Ormana Yolculuk

44 5 3
                                    

Alarmımın sesiyle uyandım. Hemen kalktım ve hazırlandım. Korel, Eren ve Yağız beni almaya geleceklerdi. Hep birlikte ormana gidecektik. Kapımda korna sesi duyduğumda çadırları da kapıp aşağı indim hersey hazır olduğunda ormana dogru yola koyulduk 1 hafta tatildeydik ve kafamızı dağıtmak için 5 gün kalıp gelecektik. Gözlerimi açtığımda hala yoldaydık.

Eren: iyi misin Helin?
Korel: biraz sayıkladın noldu?
Yağız: kabus mu gördün?

3'ünün sorduğu sorular beynimin içinde yankılanırken çok terlediğimi farkettim. Biraz camı açtıktan sonra rüyamı hatırlamaya başladım. Ölüm.. herkes ölüyordu bir tek ben kalıyordum. Tek başıma..

Ormana geldiğimizde çadırları kurup kahvaltımızı yaptıktan sonra göle girdik. Gölden cıktıktan sonra biraz ormanda gezinmeye başladık. Ormanın derinliklerine dogru giderken bir hısırtı sesi duyup olduğum yerde kalakaldım. Karşımdaki kişi bizim sınıfa yeni gelen o çocuktu. Neydi ismi? Ah, Tugay'dı evet. Çocuk geldiğinden beri bize garip garip bakmayı ihmal etmiyordu. Bunun nedenini hiçbirimiz anlamamıştık.

"Selam!"
Yanımıza gelip elini uzattığında tokalaşmak zorunda kaldık. Elleri buz gibi ve hafif nemliydi. Oldukça samimi davranıyordu ama bu işte bir gariplik vardı. Burada ne yapıyordu? Hemde tek başına! Bu düşüncelerden yağızın sesiyle sıyrıldım. Ne yapıyorsun burada? Diye sordu.
Tugay: biliyorsunuz okullar 1 hafta tatil oldu bende ormana gidip kamp yapayım dedim.

Tugay bunları söylerken iç sesim beni rahat bırakmıyordu. "Aynen aynen kamp yapacakmışmış bu işte kesin bi terslik var."

Korel: neden yalnızsın? Bir arkadaşınla gelebilirdin.
Tugay: aslında bakarsan pek arkadasım yok. İstenmediğim için yalnız geziyorum. Eğer sizede uygunsa sizinle takılmak isterim.

Bu sözlerden sonra Tugaya biraz acıdım ama şaşırdım da çünkü bu zamana kadar kimse bizimle takılmak istememişti.

Eren: bu durumuna üzüldüm, bizimle takılabilirsin.
Erenin bu sözüyle şoka uğradım. Resmen aramıza başka birini alıyorduk. Bu normal değildi çünkü Eren bizi dağıtmaya çalışırlar diye ve kimseyi sevmeyip güvenmediği için aramıza birinin gelmesini istemezdi. Şimdi Tugayı aramızda mı görmek istiyordu?

Tugay: eğer diğer arkadaşlarına da uygunsa olur dedi.
Korel ve Yağız durumu onayladıktan sonra gözler bana döndü. Bende onayladıktan sonra hep birlikte yürümeye devam ettik.

Yağız üstüme ceketini koymadan önce titrediğimi farketmemiştim bile. Ben cekete iyice sokulurken Tugay ceketi dikkatlice süzerek gözlerini devirdi. Bu hali çok komikti ve az kalsın kahkaha atacaktım. Peki neden gözlerini devirdi? Bunda bi fikrim yoktu işte.

Çadırların yanına geldiğimizde akşam olmuştu.
Yanımızda sadece 2 tane çadır vardı ve ben en fazla 1 kişiyle kalacaktım çünkü kapalı alan fobim vardı ve kalabalık olunca daralıyordum.

Tugay: Helinle ben kalırım, fazla daralmaz eğer sizede uyarsa sizde 3'ünüz kalırsınız. Dediğinde şoka uğramıştım. Benim fobimide nerden biliyordu bu çocuk? Bizimkiler de benimle aynı tepki içindeydi. Korel: sen Helinin fobisini nerden biliyorsun? Diye sordu.. bu soru karşısında Tugay biraz afalladı ama sonra düzeltti. "Sınıfta konuşuyorlardı bende duydum." Ardından yüzüne sahte bi tebessüm yerleştirip ekledi : "malum okulda popüler olunca durumlar böyle oluyor." Korel onayladıktan sonra Tugayla kalmamın bir sorun olup olmadığını sordular. Bende kabul ettim ve çadırlarımıza dağıldık..

Mezar OrmanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin