6

202 22 230
                                    

Silamlarr. Gerçekten uzun bir süre aradan sonra yb attım. Bu bölüm ağırlığı biraz text oldu ama gelecek bölüm telafi ederim.

Bol bol oy ve yorum bekliyorum.

İyi okumalaaaarrrrr :)))

"Kendini neden Taehyung gazeteci olan diye kaydettin?"

"Beni hatırla diye."

"Taehyung sen benim unutabileceğim bir insan değilsin."

Tanrım kesinlikle şu an kalpten gideceğim. Bunun başka bir açıklaması olamaz. Ondan duyduğum iltifatı başka birinden duysam bu kadar heyecanlanmazdım. Ne cevap vereceğimi bilememiş ağzımdaki lokma ile ona bakıyordum. Kıkırtısı kulaklarıma gelmişti. Ağzımdaki lokmayı zorlukla yutup konuşmaya başladım.

"Teşekkür ederim."

Gülümsemesi büyümüş hatta neredeyse kahkaha atacaktı. "Rica ederim."

Jungkook ile biraz daha sohbet edip kahvaltımızı bitirmiştik. Masayı kaldırmasında ona yardımcı olmuştum. Her ne kadar gerek yok dese bile yardım etmeliydim.

Kirli bulaşıkları o yıkamış ben durulamıştım. Böylece bulaşık sorunundan da kısa sürede kurtulmuştuk.

"Kahve içer misin?"

"Aslında ben kahve sevmem."

"Ah bilmiyordum. Başka içmek istediğin bir şey varsa söyle lütfen?"

"Fark etmez aslında. Sen ne içersen bende onu içerim."

"Bitki çayı yapacaktım o zaman sana da ondan yapıyorum. Sen bu sırada içeri geç ben yapıp geliyorum."

Kafamı sallayıp içeriye adımlamıştım. Ah bu arada üzerimde hala Jungkook'un kıyafetleri var. Onun kokusu sinmişti. Ve ben çaktırmadan arada sırada kıyafeti burnuma götürüp kokluyordum.

Kendimi deri koltuğa bırakmış, istenmeye gelen kız oturuşu ile salonda oturuyordum. Çok geçmeden Jungkook'ta yanıma gelmiş önüme kupayı koymuştu. Birkaç yudum almaya çalışmıştım ama çok sıcaktı. Bende bu yüzden çayın biraz soğumasını beklemeye karar verdim.

"Taehyung sen bunca zaman her şeye gelmiş miydin?"

"Nasıl yani anlamadım?"

"Yani ay saklayamayacağım. Ben seni geçen Kore'ye döndüğümde gazetecilerin arasında gördüm. Yani seni ilk defa orada fark ettim. Demek istediğim daha öncede gazetecilerin arsında bulundun mu?"

Şimdi ona nasıl diyebilirim özellikle senin olduğun yerlere gitmek istiyorum diye. Şu an için bunu diyemezdim. Belki ileride düşünebilirdim.

"Evet. Ben hep gazetecilerin arasındaydım."

Yüzü asılmıştı. Neden asıldığını anlamamıştım. Bunu sorup sormamak arasında gidip gelmiştim. Ama merakıma yenik düşmüş sormak istemiştim.

"Yanlış bir şey mi söyledim? Yüzün bir anda düştü çünkü."

"Hayır sadece aklıma bir şey takıldı."

Derin bir nefes alıp susmuştu. Masanın üzerindeki bardağını alıp çayından bir yudum aldı. Çayı geri masaya bırakıp tırnak etlerini yolmaya başladı. Eğer biraz daha oynamaya devam ederse kanatacaktı. Bende daha fazla canını acıtmasın diye elini tutmuştum.

Yüzünü bir anda bana kaldırmış şok olmuş bir ifade ile bir bana birde birlikte olan ellerimize bakıyordu.

"Aklına ne takıldıysa bana söyleyebilirsin."

Secret Love-TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin