11

93 12 99
                                    

  Bugün normalden daha erken kalkıp hazırlandım. Kendime biraz fazla özen göstermiş olabilirim. Çok heyecanlıydım, umarım yine bi rezillik yapmam.

Çantamı alıp, son kezde aynaya bakıp evden çıktım. Evin önünde bekleyen Jini görmemle kalbim yerinden çıkacak gibi oldu.

Hemen yanına koşup boynuna atladım. O da gülüp kollarını belime sardı. Saçımdan öpüp ayrıldı.

"Günaydın bebeğim, bugün ayrı bir güzelsin sanki?"

"Günaydın sevgilimm, bugün heyecandan daha erken kalkmışım, bende kendime özen göstereyim dedim."

"Hmm, iyi yapmışsın güzelim, umarım birilerini dövmek zorunda kalmam... Nasılsın bu arada?"

Dediğine kıkırdayıp cevap verdim, "Çook iyiyim, sen nasılsın bakalım?"

"Sabah biraz kötüydü ama seni görünce geçti hepsi. İyiyim."

"Neden kötüydü, bişey mi oldu?"

"Soo Jinin kaçamakları yine..." Göz devirdi ve tekrardan konuştu.

"Sabah daha erken kalkmasam görmeyecektim. Bir süredir yapmıyordu böyle. Ne oldu yine anlamadım. Neyseki engelledim kaçmasını."

"Herhangi bir doktora gitmeyi düşündünüz mü? Yani pek bilmiyorum ama bi çocuğun böyle yapması normal değil bence. Normal mi yoksa?"

"Bence de normal değil. Annemden dolayı olduğunu düşünüyorum. Doktor işini de babama söylemeliyim yeniden. Daha önce gitmiştik ama Soo Jin istememişti."

"Korkmuştur büyük ihtimalle. Doktor deyince iğne geliyo akıllarına. Çaktırmadan halletmek lazım."

"Aynen öyle. Neyseki iyi şuanda."

"Evet."

*

El ele tutuşmuş okula giderken yolda, yaklaşık 3 aydır görüşmediğim babamı görmemle şaşırdım. Buralarda oturmuyordu çünkü. Üç ay boyunca sadece iki kez mesajlaşmıştık. Konuşmamıştık bile.

O da beni girmesiyle gülümseyerek yanımıza yaklaştı. Jin ise bana bu kim der gibi bakıyordu. Kulağına babam diye fısıldadım.

Babamın gülümsemesi birleşik ellerimizi görmesiyle soldu.

"Oğlum?"

Ona yönelimimden bahsetmiştim ama bunu onaylamamıştı. O yüzden şaşkınca ve sorgular bir ifadeyle bize bakıyordu. Umarım saçma sapan bir tepki verip beni ve Jini üzmez.

"Görmeyeli gayliğin artmış Taehyung? Annenin bir çocuk bakamayacağını biliyordum zaten."

"Ne saçmalıyorsun? Annem gayette iyi baktı bana. Senin aksine."

"Benim yanımda olmak istemeyen sendin Taehyung, unutma bunu. Emin ol benimle olsaydın hala bu şekilde olmazdın."

"Ne şekildeymişim ben!?" Sinirleniyordum, ve Jinin de benden farkı yoktu. Kesin beni üzmemek için sesini çıkarmıyor. Yoksa şuanda babamı yumrukluyor olurdu. "Sen istersen okula git Seokjin. Bu konu uzayacak gibi." dedim sessizce.

"Seni asla yalnız bırakmam." o da aynı şekil konuştu. Babamın konuşmasıyla tekrar ona döndüm.

"Gay olmandan bahsediyorum Taehyung, artık düzeldiğini ve oğlumla görüşebileceğini düşünüyordum."

"Bu değişen bir şey değil, ne zaman farkına varacaksın? Ayrıca senin olmayan oğlunu da görmeye meraklı değilim."

Kahkaha attı ve saçlarımı karıştırdı, "Oovvv şimdi anladımm, sen onları kıskanıyorsuuun. Ah oğlum, senin onlardan bir farkın yok ki, hepinizi çok seviyorum." Şuan çok fena dalga geçiyordu benimle.

TAEJİNİNASKİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin