SESSİZ TİTREŞİMLER

105 17 131
                                    

Kitabıma gösterdiğiniz ilgi için en içten teşekkürlerimi sunuyorum.
Bu kurgu ile yazarlık hedefimde ilk adımımı atmış bulunuyorum. Sizin de desteğiniz ile bu platformda hatırı sayılır bir ilerleme gerçekleştirmeyi hedefliyorum.
🫀✒️

Lütfen yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın.

Keyifli okumalar!

Bitmeyen gecelerin bitmeyen sabahları...


Uzun süre yaşadığı bitmek bilmeyen gecelerden bir taneydi bu gece de ve güneş yine doğuyordu, güneş her zaman yine doğar ve her gece yine batardı ne de olsa her sabahın bir gecesi, her gecenin ise bir sabahı vardı. Karanlık bir oda ve her yer darmadağın, yerde duran yıkanmayı bekleyen kullanılan kıyafetler ve çalışma masasının üzerinde dağılmış olan kitaplar, defterler ve kalemler. Oda uzun süre düzenlenmemiş, temizlenmemişti.

Artık sabah olmuştu odamdaki küçük pencerenin siyah perdelerinin sonunda içeri doğru sızan gün ışık gözetlemelerinin kamaşmasına neden olacak. Ve bu da yetmezmiş gibi yatağımın yanında duran komodinin üzerindeki dijital saat alarmın sesi yok mu? Dizzt, dizzt, dizt aynı bu şekilde ve oldukça sinir bozucu bir tınıya sahip alarm ile uyanmışken nasıl uyuyabilirdim? Açıkçası pek uyuduğumda söylenemezdi. Gecenin boyu geçen derinlikleri, acı, üzüntü, özlem... onların her bireyinin özelliklerini dalmamı zorlaştırmaya yetiyordu. Bazen de iyi bir uyku çekmek için uğraştıklarım kabusları, bunları bir hale getiriyordu.

Sinir bozucu alarmımın sesine daha fazla dayanamayacağımı anladığımda minik ellerimi alacakaranlık tonu ile donatılmış yorganımın içinden çıkartarak havaya kardırdım, hızlı ve sert bir şekilde alarmımı kapattım. Aynı şekilde bir hışım ile yorganımı da üzerimden fırlatarak yataktan kalktım ve penceremin karşısına geçtim. Perdeyi tamamen kapattığımda sıcacık yatağıma geri dönme hayalleri kuruyordum ki annemin içeriden gelen sesi ile elim perdede kaldı "Pelin kalk artık, hazırlanman gerekiyor okula geç kalacaksın!" anneme göndereceğim ters cevap ile diktatör iş kadını azarının tüm hücrelerim de yaratacağı gerginliği düşününce ağzımı kapalı tutarak bana denileni yaptım bu en mantıklı karardı.

Hızlıca en rahat ve temiz olan kıyafetlerimi giyinerek hazırlanmaya koyuldum. Çantamı da elime alarak odamdan çıkmadan önce beyaz çerçeveli boy aynamdan epeyce bir süre kendimi inceledim. Geceler boyu süren uyku düzensizliği yüzünden ortaya çıkmış göz altlarımdaki şişler ve morarmalar gerçekten de çok kötü duruyordu. Belki de onları iyi bir kapatıcı kullanarak kapatmalıydım, aynadaki yansımamı biraz daha inceledikten sonra gözüme çarpan çantamın kenarında bulunan suluk gözüm olmuştu. Gördüğüm kabuslar nedeni ile kullandığım uyku haplarının vücuduma karşı olan yan etkilerinden korunmak için kullandığım haplar, vitaminler, ağrı kesiciler vs. Çeşit çeşit haplar, hepsi orada duruyordu.

"Annemi daha fazla bekletmezsem iyi olacak" hızlıca odamdan çıkarak mutfağa geçtim ve yemek masasına oturdum. Tabağımda duran kızartılmış ekmeye biraz labne ve bir tutam bal sürerek yemeye başladım ve sadece bununla yetindim. Sabahları pek iştahım olmazdı özellikle son zamanlarda. Annemin neşeli sesini mutfağın oturma odasına açılan kapısının eşiğinde duyduğumda derin düşüncelerden uzaklaştım. "Günaydın canım" çantasını sandalyenin üzerinden aldıktan hemen sonra yanağıma bir buse kondurdu bende hafif bir gülücük ile ona karşılık verdim "Günaydın" az önce odama seslendiği tehditkâr ses tonundan eser kalmamıştı. "Akşam yine aynı saatte evde olacağım canım, akşam görüşürüz." Yanağıma kocaman bir öpücük kondurduğunda kapıdan çıkmadan arkasından seslendim "Görüşürüz anne!"

Hayalet YazarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin