TAKSİCİ //BxB//Final Yaptı

Bl.10

Anıl hastaneye tersine geri dönmüştü üzgün ve çaresiz bir şekilde. Artık gece direksiyon sallayacağı ne bir taksisi, ne de para kazanıp ailesinin geçimini sağlayacağı bir işi vardı.

Oğlunu bu saatte hastanede görünce merakla "N'oldu? Ne işin var senin burada?" diye sordu.

"Nazlı nasıl oldu?"

"Saçlarını kestiler diye huysuzluk yaptı. Biraz üzüldü. Ama iyi. Yeni daldı şimdi uykuya. Sen niye durakta değilsin?"

"Taksi sahibi beni işten çıkardı" dedi üzgün bir şekilde.

Kadın bu haberi duyunca dehşet içinde baktı oğluna. "Neden çıkardı seni işten? Ne yapacağız şimdi biz? Evin kirasını, faturaları nasıl ödeyeceğiz? Bana bir de kredi çekmekten bahsediyorsun. Şu başımıza gelene bak!" dedi korkuyla.

Anıl "Yarın olsun da, başka durakta taksi işi bakarım ben okuldan sonra." diyerek sıktı dudaklarını.

"Oku oku, sana madalya takacaklar sanki! Ben kirayı nasıl denkleştirip vereceğiz derdindeyim. Sen okul! Okuyunca bir bok olacak sanki. Baban da böyleydi senin gibi. Bir baltaya sap olamadı. Sürekli iş değiştirip dururdu!"

Kadın sinirle oğluna bakarken, kardeşi uyanır gibi kıpırdandı yattığı yerden. Anıl kısık sesle konuşarak "Tamam başlama yine. Sana başka iş bulacağım diyorum" dedi.

Kadın "Bu sana yardım eden çocukla aranızda ne var sizin? Şimdi de onunla mı yemeye başladın o boku!"

"Hayır anne! Yok öyle bir şey!"

Oğluna şüpheli gözlerle bakmaya devam ederken "Peki niye ameliyat masrafını üstlendi? Ayrıca sana nasıl baktığı gözümden kaçmadı. Yine erkeklerle düşüp kalkmaya başladın değil mi? Yoksa niye yardım etsin sana? Biliyor işte ne bok olduğunu!" dedi.

Anıl dişlerini sıkarak bakarken annesi konuşmaya devam ediyordu. "Ona söyle iş versin sana. Poyraz itine yaptığın gibi bedavaya kullandırma kendini. Madem bu boku yiyeceksin. Bir işe yarasın!"

Başını sağa sola sallayan Anıl "Aramızda bir şey yok. Olamaz da. Nazlı için yeterince yardımcı oldu zaten. Ona daha fazla borçlanmak istemiyorum" diyerek baktı annesine.

Kadın "Hâlâ borç diyor saf! Kalk durma burada o zaman. Git eve yatıp dinlen biraz. Okuluna mı gideceksin, onun koynuna mı gideceksin? Nereye gideceksen git. Sonra iş bulmadan da gelme buraya!" dedi.

Anıl kalkıp eve gitmek için annesinin yanından ayrıldıktan sonra koridorda telefonu çalmaya başladı. Ekranda kayıtsız bir numara vardı.

"Alo Anıl iyi misin?" dedi karşıdan gelen tanıdık ses.

"Doğukan sen misin?"

"Az önce taksi çağırmak için durağı aradım ama işten ayrıldığını söylediler. Çok şaşırdım. Bir sorun mu oldu?"

Genç sıkıntılı bir şekilde "Boşver beni. Benim derdim biter mi? Sen başka bir taksi çağırıp kendi işine bak" dedi.

"İş bekleyebilir! Nerdesin şimdi sen?"

Anıl hastaneden çıkmak üzere olduğunu söyleyince "Tamam bekle beni. Biraz sonra ben ordayım" diyerek onu konuşmasına fırsat vermeden telefonu kapattı.

Çok geçmeden Doğukan beyaz bir arabayla geldi hastanenin bahçesine Otomatik cam aşağı inerken ona "Madem araban vardı. Niye taksi çağırıyorsun?" diye sordu.

"Taksi bahane. Seninle vakit geçirmek çok hoşuma gidiyor. Bana sinirlenip laf sokmalarına bayılıyorum diyelim. Hadi atla bugün senin şoförün benim Anıl Bey!"