Geçmişe kısa bir bakış

61 25 17
                                    

''Niloşuumm hadisene kaç saattir bekliyorum.Alt tarafı çamurdan pasta yapıp hanımeli toplayacağız.'' diye aşağıdan bağıran küçük prensim Ardaydı. ''Pembiş pembiş giyinme zaten çamur olcak sonra annen kızıyor Niloşşuuumm!''

Apartmanın kapısını açıp koşarak ona doğru koştum. Sonunda dercesine bakıyordu bana. Yanına yaklaştığım zaman kollarını açıp ona sarılmamı bekledi. Kollarımı açıp ona kocaman sarıldım.

Sarılmamız bitince biraz geri çekilip etrafımda döndüm, giydiklerimi görmesi için. Dediği gibi pembiş pembiş giyinmiştim.

''Çok güzel olmuşsun Niloşum, çamur oynamak için fazla güzel olmuşsun.'' dedi fazla yüksek olmayan bir sesle.

Arda benim en yakın arkadaşımdı. Hemen arka binada oturuyordu ve tanıştığımız günden beri her gün bıkmadan beni çağırıyor ve çeşit çeşit çamurdan pastalar yapıyorduk.

Ben 7 Arda 8 yaşındaydı. Annelerimiz yakın arkadaştı bu yüzden sürekli beraberdik. Arda hanımeliyi çok severdi. Hem bizim hem de onların bahçesine hanımeli asması dikmiştik. Yaz gelirken çiçek açar ve her yeri sarardı o güzel kokusu.

''E hadi o zaman prensim çamurlar bizi bekler.'' dedim ve onu beklemeden pasta yaptığımız yere doğru yürümeye başladım sekerek .

''Niloşum ama beklesene beni de!'' diye bağırıyordu arkamdan. Bense sadece gülerek daha da hızlandım. koşarak bana yetişirdi, biliyorum.

Sonunda çamur yaptığımız yere ulaştık. Günün sonunda benim her yerim çamur olmuştu. Arda haklıydı annemden güzel bir azar yiyecektim. Sonra da kafama tası vura vura yıkayacaktı beni. Ama olsun birbirinden güzel pastalar yapmıştık.

Arda beni eve getirmişti. Her zaman yapardı bunu. Önce sanki bir daha asla görmeyecekmiş gibi sımsıkı sarılır sonra kapıdan içeri girmemi beklerdi. Ama bu sefer ben onun gitmesini bekleyecektim. 

''Hadi gir içeri, biliyorum annenden korkuyorsun. Demiştim sana, bir kere dinlesen keşke beni Niloşum.'' diye aklınca bana fırça çekiyordu. ''Hayır bir kere,'' dedim ellerimi belime koyarak. ''Hep sen benim gidişimi izliyorsun. Bu sefer sıra bende. Hadi bakalım Semra teyze bekliyordur seni.'' dedim ona gitmesi için. ''Emin misin?'' diye sorunca hiç beklemeden kafamı evet anlamında aşağı yukarı salladım. 

Benim inatçı olduğumu çok iyi biliyordu. Dediğim şey olana kadar inat eder sonunda o işi oldururdum. Oflayarak arkasını döndü. Tam o sırada olmaması gereken bir şey oldu..

Arda karşı kaldırıma geçerken hızla bir araba geliyordu. Ne işi vardı burada? Arda durmazsa araba ona çarpacaktı. Yapmam gereken tek şey Ardayı kolundan tutup karşıya geçmesine engel olmaktı. Ama o kadar korkmuştum ki donup kaldım.

Arda çoktan yola çıkmıştı bile. ''Arda dur!'' diye bağırdım sonunda. Arda yolun ortasında durup bana döndü..

''Ardaaaa!!'' 

Çocukluğum(Yarı Final) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin