Mutimedayad Mısra'nın balo elbisesi iyi okumalar
_Cuma Günü_
Hakanla arabaya binerken inat ettim.
"Hakan o baloya gelinicek!O kadar!"
Ahh hadi ama Gizemle Hakan'ı buluşturma planlarım suya düşmek üzereydi.Gizem'in dediği gibi okul başında konserle karışık bir balo yapılacaktı.Bende abimle Gizem'i bir araya getirmek için iyi bir fırsat olduğunu düşünüp abimi ikna etmeye çalışıyordum.Savaş'la Uygar'a sorduğumda ikiside aynı anda
"Hayata gelmez.Getirmen için iyi bir kozun olması lazım."
"Çocuklar hadi ama bana yardım edin!Ben onu ikna ederim ama Gizemle onu buluşturmamda yardım edersiniz."
"Olur .Zaten Gizem'i deli gibi sevdiğini biliyoruz.Selinlede isteyerek çıkmadı o .Olur anlaştık.Ama işin zor bilesin."demişlerdi.Şimdiyse işin zor kısmını gerçekleştirmeye uğraşıyordum.Cidden dediklerinden zor çıktı! Baloda yarındı.Onu iki gündür ikna etmeye çalışıyordum.Annemlerse hala gelmemişti.Buldum!!!Abim arabayı evin önünden çıkarırken ona döndüm.
"Şimdi ben o baloya tek gidiyorum öylemi?Annemler beni sana emanet ediyolar ama senin yaptığına bak ya! Başıma bir iş gelirse!?"
Anlaşılan bunu beklemiyorduki aniden firene asıldı.Allahta okul bitmişti.Geç kalma gibi bir derdimiz yoktu.O beni arkadaşımla buluşcak sanıyordu.Yanılmıyorda.Ama bu arkadaşın Gizem olucağını bilmiyordu.Arabanın çığlığı kulaklarımı tırmalaması bittikten sonra Hakan bağırdı.
"Allah kahretsin !Savaşlar gelir."
Ama çok inat ediyordu bu!Niye bu kadar inat ettiğini sonra araştırmayı aklıma not ettim. Tamam baya saladım biliyorum ama salamasam geleceği yoktu.
"Yok onların işi varmış.Hem onlar benim abim değil kankam.Abilik görevi sende."deyip ona göz kırptım.Kaçış yolu bulamamış olacakki
"Tamam ya geliyorum o lanet baloya."dedi.Arabayı yine sürmeye başladı.
Arabayı sürmeye başladıktan bir süre sonra mağzanın önüne yaklaşmıştık.Önüne durduğumuzda.
"Ben senin için bir şeyler bakarım bay"deyip kıkırdayarak arabadan kaçtım.
"Mısra defol!"diye kükredi .Onun bağırmasıyla benim kahkahamı basmam bir oldu.Utanmasa ayakabasını kafama fırlatacaktı.
Gülücüklerimle beni bir bankta oturmuş biçimde bekleyen Gizeme doğru yürüdüm.Altına krem bir şort,üstüne ise bir gömlek giymişti,birde babet,hepside krem rengiydi.Bugün hava sonbahara göre sıcaktı.Bunun için ona hak verdim .Saçlarını tepesinde sıkı bir at kuyruğu yapmıştı.Ona el salayap gülümsedim.Bu hafta içersinde cidden kaynaşmıştık.Konserde bende piyono çalacağım için kesinlikle şık birşeyler giyecektim.Hem Savaş beni davet etmişti.Baloya bir eşle gitmek zorunluymuş bunun için beni davet etmiş.Gizem'e göre benden hoşlanıyormuş.Aslında tipi fena değildi...Ne diyorum ben .Neyse.Bende kabul etmiştim.Onun yanında güzel görünmek adınada dolabımdam giyinmek yerine Gizemle alış verişe çıkmayı tercih etmiştim.Onunla sarıldıktan sonra konuşmaya başladım.
"Bekletmedim ya?"
"Yok demin geldim bende.İkizim getirdi.Adı Deniz .O da abinlerin gurubunda."
Demek o kumral saçlı çocuğun adı Denizmiş .
"Berk gelmiyor mu?"
Berk bizim sınıftan bir knkamdı.Binevi üçlü gurup olmuştuk.O da aynı Gizem gibi eskiden Hakanların gurubundaymış ama o da Gizem gibi bilerek sınıfta kalmış.Şimdi o da oradan bir kızı seviyor.Bilin bakalım kim.Bingo!Selin.Poff .Onun neresini seviyor allah aşkına .Neyse ne canım.
"O da az sonra gelicekmiş .Aa bak geliyor.Berk!!Bu taraftayız."
Berk bizi görünce gülümsedi ve bize doğru yaklaşmaya başladı.Bir süre sonra adımlarını hızlandırdı .Bize hızlıca sarılırken bu yakınlıktan biraz rahatsız olsamda belli etmedim.Sarılmamız bittiğinde
"Hadi alış verişe "diye şakıdı Gizem.Aynı anda Berkle oflarken Gizem bizi sürüklemeye başlmıştı bile...Bu denediğim kaçıncı elbise sayamıyorum bile.Gizem eline geçenleri elime tutuşturmuş ,beni kabine adeta mahkum etmişti.
