Jeongin Seungmin duşa girer girmez telefonunu aldı. Seungmin en son kime yazmış kimi aramış baktı. Yeonjun ile konuşmalarına baktı. Jeongin donakaldi.
Yeonjun
Seungmin kendini biraz fazla kaptırdın sanırım şuan canım çok yanıyor senin yüzünden
Seungmin
Olm inandırıcı olsun diyee
Yeonjun
Umarım öyledir, ayrıca sanırım ben Jeongin'e aşık oldum
Seungmin
Ne?
Yeonjun
Kankam sen Jeongin'i bana ver şuan onu sikesim var canım çok istiyo
Seungmin
Duş alıyım geliyom
Yeonjun
Jeongin'i getirmeyi unutma:))
Seungmin
Tamam o zaman ben Jeongin'le markete gidicem sende gel. Sonra ben tuvalete gitme bahanesiyle Jeongin'i birakcam sende gelicen kacircan.
Yeonjun
Tamam agam benim.
Kapı açıldığı için Jeongin telefonu bıraktı. Seungmin odaya girdi.
" Askim üstünü giy markete gidelim"
" T-tamam.."
Jeongin kıyafetlerini aldı. Hızlıca giyindi. Seungmin kapıda bekliyordu. Marketin yolunu tuttular.
-------
"Jeongin benim tuvaletim var bekler misin burda?"
Hayır hayır hayır gerçekten Seungmin backstabberlik yapmazdı değil mi?
" Beklerim."
Seungmin tuvalete gitti. Jeongin etrafa bakındı. Korkuyordu. Neden gelmistiki buraya? Az sonra bir ses duydu. Ardından Yeonjun'u gördü. Jeongin koşmaya başladı ama başarısız oldu. Bebek yüzünden koşamıyordu. Jeongin yere düştü. Yeonjun Jeongin'i tuttu. Kucağına aldı. Jeongin ağlamaya başladı. İlk defa bu kadar çok korkuyordu. Yeonjun Jeongin'le birlikte arkadaki arabaya bindi. Jeongin titriyordu. Araba kırmızı ışık yandığı için durdu. O sırada yan tarafa tanıdık bir araba geldi. Evet evet bu Minho'nun arabasıydı! Jeongin gücünü toplayıp camı açtı. Tüm gücüyle karşı taraftaki araca bağırdı.
" MİNHO! JİSUNG!"
"LUTFEN YARDİM EDİN!"
Jisung duymuş olacak ki camı açtı. Jeongini gördü. Yeonjun Jeongin'i itti. Jeongin kafasını vurup bayıldı. Jisung anlamıştı kaçırıldığını. Jisung Minho'ya arabayı hızlıca sürmesini istedi. Minho hızlıca sürerek aracı takip etti.
--------
Yeonjun Jeongini alıp içeri girdi. Minho ise arabayı arka tarafa park etti. Arka kapı içeri havalansin diye açılmıştı. Oradan önce Jisung olmak üzere içeri girdiler. Minho Jisung'un elini tuttu. Ses çıkarmadan içeri geçtiler. Ev resmen saraydi. Giriş katında kimse yoktu. Rahatça etrafı aradılar. Gizli bir kapı buldular. Kapının girişi kan ve beyaz sıvılarla dolu olduğu için içeri girmediler. Yavaşça üst kata çıktılar. Bir odadan ağlama sesi geliyordu. Birşey için yalvarıyordu fakat kapılar kapalı olduğu için net duyulmuyordu. Minho sinirle tüm kapıları kirarcasina acmaya başladı. En sonunda Jeongin ve Yeonjun'un olduğu odayı buldu. Yeonjun ve Jeongin çıplaktı. Yeonjun Jeongin'in üstünde duruyordu. Zorla bağlamaya çalışıyordu. Jeongin ise hareket edemiyordu. Tek yapabildiği bagirmakti. Minho hızla Yeonjun'u çekti. Yeonjun yere düştü. Minho Yeonjun'u dövmeye başladı.
"JİSUNG SEN JEONGİN'İ AL VE BU EVDEN ÇIK"
"A-AMA SEN NE OLACAKSİN??"
"BOSVER BENİ, GELECEGİM!"
