Hakkari toprakları üzerinde geçireceğiniz tam tamına 20 gece.
Gece olduğunda her sır üzerine bir örtü çeker. Kimsenin yanına yaklaşmaya cesaret edemediği UEB komutan ile beraber özel bir operasyona katılacaktım.
Bu kaç gece sürerdi? Bunun sonunda n...
Bölüme başlamadan küçük yıldızımızı parlatmayı, satır arası yorumları boş bırakmamayı lütfen unutmayalım <3
Renkli kalplerinizi bu satıra
Başlama saatlerinizi de bu satıra bırakabilirsiniz
Keyifli okumalar!
UTKU KARA
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
4. GECE
Emre her zaman ki gibi odasında bilim kurgu kitapları okurken aşağıdan gürültülü sesler duyuyordu. Büyük ihtimal yine annesi ve babaannesi kavga ediyordu. Hiçbir zaman anlaşamamışlardı.
Babaannesi Yelda, gelinini hiçbir zaman sevmemişti. Sevmemeye de devam edecekti. Bu sesler daha da arttığında Emre kitabını köşeye koydu ve yanlarına doğru yavaş adımlarla ilerledi.
"Sana doğrusunu öğretiyorum! Bir zahmet o süslü kokoş halini kenara bırakta kocanla çocuğuna yemek yap!" diye babaannesi resmen haykırdı. Emre'nin annesi Burcu sinirden kriz geçirecekti, ne vardı süsleniyordu işte.
Kendisine bakıyordu, kocası ve çocuğu onun için sadece ayak bağıydı.
"Sana mı kaldı benim hayatıma karışmak?" dedi Burcu da. Emre, alışmıştı artık birazdan kavga biter ve annesi de odasına kapanırdı. Babası Ömer de gürültülü sesleri dışarıdan duyduğu gibi koşarak içeriye girdi.
"Ne bu bağırış? Sesiniz ta dışarıdan duyuluyor!" dedi Ömer bey aralarına girerek.
"Oğlum, karına yemek yapmayı öğretiyorum. Malum evimize gelin geldiğinden beridir bu işlerden bir haber." dedi babaanne keskin bir sirke küpü gibi. Burcu da sinirliydi.
"Ne var bunda Burcu?" dedi Ömer, gerçekten artık kendisi de sıkılmıştı. Eşi kağıt üzerinde vardı ama bedenen yanında değildi.
"Çok güzel, yine her zaman ki gibi annesinin kuzusu." dedi ve alkışladı. Emre olaya karışmak istemiyordu birazdan kavga bitecek ve annesi odasına kapanacaktı her zaman böyle oluyordu çünkü.
"Bundan rahatsız mı oldun Burcu?" dedi Ömer de, Burcu duyduğu sözler karşısında esaslı bir şok yaşadı.
"Şu çocuğu görüyor musun?" dedi Ömer ve Emre'yi gösterdi.
"Dün ateşi çıktı havale geçirecekti. Sen bunu biliyor musun? Bilmiyorsun. Tek amacın giyinmek, süslenmek, dışarıda yemek yemek, para harcamak." dedi Ömer hiddetle bağırdı. Burcu önce bir yutkundu ve oğluna baktı.
"Şu an iyi, bağırma bana!" dedi Burcu, Emre bunu duyduğunda sadece sessiz kaldı.
"Beni ve annemi istemiyorsan bile oğlunu düşün. Onun sana ihtiyacı var." dedi Ömer sessiz bir tonda. Burcu ise çoktan kararını vermişti, oğlu ile kısa bir an göz göze geldi. Emre, annesine o kadar kırgın baktı ki.
