SAKLI MÜCEVHER

MÜCEVHER

-yıldızımı parlatmayı unutmayın çünkü kendimi böyle değerli hissediyorum-

: ° - [MÜCEVHER] - ° :

Diyarın yok olacağını herkes biliyordu. Şüpheyle yaşıyordular. O doğmazsa belki bir şey olurda yok olmaz diyar dediler.

Kraliyet muhafızları bebekten kurtulmaya çalışıyorlardı. Her hamile kadının bebeğini öldürüyorlardı. Kimse kaçamıyordu. Kralın emrine itaat ediyorlardı. Yalnızca bir kişi kaçabilmişti. Kocası kızının dünyaya gelmesini istiyordu. Karısı korkuyordu. Teslim olmak istedi ama adam onu durdurdu. "Seni kaçıracağım." Demişti adam karısına. Karısı reddetmişti. Kralın emrine karşı gelemeyeceklerini biliyorlardı. Fakat kocası karşı çıkmıştı. Kralın emrine itaat etmemişti. Hiçbir zaman da etmeyecekti. Kimse kızını onun elinden alamazdı. Kimse onun biricik parçasını onun elinden alamazdı.

Adam karısına bir koruma büyüsü yaparken karısı onu şaşkınlıkla izledi. Küçük oğulları da yanlarındaydı. Babasının, annesini ve kardeşini kurtarmasını ümitle bekliyordu. Arada sırada cama bakarak muhafızlar geliyor mu diye bakıyordu. Geldiklerini gibi babasına haber edecekti.

Adam karısının başından tutarak alnından öptü. Karısını son kez görüşü olabilirdi. Karısına sarıldı ve karnını okşadı. Bu kızını da hiçbir zaman göremeyeceği anlamına da gelebilirdi. Çocuk, annesi ile babasının yanına geldi. Annesine ve kardeşine sıkıca sarıldı. Oğlu da annesiyle gitmek istiyordu. Ama bunu hiçbir zaman dile getirmedi. Babasının planına güveniyordu.

"Sizi seviyorum." Demişti oğlu. Bu kadının göz yaşlarını tutamamasına sebep olmuştu. Oğluna sıkıca sarıldı. Öpüp kokladını. O da biliyordu bu yolculuğun ne kadar zor olacağını.

Gitme vakti geldiğinde son kez sarıldılar birbirlerine. Adam karısını muhafızlardan gizleyerek güvenli bir şekilde götürmüştü. Nereye götürdüğünü kimse bilmiyordu. Ne kendisi ne de oğlu. Karısının alnından öptü. "Seni almaya geleceğim güzelim. Sadece bekle." Demişti adam karısına onu bırakmak istemiyordu ama evde yalnız başına bekleyen bir oğlu vardı.

Karısı gitmek istemediğini anladığında iki eliyle yüzünü tuttu. "Seni hep bekleyeceğim kocacığım. Ama şimdi senin oğlumuzun yanına dönmen lazım. O daha küçük. Onun yanında ol. Ben kızımla iyi olacağım." Demişti kadın kocasını son kez öperken.

İkisi de birbirinden ellerini çekti. Veda vakti gelmişti. Kadın arkasını dönerek hızla uzaklaşmaya başladı. Adam bir süre daha onu izledi güvenliği için. Ardından o da arkasını dönerek hızla kasabaya doğru gitti. Evde onu bekleyen bir oğlu vardı.

Adam eve geldiğinde oğlu hızla ona sarıldı. Daha sekiz yaşındaydı küçük oğlan. Babası eğilerek ona sıkıca sarıldı. Oğlu sekiz yaşında olmasına rağmen boyu uzundu. Babası ayağa kalkınca göğüslerinin biraz daha alt kısmına geliyordu.

Kapı çalındığında muhafızların geldiğini anladı ikisi de. Çocuk mutfağa gitti. Yemek yapmaya devam edecekti babasının planı böyleydi. Adam kendini toparlayıp kapıya ilerledi. Kapıyı açtığında muhafızlarla karşılaştı. Muhafızlar mızraklarını adama doğru uzattı. Adam ellerimi havaya kaldırıp geri çekildi. Muhafızlar eve daldı ve her odayı didik didik etti. Mutfağa girdiklerinde oğlanı kolundan tuttuğu gibi salona fırlattılar. Adam dişlerini sıktı. Kimse onun oğluna zarar veremezdi.

