Ertesi sabah okulda iki ders boyunca aynı şeyi düşündüm. Ve şimdi amigo çalışması var. Harika! Okulun renklerinden oluşan amigo kıyafetlerini giyip saçlarımı at kuyruğu yaptım. Çalışmayı içerde yapacağımız için şanslıydım. Çünkü aynı saatlerde okulun futbol takımının da çalışması vardı. Evet belki biz onların amigoluğunu yapıyor olabiliriz ama Brad'den uzak olmak daha iyi. Brad kim mi? Brad Mayer; annemler için sportif, kibar ve iyi bir beyefendi yani benim için düşündükleri eş adayıydı. Mavi gözleri etkileyici duruyordu oldukça hemde fakat ela benim favorimdi. Daha onu tanımıyordum bile. Başlayacağımızı anlayınca oturduğum yerden kalkıp her zamanki yerime geçtim.
Çalışmaya mola verdiğimizde takımdaki birkaç kişi ile dışarı çıktık. Belki onlardan Ashton hakkında birkaç bilgi edinebilirdim.
"Hey kızlar! 5 Seconds Of Summer grubunu biliyor musunuz? Galiba içinde Ashton adında biri varmış." diye sanki hiç birşey bilmiyormuş gibi sordum. Sofia oturduğu yerden kalkıp yanıma oturdu. Telefonunda bir sayfayı açıp bana verdi.
"İkinci sırada Luke'tan sonra olması lazım. Orada Ashton ile ilgili bilinen bütün bilgiler var." dediğinde Luke'u hızlıca geçip Ashton'a geldim. 7 Temmuz 1994'de doğmuş, o zaman benden sadece 2 yaş büyük oluyordu. İkinci ismi yani Fletcher oldukça komik gelmişti. Ben okumaya devam ederken birinin diğer yanıma oturduğunu hissettim.
"Madeline ne yapıyorsun?" dediğinde kafamı hızlıca Brad'e çevirdim. Bunun burada ne işi vardı? Telefonu çaktırmamaya çalışarak Sofia'ya verdim. Umarım telefonda baktığım şeyleri görmemiştir. Tam cevap verecekken bu sefer benim telefonum titredi.
"Sadece konuşuyorduk." dedim ve telefonuma baktım. Ashton mesaj atmıştı.
Ash: Konserimiz bitti sen ne yapıyorsun?
"Kiminle konuşuyorsun?" dedi Brad. Ona 'Ünlü Ashton Irwin ile mesajlaşıyorum' diyemezdim.
"Kimseyle." hafif sesimi yükselttiğimi anladığımda, "Yani şey bir mağaza da indirim varmışta onunla ilgili mesaj geldi."diyerek durumu düzelttim. Aklıma Ashton'a cevap vermeyi unuttuğum gelince hemen telefonumu çıkardım.
Skylar:Üzgünüm Brad birşey sormuştu da
Bir dakika şimdi ben ona Brad ile olduğumu mu söyledim? Ah kendimi aptal gibi hissediyorum.
Ash: Rahatsız mı ettim? :/
Skylar: Ah hayır amigo çalışmasındayım :)
Ash: Sen o mini etek giyip ponpon sallayan kızlardan mısın? XD
Skylar: Evet ama ben ponponlar ve mini etekler için takımda değilim :)
Skylar: Küçüklükten beri vücudum oldukça esnek bu yüzden amigoyum
Bu sefer cevap vermesi uzun sürmüştü.
Ash: Sky sakın erkeklere vücudunun esnek olduğunu söyleme. Biliyorsun ki erkeklerin anlama şekli sizinkinden biraz daha farklı ;)
İlk ne dediğini anlamamıştım bir iki saniye sonra bunun ne demek olduğunu anladım. Yanaklarımın kızardığına eminim.
Skylar: Pekiiiiiiii
Ash: Brad kim?
Harika. Şimdi ona ne diyecektim? Annemin bana seçmiş olduğu damat adayı mı? Hayır hiç sanmıyorum.
Skylar: Önemsiz biri :)
Ash: Önemsiz biri olanları severim.
Tanrım nokta mı? Ashton ve nokta. Iki zıt kutuplar.
Skylar: Mmm, arkadaşım.
Ash: Nasıl bir arkadaş?
Skylar: Off Ashton yeter artık konuyu değiştirsen artık diyorum???
Ash: Özür dilerim bebeğim :/ Canını sıkmadım umarım
Skylar: Hayır, hayır Ashton ama konuyu değiştirsek iyi olur :)
Nedensiz bir şekilde onu kıskandırmak geldi içimden. Yapacaktım da.
Ash: Peki lol
Attığı mesajı görüldü yaptım ve 5 dakikanın geçmesini bekledim. Tam 5 dakika dolunca, tekrar Whatsapp'a girdim. Hadi ama Ashton! 7 yeni mesaj mı? Senden daha iyisini beklerdim!
Ash: Hadi Sky konuşalım :)
Ash: Sana Sky demem hoşuna gitmiyorsa söylemen yeterli ;)
Ash: Konuyu ben mi açmalıyım? :)
Ash: Peki ben açmalıyım :)
Ash: Sevgilin var mı? ;)
Ash: Merak ettiğimden değil sadece...
Ash: Merak ettim lol
Skylar: Mesajlarını görmemişim üzgünüm.
Skylar: Ayrıca sevgilim yok. Biraz klişe olabilir ama doğru kişiyi bekliyorum.
Ash: Yani daha önce kimseyle çıkmadın ve Brad senin sevgilin değil?
Skylar: Hayır değil. Aslında biraz ailemin de etkisi de var. Brad gibi biriyle evlenmemi istiyorlar.
Ash: Hey Skylar! Ben Calum. Ashton işemeye gitti ben de seninle tanışmak istedim :)
Vay canına! Şimdi de Calum Hood ile konuşuyordum. Kesinlikle bizim kızlar öğrense neler olacağını tahmin ediyordum.
Skylar: Selam Calum! Birşey sorabilir miyim?
Skylar: Siz beni nerden biliyorsunuz?
Kısa bir bekleyişin ardından gelen mesajı okumaya başladım.
Ash: İlk bilmiyorduk aslında. Her konser bitiminde ilk işi telefonuna bakmak oluyordu. Sonra da bize anlattı ;)
Şuan kızardığımı emindim. Ashton beni önemsiyor olmalıydı yoksa neden konserden sonra hemen telefonuna baksın ki. Hem arkadaşlarına da beni anlattığını söyledi.
Skylar: Gerçekten mi?
Ash: Kesinlikle :)
Ash: Seninle konuşmaya devam etmek isterdim ama Ashton geliyor görüşürüz ;)
Telefonumu bıraktığımda mola vaktinin bittiğini anladım. Telefonumu çantamın içine koydum ve içeriye yürüdüm.
***
Umarım bölümü beğenmişsinizdir. Açıkçası Ashton'ın kıskançlık çok komikti. Eğer istediğiniz/beğenmediğiniz birsey varsa lütfen yorumdan yazın. Yorum yapamıyorsanız mesaj kısmına yazabilirsiniz.
