Barbaros havluyu beline doladı, duştan çıkıp odasına geçtiğinde odasının kapısı açıldı ve Kumsal içeri girdi.
Barbaros ve Kumsal bir süre bakıştıktan sonra Kumsal yatağın üzerindeki kıyafetleri alıp Barbaros'a doğru fırlattı.
Barbaros, kıyafetleri tuttuktan sonra Kumsal arkasını dönüp yatağa oturdu.
"Acele et, hadi."
Kumsal'ın dediğine göz deviren Barbaros hızlı bir şekilde üzerini giyinip dolaba yaslandı, kollarını birbirine doladıktan sonra Kumsal'a baktı.
"Dinliyorum Kumsal, sabah sabah odama gelmene neden olan önemli konu ne?"
"İşler neden bu kadar karıştı anlamıyorum Barbaros. Bir taraftan yer altı bir taraftan o savcı ve avukat."
"Yapabileceğim bir şey yok, Anıl'ın çıkmasının sorun olacağını biliyorduk."
"Biliyorum ama bu kadar karışmasına gerek var mıydı? Savcı ve avukatı ortadan kaldırırsak geriye sadece yer altı kalır, onu da kolay bir şekilde hallederiz."
Barbaros bir süre Kumsal'a baktıktan sonra derin nefes alarak duruşunu düzeltti ve yatağa doğru ilerleyip Kumsal'ın yanına oturdu.
"Kumsal, sen ne zamandır bir şeyleri çözmek için birilerini öldürmeyi öneriyorsun?"
"Barbaros, ipin ucunda olan sensin. Sana zarar gelmemesi için birilerinin ölmesi gerekiyorsa bırak ölsünler."
Barbaros bir süre Kumsal'ın yüzünde gözlerini gezdirdikten sonra başını salladı.
"Sen öldürmeyi öneriyorsan öyle bir şey yapmayacağız. Savcı ve avukat şu an için kontrol altında sen de biliyorsun."
"O avukat ve savcıyı sevmiyorum, özellikle de avukatı. Durması gereken yeri bilmiyor."
"Bazen sevmediğimiz insanlara katlanmamız gerekir. Şu anlık onlara katlanmak zorundayız Kumsal."
Kumsal, göz devirdikten sonra bir şey demeden ayaklandı.
"Öyle olsun, katlanalım bakalım."
Sözünü bitirdikten sonra da odadan çıktı. Barbaros'da saçlarını kuruttuktan sonra odadan çıkıp aşağıya indi. Kapı kapanma sesinden Kumsal'ın evden de çıktığını anlayıp mutfağa girdi.
Tezgahta duran kahve dolu kupayı alıp salona geçti, dosyalar ile uğraşan Ares'i görüp boş olan koltuklardan birine oturdu.
"Hayırdır Ares, bir anda gerçekten avukat olduğunu mu hatırladın?"
"Çok komikti, hatırlat bir dahakine güleyim. Havin üzerime gelecektir, hazırlıklı olmam lazım."
"Vay be, gözlerim yaşaracak."
"Kızı etkilemem lazım diyelim Barbaros."
Barbaros buna göz devirdikten sonra bilgisayarını aldı ve kendi işlerine dalış yaptı.
▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎
Kumsal odasına girdikten sonra ceketini ve çantasını askıya aştı ardından koltuğuna oturdu.
Dosyalara elini uzatmıştı ki odanın kapısı açıldı ve içeri Hira girdi, Kumsal onu gördükten sonra hafifçe gülümsedi.
"Sonunda iznin bitti demek, diğer asistan hiçbir şeyi düzgün yapamıyordu."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sahte Gerçek
Non-FictionHer şeyin üzerinden tam olarak 12 yıl geçti. 12 yıl önce çok büyük bir günah işlendi. Kimilerine göre bir taraf masumken diğer taraf suçluydu. Peki ya her 2 tarafta kurbansa? Şimdi kartlar yeniden dağıtılıyor, gerçekler gün yüzüne çıkmak için çabal...