3|I won't lie to you, I could have given you more

1.3K 128 120
                                    

3|Sana yalan söylemeyeceğim, sana daha fazlasını verebilirdim

|M|

Dişlerimi kıracak kadar sıkarken, başımı geriye atarak küfrettim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Dişlerimi kıracak kadar sıkarken, başımı geriye atarak küfrettim.

Chan ile evliliğimizin gittikçe boka sardığı yetmezmiş gibi şimdi bir de kızgınlığımla uğraşıyor ve yanımda olmadığı her an çekmeye devam edeceğim tarifsiz acıya katlanıyordum. Biliyordu, acı çektiğimi biliyordu ama buna rağmen gelmiyordu. 

Kafamda beni yalnız bıraktığı gerçeği dönüp duruyorken bile omegam onu istemeye devam ediyordu, onu istemeye devam ediyordum. 

Avuçlarımın içindeki ipek çarşafı sıkarken kasılmalarımdan dolayı belim aralıklarla yay gibi geriliyordu, vücudumu ateş basıyor kasıklarımdaki ağrı varlığını belli edercesine artıyordu. Yanan gözlerimden durmaksızın akıyordu yaşlar. Bastırıcı da kullanamıyordum çünkü bastırıcılar hamile kalma olasılığını düşürüyordu ve ben aptal gibi ilgisiz kocamdan hamile kalmak istiyordum, tekrar. 

Şu an durum böyle olsa da Chan her zaman bana karşı bu kadar ilgisiz değildi.

Onunla, Changbin ve Seungmin hyungun düğününde tanışmıştık. Seungmin hyung, benim bir üst dönemimdi ve biz çok iyi anlaşırdık onunla. Bu yüzden kesinlikle gelmem için diretmişti düğününe. Ben de bu kadar ısrara dayanamayıp aynı gün yetişmem gereken bir jürim olduğu hâlde onu kırmamak için uğramak zorunda kalmıştım. 

Benim için o ana kadar her şey planlıydı. İlk önce Seungmin hyung ve eşinin evlilik yeminlerini dinleyecek sonra onları tebrik edip jüriye gidecektim ama hayatta her şey planlandığı gibi gitmiyordu.

Seungmin hyung ve eşini tebrik edip kilisenin çıkışına yürürken bir gözüm saatimdeydi, jüriye yarım saat kalmıştı ve yetişmek için hızlanmam gerekiyordu. Stresliydim çünkü bu jüri benim için çok önemliydi ve okula yetişmek uğruna ezmeyeceğim insan yoktu. Bu yüzdendir ki girişte bulunan akraba güruhuna dalmış ve neredeyse milleti yararak çıkabilmiştim oradan. 

Orada ne kadar zaman harcadığıma bakmak için kısa süreliğine saatime tekrar bakmış ve iki dakikadan az harcadığım için sevinerek başımı kaldırmıştım. Kafamı kaldırır kaldırmaz önümden geçmeye çalışan yapılı birini görmemle şaşırıp, ona çarpmamak için ani bir hamle yaparak sol tarafa atlamıştım. Tabii bunu yaparken orasının merdiven başlangıcı olduğunu bilmiyordum.

Merdivenlerden tam otuz iki basamak düştükten sonra kavrayabilmiştim bunu ama çok geçti. O gün jüriye yetişememiş, yapmak için gecelerce uyumadığım maketim paramparça olmuş üstüne üslük kuyruk sokumumu ve sağ bacağımı kırmıştım ama bunların karşılığında Chan'ı kazanmıştım.

Onun doktor olduğunu da o zaman öğrenmiştim ya. Doktorluk yaptığı hastanede tedavimi bizzat kendisi üstlenmiş ve benimle son güne kadar en güzel şekilde ilgilenmişti.

Forgive Myself|Hyunchan ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin