🐱
---
---
Araba büyük alana yanaşırken diğer üyeler de görüş açıma girmişti. Kamufle olmaya mı çalışıyorlardı bilmiyorum ama olamadıkları kesindi.
Yine bol bol giyinmiş , maske ve şapka takmışlardı. Herkes onları her şekilde tanıyordu.
Araç iyice yanaşınca indim.
"Jhope !"
Seslenmemle bana doğru döndüler.
"Jiyu ! Yetişemeyeceksin sandım. "
"Ben de korktum. Erken çıktım yetişmek için , trafik inanılmazdı. Neyse ki yakaladım seni. "
Ona sıkıca sarıldım. Diğer üyelerden ağlayanlar vardı. Jungkook zaten çok kolay ağlardı. Gözleri yine Jin'i uğurlarken olduğu gibi kızarmıştı.
"Gelmene sevindim. İyi görünüyorsun. "
"İyi değilim aslında , seni özleyeceğim."
"Adresim belli , ziyaretime gelirsin. Jin hyungu ziyaret ettiğin gibi. "
"Tabi ki gelirim , hanginiz giderse gitsin ziyarete gideceğim tabi ki. "
Tekrar sarıldık. Sanırım ondan pek bahsetmiyordum. Çok bahsetmesem de Jhope çok iyi bir sırdaş olmuştu bana. Adının hakkını veriyordu. Yanında üzgün olsan iki kelime ettikten sonra umutla doluyordun. Enerjisine hayrandım , dansına, sesine olduğum gibi. Suga olmasaydı biasım olabilirdi. Suga demişken, kendisi geleceğini söylemişti ama henüz ortalıkta yoktu.
"Yoongi hyung D-Day turundan dolayı gelemiyor. Dün gece aradı beni. Görüntülü konuştuk. "
"Ah ... Hyungu özledim. Benim hyunglarım nerde !" Jungkook elini alnına götürdü.
"Bak birisi geliyor işte !" Dedim.
Gösterdiğim tarafa döndükleri zaman Jin koşarak bize doğru geliyordu. Onu görünce hepsinin gözü parladı.
"Vay canına ! Hyung irileşmiş !" Dedi Taehyung.
"Askerlik ona yaramış !" Diye destekledi Namjoon.
Jin tüm üyelere sırası ile sarıldı ,sonra da benimle sarıldı. Topluca resimlerini çektim. Birkaç dakika sonra duyduğumuz sesle gözler yeniden güldü.
"Hey ! Bensiz mi resim çekiliyordunuz ! " Diyerek yanımıza koştu Suga.
"Hyung! Geldin !"
Ona ilk önce sarılan Jimin oldu. Beğendiğim şapkasını takmıştı. Yine bol giyinmiş, kendini gizliyordu.
"Beni gece aradın ve gelemiyorum dedin! Şimdi de burdasın hyung !"
"Şaka yaptım. Sürpriz olsun istedim. "
"Benim için mi geldin onca yolu?"
"Elbetteki kardeşim için geldim. Seni yolcu etmeyecek değildim ya ! "
"Teşekkür ederim..."
Gözleri doldu.
"Hepinize teşekkür ederim , benim için geldiniz tüm işinizi bırakıp. Ah ... Ağlamak yok dedim kendime ama... Dayanamıyorum. Sizi seviyorum çocuklar. Bedenen yanınızda olamasam da her an desteğim sizinle olacak. Ne yaparsanız yapın çok çalışacaksınız ve en iyisini yapacaksınız biliyorum. Size güveniyorum. Desteğim hep sizinle olacak. Unutmayın , umudu kaybetmek yok."
Hep bir ağızdan tekrar ettik.
"Umudu kaybetmek yok !"
Tekrar sarıldık , artık ondan ayrılmak zorundaydık. Jin ile de biraz zaman geçirdikten sonra kendi bölüğüne uğurladık onu da. BTS fiziksel olarak beş kişi kalmıştı artık. Bu onları yine üzüyordu. Jin 'i uğurlayıp bir nebze alışmışken şimdi de Jhope gitmişti.
"Suga hyung , sen geri mi döneceksin ?"
"Evet , akşam yeniden uçakla döneceğim. "
"Akşam ? Birkaç saatimiz var yani ? "
"Evet Jungkook -ah."
"Güzel ! Ne yapıyoruz peki ?"
"Saat henüz erken. Evime gidip biraz dinlenmek istiyorum. Sonra da dışarı çıkarız olur mu ? "
"Olur hyung. " Dedi Jungkook. Ben sohbetlerine karışmadım.
