Tecchou hafta sonu dayanamadığı için Jouno'nun evine gelmişti. Hislerini gerçekten anlamıştı ve bazı şeyleri açıklaması gerekiyordu, yoksa içinde kalırdı. Jouno kapıyı açtığı an heyecanla ona baktı.
"Bu kadar acil olan ne?"
Tecchou içeri baktı.
"Girebilir miyim?"
Jouno geçmesi için izin verdi. Jouno'nun annesi içeride oturuyordu.
"Hoş geldin."
Tam kadına selam verecekken Jouno kolundan tuttu ve onu çekiştirdi. Neden olduğunu anlamasa da peşinden gitti. En sonunda bir odaya girdiklerinde Jouno kapıyı kapadı.
"Ne söyleyeceksin?"
Tecchou neden böyle yaptığını merak etse de şu an daha önemli şeyler vardı.
"Ben senden hoşlanıyorum."
Tecchou her şeyi bir anda itiraf edince Jouno şaşırmıştı. O kadar ani olmuştu ki ne diyeceğini bilememişti. Tecchou bunu kötü anladığı için tam üzülecekken Jouno elini tuttu.
"Sen salağın tekisin."
Tecchou gülümsedi ve parmaklarını birbirine kenetledi.
"Öyleyim."
Jouno kafasını Tecchou'nun göğsüne yaslayıp gözlerini kapadı. Bu ona huzur veren şeylerden biriydi, Tecchou'ya da huzur veriyordu.
"Beni sevdiğini söylemedin."
Jouno başını iki yana salladı.
"Söylemeyeceğim."
"Neden?"
Jouno herhangi bir şey demedi, Tecchou da laf etmedi. Sesli söylemesine ihtiyacı yoktu. Bir süre sonra Jouno gülmeye başladı.
"Neden gülüyorsun?"
Gülümseyen Jouno kafasını göğsünden çekti.
"Çok aptalız ondan."
Tecchou bir şey diyecekti ki lafı Jouno'nun dudaklarıyla içinde kaldı. Jouno onu kapıya itmişti ve öpüyordu. Tecchou aslında öpüşme işinde kötüydü çünkü daha önce hiç denememişti ama düzgün öpmeye çalıştı. Jouno geri çekilince kızarmış yüzünü kaçırdı. Daha öpüşmeyi bile bilmiyordu, Jouno'nun kızacağına emindi. Düşündüğünün aksine Jouno onu yatağa çekti. Ona uyup yanına yattı. Jouno elini Tecchou'nun yüzünde gezdirdi.
"Sen tatlı bir sevgilisin Tecchou."
Tecchou yüzünün kızardığına emindi. Edilen iltifat yüzünde minik bir gülümseme bıraktı.
"Teşekkür ederim."
Jouno'yu kendine çekti ve ona sarıldı. Bu huzuru sonsuza kadar arayabilirdi, daha önce hiç böyle hissetmemişti. Çok sakin ve mutlu hissediyordu, ölse sesi çıkmazdı. Aşk ya da sevgi nedir bilmezdi ama Jouno onun her şeyi olabilirdi. Sadece ona sarılsa yeterdi. Yanında kalsa bile Tecchou'ya yeterdi.
"Her zaman şaşırtmayı başarıyorsun."
"Hmm."
Jouno güldü, Tecchou cevap veremeyecek kadar kendinden geçmişti. Sevgilisinin boynuna minik minik öpücükler bıraktı. Tecchou bundan huylanıp kıpırdanmıştı ama Jouno vazgeçmiyordu. Hatta Tecchou'nun bu hareketleri ona tatlı geliyordu bu yüzden daha fazla yapabilirdi.
"Yeter."
Jouno kıkırdayınca nefesi Tecchou'nun boynuna çarpmıştı. Bununla birlikte gıdıklanan Tecchou kafasını geri çekti.
"Noldu utandın mı?"
Jouno'nun sorusuyla kaşlarını çattı.
"Asıl sana sormalı."
Jouno sırıttı.
"Ben utanmıyorum."
Tecchou sinirli bir şekilde bakış atıp Jouno'nun kolunu ısırdı.
"Köpek."
Tecchou sırıttı.
"Sen yaparken iyiydi."
"Ben ısırmadım."
Tecchou, Jouno'nun kolunu çekip ısırdığı yeri öptü. Jouno ona memnun bir şekilde bakınca gülümsedi.
...
Şu ilginin yarısını bile alamazken yazıyorum iyi günler