KARANLIĞIN LANETİ

Bölüm 5

Offf çok yakışıklı, bi dakika süper güç mü dedi o?

''dur, dur,dur!... süper güç mü dedin sen?'' diye Andre'nin lafını kestim, o ise bana tek kaşını kaldırıp bakmakla yetindi ve konumaya devam etti ''hmmm, sanırım bu kadar'' o sustuğunda siyahlar içindeki kısa saçlı kadın konuşmaya başladı ''İsmim Duru, 22 yaşındayım süper güçüm; İnsanlara zihin güçüyle istediğimi  yaptırabilirim, ve onun zihnindeki anılarla oynayıp anılarını değiştirebilirim. Yani zihin ile ilgili bir çok şeyi yapabilirim.'' dedi ve sustu. Sesi tok çıkmıştı, yüzünü görmeyen birinin onu erkek sanması büyük bir olasılıktı.

Sarışın kız lafa girip kendini anlatmaya başladı ''Ben Bambi ben zihin okuyabiliyorum, ve seslere karşı çok duyarlıyım'' ne yani tüm düşündüklerimi sabahtan beri okuyabiliyormuydu! eyvahlar olsun...

O sırada rahat takılan çocuk konuşmaya başlamıştı bile ''Ben Sinan zaman ve gerçeklik algısını değiştirebilirim'' dedi açıkçası bu tehlikeli bir güçtü. Kıvırcık saçlı çoçuk ''ben bir ölü ya da bir yaralıya can verebilirim adım da Tuna'' dediğinde kıkırdadım, naif çocuğa naif güç gelmişti. Açıkcası burada korktuğum iki isim olmuştu DURU VE SİNAN! bu iki insan istediği her şeyi sağlayabilirdi.

O anda tüm gözleri üzerimde hissetim, ''ne, ne diye bakıyorsunuz ki şimdi?'' dedim onlara doğru. Duru ise bana tane tane açıklamaya başladı ''sıra sende ya hani'' dediğinde başımı iki yana salladım ''ımm tamam, ben Veronika, 18 yaşındayım bir hafta sonra 19 olacağım. süper güçümün ne olduğunu da bilmiyorum arada değişik şeyler yapabiliyorum'' dediğimde herkes bana aval aval bakıyordu. Annem konuşmaya başladı ''Şimdi Veronika ben devlet tarafından bu bölgedeki sizin gibi süper güçü olan yani meta insanları bulup onları eğitmekle mükellefim, eğer bu eğitimi kabul edip devlet adına çalışmaya başlarsan seni koruruz ve siz de polisin yapamadığı görevlere gider ve vatanın güvenliğini sağlarsın. Yanındakiler benim ekibimin içinde olmayı kabul edenler'' 

dediğinde araya girip sordum ''peki ya bu teklifi red edersem?'' çünkü şahsen ben böyle bir şeyin içinde olmak istemiyordum. Bu sorumun üzerine odada derin bir sesizlik oldu, en sonunda Sinan konuşaya başladı ''devlet seni bulunca katılıp katılmayacağını sorar ama sadece bir kes, eğer kabul edersen seni bizim gibi olanların yanına gönderir, ama kabul etmesen...'' deyip sustu. Ve devamını Bambi getirdi ''seni terörist sayar ve öldürürler.'' bunu duyunca yutkundum bu defa ise tuna konuştu ''seni henüz bulamadılar ama o ışınlanma olayından sonra bulmaları yakındır''

Annem ve diğerleri benim ağzımdan cıkacak bir lafı beklerken Annem daha vazla bekleyemeden sordu ''bize katılacak mısın peki?'' anlımı masaj yaparak konuştum ''bu... hiç bir şey anlamadım ama redetmek gibi bir lüksüm yok sanırım'' bu bir kabul edişti. Annem gülerek başını salladı ve ayağa kalktı. ''Tatlım sana anlatacağım daha çok şey var, ama bunları burada konuşamayız. Hadi çocuklar bizim evde devam edelim'' dediğinde ayağa kalktık ve bahçeye çıktık. Tam arabanın önüne gelmiştik ki bir şey oldu.

Tek el silah sesi ile annemin yere yığılması bir oldu...