Kap Kaç

10 3 9
                                    

Kaderimiz olan aşka değil de, aşkıyla kaderimizi değiştirene içelim!
~Tuncel Kurtiz

                                           <                                             >

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

                                           <
                                             >

"Nasıl yani? Hırsız-Polis'den kastın ne?"

Düşünceli bir nefes alarak soruyu cevaplamaya başladım.

"Yanisi şu birimiz hırsız birimiz de mağdur olacak. Kapkaç olayı gibi düşünün mağdur kişide hırsızı şikayet edecek ve karakola gireceğiz."

"Oha lan mantıklı!"

"Harbiden vay a*k!"

Ekibin aydınlanma edasıyla kurduğu cümlelerle gözlerimi devirmem bir olmuştu. Bu kadar gerizekalı'nın içerisinde napıyorum diye arada sorgulamıyorum değil.

"Ee abi karakoldan nasıl çıkacağız?" Sorusuna karşılık 'Salak mısın?' bakışı atmam bir olmuştu. Hayatında hiç polis olmamış gibi konuşuyordu.

"Gerizekalı şikayetçi olmayacak mağdur."

"Hangi mağdur?"

"Bulacağız ya bir tane!"

"Nereden?"

"Ebemin a****." Söylediğimde yüzü ayıplar biçimde kasılmıştı. Aramızda olan tuhaf bakışma sonunda Hasan cilveli bir şekilde göz kırpmıştı. Sabır çekerek odadan çıkmak için adımlıyordum. Eğilerek geldiğimiz tünelden geri çıkıyordum. Bu  işleri yürütmek için bir çok şeyden feda etmiştik. Bazılarımız sevdiklerinden, bazılarımız ailesinden, bazılarımız hayallerinden, bazılarımız ise canlarından feda etmişti.

Fakat benim feda edecek hiçbir şeyim yoktu...

O yüzden bu ekibe sahip çıkmaya çalışıyordum. Bu kadar fedakârlık yapmış insanın hakettiğini almasını istiyordum ve  başaracaktım!

Kulübeden çıktıktan sonra ilk işim etrafı kontrol etmek olmuştu. Ormana çıkmaya cesaret edemeyeceklerini biliyordum fakat kontrol etmek bir alışkanlık haline gelmişti,istem dışı yapıyordum. Botlarımın çıkardığı sesler toprağı delip geçerek ayak izlerimi bırakıyordu buna ek olarak vahşi hayvanların doğa da çıkardığı sesler eşlik ediyordu.

"Etraf temiz!" dediğimi duyan ekip hevesle arabaya doğru yönelmişti, adımlarımı hızlandırıp ekibe yetişmeye çalışıyordum.

Arabayla bir süre ilerledikten sonra arabanın önüne genç bir kızın atlaması bir olmuştu. Genç kızın üstü başı çamur içinde dehşetle cama vuruyordu. Hemen arabadan inip kızın yanına ulaştım. Tanıdık gelen sima ile kaşlarım havalanmıştı.

"Mendil veren kız?" Hasan koluma doğru sertçe vurunca anlamadan ona baktım.

"Ne diyorsun oğlum?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 01, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

JERAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin