~Sunoo~
İşe yetişmiştim fakat elimdeki yara fazla acıyordu. Tuvalete doğru yöneldim. Elimi yıkadım tam dönecekken yolda bana yardım eden adam ile karşılaştım.Bir çığlık attım onu içeriye girerken görmemiştim. Yoksa buradaydı da ben mi görememiştim? Bana gülümsedi ve bir şey uzattı. Bu bir yara bandıydı. Gülümseyerek aldım ve yaramın üstüne yapıştırdım,
— Teşekkür ederim.Dedim. Bana elini uzattı,
— Rica ederim. Bence tanışmalıyız, ben Sunghoon.Dedi. Gülümsemeye devam ederek,
— Tamam, ben Sunoo.Dedim. El sıkıştık ve onunla tanışmış oldum. Tuvaletten çıktık, koridorda birlikte yürüyüp konuştuk. Sunghoon durdu, bende durdum.
— Seninle daha çok konuşmalıyız.Dedi. Gülümsedim ve heyecanla,
— Bencede!Dedim. Sunghoon elini cebine attı ve telefonunu çıkardı. Bana uzatırken,
— Telefon numaranı kaydetsene.Dedi. Tamam anlamında kafamı salladım ve telefon numaramı girdim. Yeni bir arkadaşım oluyordu ve bu beni mutlu etti.
Numarayı girince telefonu ona geri uzattım. Telefonu aldı ve cebine geri koydu. Eliyle omzuma vururken,
— Benim gitmem lazım Sunoo, görüşürüz.Dedi. Onunla vedalaştıktan sonra bende kendi çalışma masama gittim.
Yüzüm gülerek sırama oturduğum için bu Jake'in dikkatini çekmişti. Sandalyesiyle yanıma süzüldü ve,
— Ne oldu Sunoo? Ne bu mutluluk?Diye sordu. Gülümsedim,
— Bugün çok yakışıklı birisiyle arkadaş oldum!Dedim. Jake gözlerini devirip,
— Sevindiğin şeye bak!Dedi. Bende onun dediğine göz devirdim, kollarımı birleştirip,
— Heeseung'un yanındayken hiçte öyle yapmıyorsun!Dedim. Jake'in yüzü düştü,
— Benden hoşlanmıyor zaten.Dedi. Benim bir şey dememe izin vermeden sandalyeyi sürükleyerek yerine geri gitti. Benimde diyecek bir şeyim yoktu. Heeseung gerçekten de ondan hoşlanıyor gibi durmuyordu. Hiç beklemeden bana verilen işlere başladım.
Bir kaç saatin sonunda Sunghoon'un buraya girdiğini gördüm. Ona el salladım o da bana salladı elinde bir bardak vardı. Benim yanıma geldi. O gelince diğer elinde de bir bardağın olduğunu fark ettim. Onu bana uzattı. Bende kaşlarımı kaldırıp,
— Benim için mi?Diye sordum. Sunghoon evet anlamında kafasını salladı. Gülümseyerek bardağı aldım ve yudumlamaya başladım.
Sunghoon bir sandalye çekip yanıma oturdu,
— Eee... görüşmeyeli neler yapıyorsun Sunoo?Diye sordu. Güldüm ve "hiç" dercesine omzumu silktim. Sunghoon'da gülümsedi. Birisinin bizi izlediğini hissediyordum. Bu yüzden Jake'e döndüm. Düşündüğüm gibi o bizi izliyordu.
Kaşlarını kaldırmıştı, şaşırmış gibi görünüyordu. İşaret parmağıyla Sunghoon'u gösterip "bu mu?" Dercesine ağzını oynattı. Bende "evet" anlamında kafamı salladım. Jake bu seferde baş parmağını kaldırıp beni onayladı. Gülümsedim. Sunghoon ile konuşmaya devam ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BITE ME | SunSun
Romance-🔞- Sunoo: Hayatta kalman için benim kanıma ihtiyacın var değil mi? Hoon: Evet, Sunoo. Sunoo: İç o zaman. #Sunsun