Jeongin üçüncü katın oldukça sakin ve sessiz olduğunu farketmişti. Oysa alt katlar oldukça kalabalıktı. Ama bu katın teması diğer katlara göre daha farklı dizayn edilmişti.
Oldukça sıcak duran temada hafif bir gizemde vardı. Masaların bazılarında Jeongin'in filmlede gördüğü falcıların daha çok kullandığı kristal kürelerden vardı. Duvarlarda birkaç mitolojik ögeyi barındıran duvar halısı, bazı koltuklu masalarda koltuğun izerinde püsküllü oldukça hoş yastıklar doluydu. Jeongin oldukça tuhaf bulmuştu temayı. Her masanın kenarında bir hasır sepet, hasır sepetlerin içindeyse dolu dolu şans kurabiyeleri vardı.
Seungmin, garsonu çağırmadan önce Jeongin'in gözlerinin takıldığı sepete bakmış, ardından gülümsemiş ve sepeti gencin önüne itmişti.
Jeongin ona baktığında garsonun çoktan yanlarına geldiğini görmüştü.
"Ne istiyorsun?"
"Sen ne alacaksan. Farketmez."
Seungmin başıyla onaylamış, küçük olana favori soğuk kahvesinden söylemiş, ayrıca iki tane de küçük browni söylemişti.
Jeongin, kahve saçlının sipariş vermesini fırsat bilerek bir şans kurabiyesini eline almış, araya sıkışmış kağıdı çekip almıştı.
Aradığın tüm cevaplar bir adım uzağında, sadece karşına bakman yeterli
Jeongin kağıdı çevirdiğinde gördüğü sayı ile kaşlarını çattı.
777
Kağıtta yazılanı tekrar okuyup kafasını kaldırdığında karşısındaki bedenin kafasını kendisine çevirecek olduğunu ancak garsonun onu durdurduğunu görmüş, heyecan yapıp, hızlıca kağıdı kucağına bırakmış, kurabiyeyi ağzına tıkmıştı. Yağlı tat yüzünü buruşturmasını, garsonun ve Seungmin'in ona tuhaf bir ifade ila bakmasına neden olmuştu.
Yanaklarında oluşan kırmızılık ile Seungmin gülümsemiş, ardından konuşmuştu:
"Beğendinmedin sanırım..."
Jeongin'in buruşmuş yüzüyle kafasını sallaması kıkırdamasına neden olmuştu.
"Beğenmemen çok normal. Aslında şans kurabiyelerinin olayı içindeki kağıtlar. Kurabiyeleri yiyen çok az. Kağıdın nerede?"
Jeongin yutkundu
"Boş çıktı"
"Aslında dikkat ederler kağıdı yerleştirip yerleştirmediklerine. Yeni bir tane çek."
Jeongin, kahve saçlının dediğini yapmış, yeni bir şans kurabiyesi çekmişti. Kağıdı kurabiyenin arasından kolayca çekmiş, ardından sesli bir şekilde okumuştu.
"Yeni şans kapıları açılmak üzere! Sadece aslanın pençesini çekmesini bekle! 138"
"Her en kadar inanmasam da oldukça eğlenceli bir temaları var."
"Neden bu kat farklı bir temaya ait?"
Seungmin elini saçlarına daldırdı.
"Bu katın özelliği sadece belli kişileri alması. Öncesinden üye kartı alman gerekiyor. Diğer katlar fazla kalabalık ayrıca burayı seveceğini düşündüm"
"Teşekkür ederim ince düşüncen için..."
Seungmin gülümsemiş, garsonun önüne bıraktığı tabağa çevirmişti gözlerini.
"Umarım beğenirsin kahveyi"
Jeongin gülümsemiş, kahveyi içtikten sonra beğendiğini dile getirmişti. Artık yavaştan konuya girmesi gerekiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yang Jeongin's House || Seungin
Fanfiction"Ev her zaman kaldığın, yaşadığın yer değil, bazen kalbinde yaşattığın kişidir" İlk bölüm hariç düzyazı |Ara Verildi|