Jisung ağlayarak Jeongin'e kazağını giydirdi. Kazak uzun olduğu için alt giydirmeye gerek duymadı. Jeongin'i sırtına alıp koşmaya başladı. Jisung tam evden çıkacakken evin içinden silah sesi geldi. Jisung durdu. Ya vurulan minhoysa? Jisung'un aglamasi şiddetlendi. Jeongin ise kendinde olmadığı için konuşmuyor, konuşmayı bırak gözünü bile açmıyordu. Jisung arabaya Jeongini koydu. Onu bu halde burada bırakmak istemiyordu ama Minho icerideydi ve tekti. Koşarak içeri girdi. İçeri girdiğinde göz yaşlarını sildi ve üst kata çıktı. Kapıyı sertçe açtı. Minho elindeki silaha bakıyordu. Yeonjun ise vurulmuş bir sekilde yerde yatıyordu. Jisung Minho'ya baktı. Minho yaptıklarından pişman değilmiş gibi duruyordu. Ortam çok korkunçtu. Jisung Yeonjun'un yanına gitti. Ölmüş. Minho birini öldürmüştü. Jisung Minho'ya baktı. Jisung ayağa kalktı. Minho Jisung'u kendine çekti. Sımsıkı sarıldılar. Minho Jisung yorgun diye onu kucağına aldı. Arabaya doğru ilerlediler. Jeongin ağlıyordu. Bir eliyle karnını tutuyordu. Karnı şişti. Jisung taşırken bunu nasıl fark etmemişti ki? Jisung koşarak Jeongin'in yanına gitti.
" I-iyimisin? Ne oldu?"
Jeongin kafasını kaldırdı. Jisung'u görmesiyle Jisung'un üstüne atlaması bir oldu.
"SENI ÇOK ÖZLEDİM!"
" B-BENDE SENI!"
Jeongin kalktı. Canı çok yanıyordu ama belli etmek istemiyordu.
-------
"SİKİCEM BEN O SEUNGMIN'I!"
" A-abi sakin ol!"
Jisung Hyunjin'i zar zor otutturmustu. Kızgın olması normaldi ama çok fazla tepki veriyordu. Bundan Jeongin ve Jisung hiç hoslanmiyordu. Hyunjin sakinlestikten sonra Hyunjin Jeongin'e olan tum herseyi anlattı. Minho birkez daha yaptığının doğru olduğunu anladı.
---------
Jeongmo
Üzgünüm Seungmin, ama artık senden nefret ediyorum. Ayrıca çocuk senden değil, yeonjun'dan.
Seungmo
Ne?
(Bu kişiye mesaj gönderemezsin)
Kahretsin! Jeongin gerçekten senden hoşlanıyorum
( Bu kişiye mesaj gönderemezsin)
Seungmin o gün birkez daha iyi anladı. Çok kötü biriydi. Artık sevilmeyecekti. Seungmin her nefes aldığında bu nefes israfı olacaktı. Yaşamayı hak etmiyordu. Kendinden nefret ediyordu. Neden en başından kalbini dinlemedi ki? Yasamak istemiyordu. Olmeliydi. Hemde şimdi. Ağlayarak bir not yazdı. Notu Changbin'e verdi. Changbin bunu Minho'ya, Minho ise Jeongin'e verebilirdi. Evinden çıkıp terasa gitti. Demirleri geçip Changbin'i aradı. Changbin'e diğerlerini aramasını ve buraya çağırmasını istedi. Jeongin mesajı alınca endişeyle terasa gitmişti. Arkasından Jisung, Minho, Changbin ve Hyunjin bağırıyordu. Hiçbirini dinlemedi ve Seungmin'in olduğu yere ulaştı. Changbin hızla yanına gelip notu verdi. Changbin ağlıyordu. Jeongin notu hemen alıp açtı. Hyunjin arkadan bakıyordu. Jisung Minho'ya sarılmıştı. Jeongin notu okumaya başladı. Gözleri dolmuştu.
_______
Bundan sonraki bölüm final olabilir ama ondan sonraki de final olabilir emin değilim. Bundan sonraki bölüm Seungmin'in Jeongin'e yazdığı not ile baslicak:)))