"Yeter artık.Bir tane daha giyiyorum ve o sonuncu oluyor.Bu ne yaa!Yoruldum."
diye isyan ettim.
"Aynen Gizem Mısraya katılıyorum.Sabahdan beri pestilimiz çıktı.Bu sonuncu .Sonra doğru yemeye.!"
dedi.Bende onu destekleyen nitelikte hemen kabinin içine girdim.Bu benim seçtiğimdi.Altı göğsüne kadar uzanan kabarık eteği,beyaz kısımdaysa garip ama güzel siyah desenleri olan ,diz kapaklarımın bir karış üstünde biten bir elbiseydi. Ben üstümü giyerken dışardan tanıdık sesler geldi.Bu sesleri iki tane homurdanma bitirmiş ve ayak sesleriyle son bulmuştu.Merakımı bir an önce dindirmek adına fermuanı kapatıp kumaş dolgu topuk ayakkabıları giyip dışarı çıktım.Karşımda elbeteki ayakda duran bir Savaş beklemiyordum.Burada ne işi vardı?Bunu sorucakken bana doğru yaklaştığında nefesimin hızlandığını hissetim.Bana ne oluyordu böyle!Hemen kendime gelmek amaçlı omuz silktim.Sonra ona bir gülücük attım.O da bana fena halde seksi bir gülüş attı.Bunu farkına sonradan varmış gibi yüzünü buruşturdu.Eli açık omuzuma değdiğinde ürperdim.Oralar adeta alevlenirken tahrik olmuş bir sesle konuşmaya başladı.Buna dikkat etmedim çünkü bende fena halde tahrik olmuştum .Üstünde patlıcan moru bir takım vardı.Altındaysa beyaz bir gömlek vardı.Bu harektleriyle ne diyeceğimi unutmuştum.
"Çok yakışmış "
İstemsiz olarak dudaklarına baktım ve dudağımı ısırdım.Allahım o da benim dudaklarıma bakıyordu.Giydiğim topukludan dolayı boylarımız neredeyse eşitti.Dudaklarıma doğru eğildiğinde gözlerimi kapatmıştı.Yumuşacık çilek tatındaki dudaklarını öpmeye başladığımda o da bana karşılık vermeye başlamıştı.Ellerimi boynunda birleştirirken oda ellerini belime koymuştu.Öpüşmemiz derinleşirken öpüşmemizi bölen şey bir boğaz temizleme sesiydi.Başda aldırmadım,aldırmadı.Ama ikincisinde kendime gelip onu ittim.Bir an afalansada durumu o da yeni idrak edermiş gibi etrafına baktı.Hakan'ı görmeyi elbetteki ikimizde beklemiyorduk.
"Çok güzel olmuş bunu al .Sonrada gidelim Mısra .Gizemle Berk gitti çoktan."
Suçlu çocuklar gibi başımı önüme eydim.
"Peki "
Deyip koşar adımlarla kabine girdim.Aman allahım resmen Savaşla öpüşmüştüm.Çok güzeldi.Bunu neden yapmıştıki şimdi?Acaba benden hoşlanıyormuydu?Ama bunun bir nedeni vardır.Belkide sevgilisini kıskandırmak içindi?Ama o zaman kulanılmış oluyorum .Üzülmedim değil o dudakların bir sahibi vardı o zaman off ya! Aklımdaki meraklı ve sabırsız soruları tek bir düşünce yenmişti
Bunu bize zaman gösterecekti...
_Cumartesi günü _
Saat sekize gelmek üzereydi .Gizem kiminle gelicek bilmiyordum ama ben Savaşla gidiyordum.Gizem sırtı ful açık ,bacağı yırtık kırmızı cesur bir elbise giyecekti.Ayakabısıda benkimki gibi siyahtı.Kendime çeşitli sorular sormuştum.Sonuç olarakta Savaştan hoşlandığıma karar vermişti.Herşey hazırmı diye son bir defa daha konturol ettim.Saçlarım,tamam.Elbise ,cüzdan ,makyaj...Tamam,tamam.Hepsi tamamdı .Kendime aynadan son bir defa baktım.Kızıl saçlarım omuzuma bukleler halinde dökülüyordu.Gözlerime birtek kalem çekmiş,yüzüme alık yapmış,dudaklarıma kıpkırmızı bir ruj sürmüştüm.Ayağımada o gün denediğim ayakabıları giymiş,elime beyaz bir çanta alıp siyah bir ceketlede konbinimi tamamlamıştım.Elimde hala yara izleri olduğu için siyah deri bir eldive taktım.Aşağı indiğimde siyah takımıyla beni kapıda bekleyen bir Hakanla karşılaşınca durdum.
"Savaş senin arkadaşını alıyomuş.Sende benimle geliceksin."
Anlaşılan planda değişiklik olmuştu.Peki öyle olsun bakalım.
Hakan'ın yanı gittim ve
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kördüğüm
Teen FictionAksiyon Serisi 1 Onlar dört yakın arkadaşlar... Ama birbirlerine aşıklar... Aileleri yüzünden ortaya çıkan kargaşa... Bu zamana kadar saklanan büyük sırlar... Bunları hayatları kördüğüm olana dek fark etmediler... Peki hayatlarındaki kargaşa bitip...