🐱---
---Kim Namjoon
Jiyu ile kahvaltı planı yapmamız iyi olmuştu. Hem bana da değişiklik olacaktı. Bir süredir evde zaman geçiriyordum. Üyelerle de müsait oldukça görüşebiliyorduk.
Çıkıp hava almak iyi gelecekti.
Sabah 7.00 gibi uyanmış ve kahve içmiştim. Jiyu henüz uyanmamış olmalıydı. Erken bir saatti onun için. Kendini pek iyi hissetmediğinden uyuması için zaman vermek istemiştim.
Uyanınca kendisi arardı.
Saat 8 buçuk olunca telefona baktım. Jiyu'dan henüz arama ya da mesaj yoktu. Bunu garipsemiştim. Normalde erken uyanan biriydi.Theleaderjoon
Jiyu-shi , kahvaltı planımızı unuttun mu ?Saat 9 olunca aradım ama cevap alamadım. Merak etmeye başlamıştım. Bu kadar derin uyuyan birisi değildi.
Theleaderjoon
Jiyu , merak etmeye başladım ama. Evde misin ? Birşey mi oldu ?Saat 9 buçuk oldu ve yine cevap atmadı. Bir kez daha aradım. Üst üste üç kere aradım sonunda telefon açıldı.
Telefon açılır açılmaz birşeylerin kırılma sesi geldi kulağıma."Jiyu ?"
Nefes sesi vardı sadece.
"Jiyu , beni duyuyor musun ?"
"Namjoon..."Çok kısık bir sesle seslendi bana.
"Pişmanım Namjoon..." Dedi.
"Ne oluyor Jiyu ? Ne için pişmansın ?"
"Seni du-duyamıyo-rum..."Sonra bir tak sesi geldi ve sessizlik oldu. Telefon hala açıktı ama Jiyu sözlerime karşılık vermiyordu. Birçok kez seslendim ama çıt yoktu. Ceketimi hızla alıp evden çıktım.
"Çabuk söyle Jimin !"
"Sakin ol hyung , daha merhaba demedim."
"Zamanım yok Jimin ! Acil değilse arayayım seni ben ?"
"Değil , değil ama... İyi misin sen ? Nefes nefese kalmışsın. Yanlış bir zamanda mı aradım ?"
"Jiyu'nun yanına gidiyorum Jimin-ah. Ne olduğu hakkında bilgim yok , gidip öğreneceğim."
"Kötü birşey mi oldu ki ? Ben şuan Taehyung ile birlikteyim. Kookie 'nin yanına geçecektik ama... Biz de geliyoruz oraya! "
"Tamam , görüşürüz." Telefonu kapatıp cebime sıkıştırdım.
Araç evin önünde durduğunda hızlıca inip kapıya vurmaya başladım."Jiyu !"
Ses yoktu yine. Evde kimse yok gibiydi. Perdeler çekiliydi ve içeriyi görmek mümkün değildi.
"Jiyu !"
Yine seslendim ama kendi sesim yankılandı. Böyle seslenmekle sonuca varamayacaktım. Etrafta dolandım , açık kapı pencere aradım. Alt katta yoktu. Üst katta Jiyu'nun odası vardı. Belki onun penceresini açabilirim diye düşünerek yukarıya tırmandım. Pencereyi zorlayınca açıldı , kendimi hemen içeriye attım. Odası boştu.
"Jiyu !"
Telefonunu arayıp dinledim. Alt kattan geliyordu sesi. Koşup salona indim.
Salona geldiğimde telefonu yerdeydi , Jiyu da koltuğun hemen dibinde yerde ölü gibi yatıyordu.
O an ne yapmam gerektiğini bilemedim. Yerde yatan jiyu'ya , diğer uçta duran telefonuna baktım. Rengi bembeyaz olmuştu. Nefes almıyor gibi görünüyor olması beynimde şok etkisi yaratıyordu. Kapı çalındı.
Donuk şekilde koşup kapıyı açtım."Hyung ! Ne oluyor ? "
Meraklı jungkook , odaya bakış attı.
"Neden karanlık bu ev bu kadar ?"
Jimin arkasından çıkıp salona ilerledi.
"Jiyu ! Aman Tanrım ! Ne olmuş ona ?"
Taehyung geldi ardından.
