismini söylemek bile içimde bir şeylerin hareketlenmesine sebep oluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HAKKARİDE 20 GECE
ActionHakkari toprakları üzerinde geçireceğiniz tam tamına 20 gece. Gece olduğunda her sır üzerine bir örtü çeker. Kimsenin yanına yaklaşmaya cesaret edemediği UEB komutan ile beraber özel bir operasyona katılacaktım. Bu kaç gece sürerdi? Bunun sonunda n...