Bölüm : 1

31 5 10
                                    

• Herkese selamlar !!
• Umarım bölümü anlayıp beğenirsiniz.
• Oylamayı ve yorum yapıp beni desteklemeyi unutmayın,şimdiden teşekkürler,seviliyorsunuz ♧♡

✨️Bölüm şarkıları :
♧ Birileri - ...aynı yer
♧ Teoman - Çoban Yıldızı
♧ Adele - Skyfall

Yağmur Damlaları Gibi...

2 Hafta sonra...

ASELYA DİNÇER

Ailemi kaybetmiştim.Taparak sevdiğim babamı,hayran olduğum annemi ve daha hiçbir suçu yokken ceza çeken kardeşimi kaybettim.Aradan 2 hafta geçmesine rağmen hala toparlanamamıştım.Zaten 2 haftada da toparlanmak imkansızdı.Her şey o kadar üstüme kalmıştı ki toparlanmaya vaktim bile olmamıştı.

Ne yangının neden çıkarıldığı araştıracak direncim ne de toparlanacak vaktim vardı.Babamın kumarhanesi,kardeşim ve diğer sorumluluklar dahil bana kalmıştı.Kumarhane demişken ailemi toprağa verdiğimden yarım saat bile geçmeden bazı adamlar bana bazı kağıtlar imzalatmıştı.Ne olduğunu biraz anlamaya çalışmıştım ama nafile.O kafayla inanın sizde bir şey anlamazdınız.Sonradan sorup öğrendim başıma bir de gizli kumarhane belası kalmıştı.

Aileme kim bilir kaç defa " Ne olur sizde gelin Ankara'ya.Orada güvende değilsiniz bir şey yapmasanız bile yakınınızda her ev yandığında ben acı çekiyorum. " demişimdir.Ve her seferinde babam da " Korkma güzelim bize birşey olmaz merak etme hem kurulu düzenimiz var burada.Hiç bozmayalım.Alışmak herkes için zor olur." diyip geçiştirmiştir.

Hani size bir şey olmazdı babacım ?

Tek dayanağımın siz olduğu halde beni ve Atlas'ı neden yanlız bıraktınız ?

Ben size beni değilde o şehri bırakın demiştim oysaki...

Olan oldu deyip bırakmak istiyordum sadece okuluma ve Atlas'a odaklanmak istiyordum ama olmuyordu.Tek çarem numara yapmaktı.Her şeyin üstesinden gelen mutlu kız numarası.Ne kadar acınası... Ama yapmak zorundaydım.En yakınıma bile numara yaparsam düzelebileceğine de inanıyordum bir nebze.Şimdilik mutluyum diyebileyim ki ilerde toparlanmam zor olmasın diye kendi kendime düşünürken aklıma Atlas geldi.

Uykucu çocuk okula geç kalacaktı ama hala uyuyordu.Aslında anlıyordum onu olayları sadece uykusunda kabullenebiliyordu.Ki zaten ailenin gözünün önünde yanması ve senin hiçbir şey yapamaman sadece uykuda kabul edilebilirdi... Onu asla kendi kadar anlayamazdım.Ben bile cenazeden sonra ailemin yanıp küle dönüştüğü gün kendime hakim olamamıştım.Ben onların Ankarada bile nefes zar zor alırken o onların yok oluşunu canlı canlı izlemişti.Atlas'ın okuldan koşa koşa geldiğini,hemen beni aradığını ve zar zor durduğunu duymak bile beni kötü yapmıştı.Onun yaşadıklarını asla hayal bile edemiyordum.

Bu yüzden cenaze olduğu günün ertesi günü Atlas ile beraber Ankara'ya geldik.Başta Atlas'ın sorun çıkaracağını sanmıştım ama o tek cümle bile etmedi.O zaman bana kendi içindeki kırıklığı yansıtmayacağını anlamıştım.

Yolda onu zorlayarak konuşturmaya çalıştım ve bile bile kızdırdım çünkü benim gibi kimse ile konuşmazsa acısı daha da büyüyecekti.Arabada yaşadıklarımızdan hemen sonra mola verdiğimiz yerde uzun uzun sarıldık birbirimize.Tek biz kalmıştık ve bizim toparlanmamız gerekiyordu...

Atlas'ın odasına girmeden önce kapıyı tıklattım.Ses gelmeyince beyefendinin daha uyanmadığını anladım.İçeri girdiğim gibi yatağına kanepeden aldığım yastığı fırlatmam bir oldu.Birbirimizin bu huylarına alışık olduğumuz için sorun yoktu.Beyefendi yüzünü asarak kalktığında " Günaydın şehzade hazretleri.Bugün kahvaltıda ne istersiniz " diyerek önünde eğildim.Sabah sabah ne bu hallerin be ablacım dermiş gibi yüzüme baktığında gülmeden edemedim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 11 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SİNEK VALESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin