Secret Love-Taekook

4

Silamlar efenim. Patron çıldırdı gezideyken bile yeni bölüm atıyorum.

Bol bol oy ve yorum bekliyorum. İyi okumalaaarr :))

Yoksa şu an burnumu nazikçe öpen bir Taehyung'un başka bir açıklaması olamazdı.

Geri çekilmeden önce gözlerimi tekrar yummuştum. Gözlerimi açık görürse utanabilirdi. Beni incitmek istemeyecek gibi durup yanağımı okşuyordu. Bunlar gerçek miydi? Yoksa ben halüsinasyon falan mı görüyordum? Biraz daha yanağımı sevdikten sonra eğilip kulağıma fısıldadı.

"Jungkook. Hadi uyan geldik. Eve çıkman gerekiyor artık hadi."

Mırıldanıp yerime biraz daha yerleşmek ister gibi koltukta hareket ettim. Biraz da ısrar ve benim hareketlerim ile yine pes etmiş ve beni yine kucağına almıştı.

Evimin şifresini ona söylemiştim. Sabah uyanınca değiştirebilirdim. Hiçbir sıkıntı görmemiştim. Hala beni indirmemişti. Eve girer girmez ilk önce kendi ayakkabılarını çıkartmıştı. Sonra bedenimi pufa oturtup önümde diz çökmüştü. Sırasıyla benimde ayakkabılarımı çıkarttıktan sonra tekrar kucağına almış ve koridora girmişti. Odamın kapısı açıktı ve bulması çok zor olmamıştı. Beni yatağa nazikçe bırakmıştı.

"Jungkook ayılman gerekiyor. Soğuk duş almak zorundasın hadi. Daha rahat uyursun hem."

Midemden gelen sıcak sıvı ile öğürmüştüm. Onun bedenini önemsemeden kendimi odamdaki banyoya atmıştım. Klozetin önünde çökmüş içimde ne var ne yoksa çıkartıyordum. Taehyung'un arkamdan banyoya girdiğine duymuştum fakat kusmaktan cevap verememiştim. Kusma fobim vardı ve ben kusmaktan deli gibi korkar, nefret ederdim. Taehyung benimle birlikte klozetin önünde çökmüş elini sırtıma yerleştirmişti. Bana güven vermek ister gibi küçük küçük okşuyordu. Bu beni aşırı rahatlatmıştı. Ve iğrenmemişti. Son bir kez daha öğürdüğümde her şeyi çıkarttığımı anlamıştım. Geri çekilip kapağı kapatıp sifonu çekmiştim. Bedeni arkamda kalan duvara yaslayıp bir süre öylece durmuştum. Taehyung beni koltuk altlarımdan tutup kaldırmıştı. Lavabonun önüne getirip soğuk suyu yüzüme çarpmıştı. Ağzıma da avcu ile su verip geri tükürmüştüm. Bugün ilk kez konuşmamıza rağmen çok fazla ilgileniyordu. Kalbim bu kadar ilgiye dayanamıyordu. Resmen ağzımda atıyordu.

"Jungkook bak kustun zaten hadi bir de duşa gir gerçekten iyi gelecek."

"Çok üşeniyorum."

"Tamam o zaman. Eee istersen- tabi yani rahatsız olmazsan ben yardım edebilirim. İç çamaşırın üzerinde kalsın diğerlerini çıkart."

"Hayır rahatsız olmam. İç çamaşırımı da çıkartabilirim. Senden utanmıyorum." Sarhoş olmanın verdiği cesaret ile ağzıma ne geliyorsa düşünmeden konuşuyordum. Umarım sabah uyandığımda bu ediklerimden pişman olmazdım. Gerçi bu biraz Taehyung'a bağlıydı. Onun tepkisine göre utanıp utanmayacaktım.

"Yok, şey ee hayır yani iç çamaşırın kalsın. Utanmanı istemem. Ben suyu hazırlayayım sende üzerini çıkart."

Benden cevap beklemeden küvetin önüne geçmişti. Suyu ılık bir seviyeye getiriyordu. Küvetin tıpasını takıp dolmasını bekliyordu. Bende onun dediklerini yapıp üzerimdekilerden kurtulmuştum. Üzerimde sadece siyah Calvin Klein iç çamaşırım kalmıştı. Küvetin içine yanlarında duran toplardan atmıştı. Anında suyun etkisi ile çözünüyordu ve mükemmel bir görüntü yaratmıştı. Hemen onun yanında bitince bana yerden bakmıştı. Gözleri vücudumu hızlı bir şekilde süzüp gözlerimle buluştu. Bana girebileceğimi söylediğinde elinden tutup kendimi küvetin içine bıraktım. Soğuk su bedenimle buluşunca titremiştim. Hemen çıkmak için hamle yapacağım sırada omuzlarımdan beni tutarak durdurmuştu. Çıplak vücuduma değen elleri dokunduğu yeri cayır cayır yakıyordu.