"ha siktir!"
Seungmin, Hyunjin'e 13. kez anlatmış, 13. kez aynı tepkiyi almıştı. Artık dayanamayıp, sarı saçlının kafasına geçirdi bir tane.
"Changbin ne dedi peki?"
Hyunjin konunun ne kadar ciddi olduğunu anlamış, kafasına vuran arkadaşına tepki dahi vermemişti. Seungmin derin bir nefes verdi.
"Seungmin ile düşüneceğiz dedi"
Hyunjin, duyduklarıyla bir oh çekti. En azından kabul etmemişlerdi. Yani bu yola girmeden çıkabilirlerdi.
"Kısacası birkaç gün sonra reddettiğini söyleyeceksin?"
Hyunjin, uzun saçlarını toplarken konuşmuştu rahatlıkla. Ancak aldığı cevap ile elindeki tokayı düşürmüş, tüm rahatlığını kaybolmuştu bir anda.
"Hayır"
"Seungmin onunla evlenecek misin?!"
Hyunjin'in bağırması ile Seungmin sarı saçlının ağzını kapattı hemen. Chan alt katta uyuyordu ve her an uyanabilirdi.
"Sessiz ol"
"Lan şerefsiz ne sessiz olması! Gelin olmuş gidiyorsun orospu çocuğu!"
Seungmin, daha fazla dayanamamış, diğerinin omuzlarından tuttuğu gibi yatağa gömmüş, ardından ağzını kapatmıştı hızlıca. Beklemediği şey ise sarı saçlının avuç içini yalamasıydı. Yüzünü buruştururken yine de çekmedi elini arkadaşının ağzından. Hâlâ üzerindeyken konuştu sessizce.
"Ağzını açacağım ama bir daha bağırırsan birkaç gün o ağzını açamazsın"
Seungmin 'anladın mı' dercesine baktığında, sarı saçlı gözlerini devirmiş, ardından başını sallamıştı onaylarca.
Ardından Seungmin elini çekmiş, hızlıca Hyunjin'in üzerine silmişti ıslak avcunu. Hyunjin ona kaşları çatılı bir şekilde bakıyordu.
"Sikeyim Seungmin! Sen kafayı mı yedin?!"
Fısıldayarak bağırmayı başaran Hyunjin'e gözlerini devirdi kahve saçlı.
"Zaten olacak buydu salak"
O da fısıldadığında Hyunjin hemen altında, ona ters bir şekilde bakıyordu.
"Changbin kabul etmez ki. Hah o Jisung sevdalısı hayır der"
"Bayan Seo onu ikna eder emin ol"
Hyunjin'in ukala, bilmiş ifadesi silinip, yerini korku dolu bir ifade yer aldığında Seungmin gözlerini devirmişti. Tabii arkadaşının Chan'ın ismiyle bağıracağını tahmin etmemişti. Hızlıca sarı saçlının ağzını kapattı yeniden.
"Sen delirdin mi?!"
"Asol son dolordon mo?!"
Hyunjin, ağzının üzerinde olan el yüzünden boğukça konuşmuş, ardından bağırmaya çalışmıştı. En sonunda boşta olan ellerini hatırlamış, hızlıca diğerinin elini çekmeye çalışmıştı.
Seungmin tek eliyle sarı saçlının iki elini çapraz duracak şekilde başının hemen üzerinde, yastıkta birleştirmiş, açık olan ağzını ise diğer eliyle kapatmıştı.
Hyunjin bedenini hareket ettirmeye çalıştığında Seungmin karnının üzerine oturmuştu. Diğer türlü Chan'ın yanına gidrceğini biliyordu.
"Hareket etmeyi kes!"
Seungmin konuştuktan hemen sonra duydukları yutkunma sesi ile oldukça yanlış anlaşılacak pozisyonda olan ikili kafasını sesin geldiği tarafa çevirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yang Jeongin's House || Seungin
Fanfiction"Ev her zaman kaldığın, yaşadığın yer değil, bazen kalbinde yaşattığın kişidir" İlk bölüm hariç düzyazı |Ara Verildi|