Skylar: Canım sıkıldı Ashton konuşalım mı?
Ash: Bebeğim her 5sosfam ile konuşmam imkansız :(
Skylar: Ama ben daha sizin grubunuzu yeni öğreniyorum :( Lütfen Ashton lütfen lütfen lütfen!!
Skylar: Ve ayrıca teknik olarak sizin grubunuzun hayranı değilim. Arkadaşlarımdan duymuştum.
Ash: Peki o zaman ;)
Skylar: Mmm Ashton?
Ash: Mmmm Skylar?
Skylar: Mmmmm Ashton?
Ash: Mmmmmm Skylar?
Skylar: Mmmmmmm Ashton?
Ash: Mmmmmmmm Skylar?
Skylar: Sanırım yeter bu kadar :)
Ash: Katılıyorum ;)
Skylar: Tanışalım mı? Yani ben seni tanıyorum ama sen beni tanımıyorsun ve...
Ash: Evet anladım. Sana birkaç şey sorabilir miyim? Seni tanımak amaçlı ;)
Skylar: Tabii :)
Ash: Öncelikle benimle oynayan bir grup erkek olup olmadığını öğrenmem için fotoğrafını atar mısın?
Benden yapamayacağım şeyler isteme Ashton.
Skylar : Ama çirkinim ve eğer beni beğenmezsen iletişimimizi kesebilirsin :(
Ash : Hayır tatlım :) Ben kimseyi dış görünüşüyle yargılamam.
Skylar : Her insanın önyargıları vardır. Zayıf yada kilolu, kız ya da erkek. Dış görünüş çoğu şeyi etkiler :/
Ash : Sana söz versem önyargı yapmayacağıma?
Skylar : Sen bana atarsan ben de sana atarım;)
Ash : ( resim ) Hey!
Lanet olsun. Bu kadar tatlı olmak zorunda değildi. Kocaman gamzeleri, kocaman gülümsemesi ile kombine olmuş bir şekilde kameraya elalarını dikiyordu. Bukleleri ıslaktı ve çok şirin duruyordu. Saçları karışıktı ve badana takıyordu. Hem de en sevdiğim renkte; bordo.
Telefonum bilmem kaçıncı defa titrediğinde dalıp gittiğimi anladım. Mesajlara girdiğimde gözlerimi büyüttüm. 11 yeni mesaj mı?
Ash : Beğendin mi?
Ash : İstediğin yerde paylaşabilirsin :)
Ash : Tabii telefon numaramı kimseye söylemek yok?
Ash: Çok çok çok çok çok çok çok çok çok çok tatlıyım değil mi? ;)
Ash: Bebeğim?
Ash : Hey öldün mü?
Ash : Şüphelendim gerçekten :(
Ash : Biliyordum beni kandırdın değil mi? :/
Ash : Bu hiç hoşuma gitmedi :(
Ash : Lanet olsun Skylar bu konuşma burda bitmiştir! >:(
Acele ile yazdım.
Skylar: Tanrım Ashton özür dilerim!
Yazıyor...
Ash: Beni korkuttun Skylar :(
Skylar: Özür dilerim dersteyim ve gizlice yazıyorum :O
Elimi anlıma vurdum ve "Salak," dedim. Ona yalan söylemiştim, ben asla kuralları yıkan biri olmamıştım.
Ash: Bu yüzden mi bana fotoğrafını atamıyorsun? :)
Skylar: Evet :)
Ash: O zaman eve gidince at :) Her neyse ben sorularına geri döneyim ;)
Skylar: Hıhı :)
Ash: Tam adın, yaşın, göz rengin, saç rengin, yaşadığın yer, hobilerin ve fobilerin neler?? Fazla mı soru sordum ne? XD
Kıkırdadım. Bu çocuk beni güldürebiliyordu, ki bu çok zordur.
Skylar: Tam adım Skylar Madeline Vlein, yaşım 17, göz rengim Luke ile ayni renk! Şanslıyım hemde çok! Saç rengim sarı, yaşadığım yer Avustralya'nın başkenti Kanberra'da yaşıyorum :) Yani sizin yaşadığınız yerde ;) Hobilerim yok ama kesinlikle fobilerim fransızca öğretmenim Bayan Petit ve bale öğretmenim Bayan Lee, kesinlikle XD
Ash: Öncelikle Luke'u seviyor musun? Hobilerin yok mu?! :O
Skylar: Aslında grubu araştırırken ilk Luke benim ilgimi çekti :) Sonra Michael ve sonra ise Calum :) En son da sen;)
Ash: Ne?! En son ben mi?!
Tabii ki de ona yalan söylüyordum. Sebepsiz bir şekilde onu kıskandırmak geldi içimden. Durun bir saniye. Ben aptallaştım mı ne? Her ne kadar ünlü biri olsada, normal bir insandı. Ve ben onu bir kaç saat önce tanımıştım. Tabii internette yazan biografi ne kadar doğru olabilirdi ki, ha?
Skylar: Evet en son sen :) Niçin bu kadar şaşırdın?
Ash: Garip bir kızsın Sky, ama seni sevdim ;)
Seni sevdim... Seni sevdim... Seni sevdim... Bu iki kelime hoşuma gitmişti. Ancak garip hissediyordum. Çok garip. Mmm, nasıl söyleyebilirim ki? Karnıma kramp giriyordu, kalbim hızla atıyordu, nefes alışverişim hızlanıyordu, elim ayağım titriyordu, gözlerim büyüyordu ve daha nicesi... Lanet olsun. Ben Ashton'dan hoşlanıyordum.
***
BÖLÜM SONU! Arkadaşlar ben öteki yazarınız Suzi. Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Beğenmezseniz yazın yorumlara :) Hadi bay bay :)
