bu aralar dilimden düşmeyen twice'nin bir şarkısını ekledim
kesinlikle dinleyin!
sabah gözlerimi açtığımda kollarını sıkıca bana sarmış bir beden vardı.
bu kişinin hyunjin olduğunu biliyordum ama yine kafamı kaldırıp baktım.
o anda beni izliyen bir hyunjin ile karşılaştım kafamı kaldırınca göz göze gelmiştik.
zihnim gözlerimi başka tarafa bakması için söyleniyordu ama kalbim ise bakmaya devam et diyorudu.
gözlerine bakmaya devam ederken hyunjin sırıttı "ne o gözlerimi çok mu beğendin" dedi.
o cümlesiyle kendime geldim ve hemen kafamı başka tarafa çeviridim.
kafamı yorganın altına gömdüm, utandığımı anlımış olucak ki küçük bir kahkaha atıp, yorganı üzerimden çekmişti.
o yorganı çekince yüzümün kızarıklığını kapatmak için ellerimle yüzümü kapadım.
etrafı göremiyordum bu yüzden hyunjin ne yaptığını da anlamıyordum, bir anda hyunjin'in nefesleri yüzüme çarpmaya başladı.
bu kişi hyunjin'den başka biri olmayacağı için tahmin etmek o kadar zor değildi, ne olduğunu öğrenmek için ellerimi yavaşça yüzümden indirdim.
ve üzerimde bana sırıtarak bakan hyunjini gördüm, ellerim burnumun hizzasındaydı sadece gözlerim gözüküyordu.
hyunjin bu duruma daha samimi bir gülüş ekledi ve ellerimi yüzümden çekti, ilk önce gözlerini hiç ayırmadan gözlerime baktı.
sonra gözleri dudaklarıma kaydı ve dudaklarıma yaklaşarak yavaş bir şekilde öpmeye başladı.
ben ise sadece gözlerim açık hyunjini izliyordum, sonra geri çekildi ve bana baktı.
"hadi kalk benim işlerim var bir yere gidip geleceğim sakın kahvaltı etmeyi unutma" yanımdan ayrılıp odasına gitti.
bende odada tek kaldığım için kalkıp lavaboya gittim sıcak bir duş alıp çıktım ben çıkana kadar hyunjin gitmiştir diye düşümdüm.
altıma dizi kapağımın üstünde olan kısa bir şort giydim üstüme de pembe bir t-shirt giyip odadan çıktım, hava sıcak olduğu için saçlarımı kurutmaya gerek duymadım.
aşağıya indiğimde masada yemekler duruyodu ve evet hyunjin gitmişti, masaya oturup yemeye başladım.
yemek bittik'den sonra yukarı çıkıp dinlenmeye karar verdim, nedensizce çok yorgun hissediyordum, bu yüzden yatağa uzandıp dinlenmeye başladım.
o sırada uyuya kalmışım.
yazardan
küçük aşağıdan gelen konuşma seslerinden dolayı uyanmıştı kafasını kaldırıp odanın etrafına bakmıştı, kimsecikler yoktu.
hyunjin gelmiştir diye aşağıya indi ama hyunjin'in yanında bir adam daha vardı ve küçük bu adamı daha önce hiç görmemişti.
merdivenlerin yarısana geldiğinde hyunjin Felix'in geldiğini anlayıp arkasını dönmüştü fakat felix'i o kısa şortla bu adamın karşısında durması onu sinirlendirmişti.
felixe sert bir bakış atıp konuştu büyük olan "Felix yukarı çık!" Felix ilk şaşırdı sonra tam yukarı çıkacaken, tanımadığı adam felix'i süzmeyi bırakıp konuştu.
"vay sen hyunjin'in sevgilisi olmalısın" Felix sadece şaşkın bir şekiode hem hyunjine hemde adama bakıyordu.
sonra olumlu anlamda kafasını sallayarak cevap verdi adama "öyleyse gel tanışalım" Felix sadece durup hyunjine bakmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAFYA/HYUNLİX
Fanfictionen güçlü mafya olan hyunjin felix'in babasıyla bir anlaşma yapıp para karşılığında oğlunu mafyaya satmasıyla başladı herşey. -TAMAMLANDI- ilk yazışım ona göre okuyun ve biraz saçma