"Ateşin üstündeki yemeğim yanacak diyorum. Bıraksana!" Demişti oğlu. Adam gülmemek için kendini zor tuttu. Planda böyle bir şey yoktu ama oğlunun doğal davranmasına hayran olmuştu adam.

Adamın önündeki muhafızlar, "Çocuğu bırakta yemeğini yapsın." Muhafızlardan bazıları gülmemek için zor duruyordu. Çocuk yerden kalkıp mutfağa ilerledi bu sırada muhafıza dil çıkarmayı ihmal etmedi. "Seni küç-" kolundan tuttular muhafızı durdurmak için. Diğer türlü muhafız hiç durmazdı.

"Ev temiz! Gidebiliriz." Demişti yukardan inen muhafız. Adam muhafızların önünde küçük bir referans yapıp kapıyı kapattı. Muhafızların önünde daha önce kimse referans yapmamıştı ya da yanlarından geçen selam vermemişti. Muhafızlar bu adamı sevmiştiler.

🌹

Kadının kızı doğmak üzereydi. Kadın bağırıyordu. Etrafındakiler onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Sağlık personellerinin neredeyse çoğu kadının başındaydı.

O çocuk özeldi. Doğumunun zor olacağı belliydi. Personeller neden böyle olduğunu anlayamamıştı, fakat sorgulamamışlardı da. İşlerini halletmişlerdi.

Kızı doğdu kadının. Kadının içini aynı anda hem huzur hem de huzursuzluk kapladı. Hemen geri dönmeyecekti kocasının yanına. Anlarlardı.

Sewn Krallığında kıyamet kopmaya başlamıştı. Kral anlamıştı çocuğun doğduğunu. Karşısındaki muhafızlara bağırıyordu. Öfke nöbeti geçiriyordu.

Adam kızının doğduğunu anlamıştı. Çünkü Sewn Krallığında felaketler ard arda gelmeye başlamıştı. Ama yine de adam ve oğlu mutluydu.

🌹

Kadın beş yaşında ki kızı ile küçük bir evde kalıyordu. Kızı çok heyecanlıydı. Çünkü bugün babasının yanına gidecekti. Babası ve abisini ilk defa görecekti.

Kadın eşyalarını çantasına koyarak kızının elini tuttu. Evden çıktıktan sonra, kadına bunca zamandır yardım eden herkesle vedalaştı.

Kızının yerinde duramadığını gören annenin dudakları kenara doğru kıvrıldı.

Anne ve kız Sewn Krallığına adım attıklarında anneyi yeniden bir huzursuzluk kapladı. Ama umursamadı. Kızı yanındaydı ve kocasının yanına gidiyordu. Mutluydu.

At arabasından inerek küçük bir kontrolden geçtikten sonra evlerini doğru yol aldılar. Adam ve oğlu ne zaman geleceklerini bilmiyordu. Mektupla haberde veremiyorlardı birbirlerine. Çünkü Sewn Krallığına gelen ve giden her mektup okunup yeniden mühürlenirdi. Bunu herkes biliyordu.

Kadın evini görünce heyecanlandı. Kalbi göğsünden çıkmak istermişcesine atıyordu. Kocasını ve oğlunu görecekti. "Baban ve abimi görmeye hazır mısın meleğim?" Diye sormuştu anne kızına. Kızı yerinde duramıyordu. Başını hızlı hızlı aşağı yukarı salladı.

Annesi ile evin kapısının önüne gelince sürpriz yapmak için annesinin eteklerinin arkasına geçti. Kadın kapıyı çaldı. Kapı saniyeler sonra açılınca oğlunu gördü. Oğlu elindeki odunu yere düşürünce tok bir ses geldi. Sesi duyan adam hızlıca salona gelince kapıya baktı. Yıllar sonra karısını gördü. Ama kızını görememişti. Tek kaşını sorgularcasına kaldırıldı. Bu sırada annesinin eteklerinin arkasından çıkan tıpa tıp babasına benzeyen kıza baktı. Kızına baktı. Oğulları annesine sarıldı. Bu sırada küçük kız aralarından sıyrılıp içeri girdi.

"Sen benim babam mısın koca dev?" Dedi kız çocuğu. Babası yavaşça eğildi. "Evet güzel kızım ben senin babanım." Adam davetkar bir biçimde kızına kollarını açtı. Kızı adam kollarını açtığı gibi ona sarıldı.

"Benim güzel Lilith'im."