𝕿𝕺𝖅𝕶𝕺𝕻𝕬𝕽𝕬𝕹 İ𝕾𝕶𝕰𝕹𝕯𝕰𝕽 *İ𝖘𝖆𝖘 𝕰𝖑𝖘𝖎𝖓* |Tamamlandı|

Balık

Bu bir bölümdür!

Hem İsas Hem Elsin kurgusudur.

NOT: Bu kurgudaki Mete, Cemrehan Karakaşdır.

Oy verip yorum yapar mısınız?

OY: 15 YORUM: 15

24. Bölüm:  Kıskançlık 

ASYADAN

Sabahtan beri İskender'i arıyorum ama bur türlü bulamıyorum.   Sanki yer yarıldı içine girdi.  Gülüşme seslerinin geldiği yere gittim.  Bir de ne göreyim?  İskender'in etrafını bizim çömezler sarmış!  Hayran hayran İskender'e bakıyorlar.  Sinirle onların yanına gittim.

ASYA:  İskender?!

İSKENDER:  İyiydi.  Çalışarak bundan daha iyisini yapabilirsin.

FİRUZE:  Beni sen çalıştırır mısın? Hem daha çabuk öğrenirim.  Ustasından öğrenmek istiyorum.

Ama ben bu kızı yolarım!  Gözümün önünde İskender'e yürüyor. 

İSKENDER:  Iıı şey-

Beni fark etmedi bile.  İskender kimseye hayır diyemediği için olaya el atmam lazım.

ASYA:  İskender çalıştıramaz. 

FİRUZE:  Neden? 

ASYA:  İskender'in önemli işleri var.  Eğer istersen Ben veya Elif sana çalıştırsın Firuzecim. 

İskender bana şaşkın şaşkın bakıyordu.   Şaşırılacak ne varsa artık!  İskender'in kolundan tutup sürüklemeye başladım.  Herhalde halinden memnun Beyefendi!  Oradan uzaklaştığımızı görünce durdum.  Bu sırada da İskender'in sürekli bir şeyler söylediğini farkettim.

İSKENDER:  Asya biraz sakin olur musun?

ASYA:  Olamam!  Anladın mı?!  Sakin falan olamam!  Sen neden oltadaki yem   gibi tüm balıkları kendine çekiyorsun?!

İSKENDER:  Ne?!  Şuan ne hakkında tartıştığımız hakkında bir fikrim yok Asya.  Ne dediğini anlamadım. 

ASYA:  Neyini anlamadın ya?!  O kızlar niye senin etrafında dolanıyor?!

İSKENDER:  Asya öyle bir şey yok.   Benden rica ettiler.  Bende onlara nasıl iyi ok at-

ASYA:  Ok falan atma sen!  Niye sen atıyorsun?!  Bana söyle , ben atarım!

İSKENDER:  Asya bana gereksiz yere sinirleniyorsun.  Benim bir suçum yok.  Nereye gidiyorsun Asya?

İskender bana yetişip kolumdan tuttu.  Kolumu hızla çektim.  

İSKENDER:  Asya,  şuan ki tavırlarını anlamakta güçlük çekiyorum.

ASYA:  Git Sinan'a sor.  Belki yardımcı olur sana.  Onun yanına giderken peşinden balık-

İSKENDER:  Dur bir dakika.

Birden gülmeye başladı.  Ne demiştim ki ben?  Gülünecek bir şey söylemedim ki?

İSKENDER:  Sen beni mi kıskandın?

ASYA:  Komik mi?

İSKENDER:  Kıskandığını kabul ediyorsun yani?

ASYA:  Ben öyle bir şey demedim!  Hiç komik değil!  Halen gülmeye devam ediyorsun!

Yüzünü kısa bir süreliğine buruşturdu.  Omzunu okşarken gülmeye devam etti. 

İSKENDER:  Elinin bu kadar ağır olduğunu bilmiyordum.

ASYA:  Çok sinir bozucusun!   

●

SİNANDAN

ELİF:  Sinan hadi kalk artık.  Sahile gidelim.

SİNAN:  Hiç halim yok Elif.

ARDA:  Hadi Sinan inat etme.

SİNAN:  Bu da mı geliyor?

ARDA:  Ben bu muyum? Ayıp ediyorsun Gardaşım.

Elif sırf yalnız kalmamız için Arda'yı bizimle gelmesi için ikna etmiş olmalı.

SİNAN:  Özür dilerim Arda.

İnce battaniyeyi üstüme çektim.  Arda tekrardan üstümü açtı.

ELİF:  Sana ne oldu Sinan?  Son günlerde garip davranıyorsun.  Evden çıkmıyorsun.  Annen endişeleniyor senin için.

SİNAN:  Sadece endişelenen annem mi?

ELİF:  Hayır,  bende senin için çok endişeleniyorum.  Ya-  yani kim endişelenmedi ki senin için?   Benim bildiğim Sinan asla böyle şeyler yapmazdı.

Ne yani ben insan değil miyim?

●

CENK:  Niye hiçbir şey istediğim gibi gitmiyor?!

CEREN:  Cenk pes mi edeceksin?

BORA:  Şarkımızda bizim hep kazandığımız geçiyor ama neden hiç kazanamıyoruz?

CENK:  O sesini kes Bora!  Yoksa ben kesicem!

●

İSKENDERDEN

Aslında Asya'nın beni kıskanması hoşuma gitmişti.  Benim amacım onu kıskandırmak değildi.  Ben sadece o kızlara yardım ediyordum.  Benim sinir bozucu olduğumu söyleyip gitmişti.  Bu sefer peşinden gitmedim.  Bu sefer gidersem Asya'nın elinden kurtulamayacağım kesin.

METE:  Söyle bu sefer ne oldu?

Mete'ye anlamadığımı belli edercesine baktım.

METE:  Sanırım Asya ile alakalı.  Pek bir neşelisin. 

İSKENDER:  Yüzümdeki gülümseme genişledi.

...24. BÖLÜMÜN SONU...

Geçen bölüm Elsin ağırlıklıydı.

Bu sefer İsas ağırlıklı olsun istedim.