kafam eğik yere bakıyordum gerçekten kendimi çok suçlu hissediyordum.
bir anda acıyla inleme sesi geldiğinde hepimiz ona döndük gözlerini hafif açmış etrafa bakıyordu.
seungmin'in konuşmasıyla sessizlik bozulmuştu.
"jisung iyi misin?"
konuşmadan sadece kafasını sallamıştı bir gün içinde yaşadığı şeylere bakarsak zor bir gün geçirdi tabi bu hepimiz için aynı.
kimse konuşmuyordu hazır sessizlik oluşmuş ken konuştum.
"jisung...ben özür dilerim eğer o gün şikayetçi olup kaldırmalarını sağlasaydım bunlar başına gelmezdi böyle olucağını bilmiyorduk ben öz-"
"minho"
gözlerim dolmuştu ve bunu yeni fark ediyordum.
"özür dilemene gerek yok sonuçta olucakları bilmiyordun kendini suçlu hissetme ve Beni kurtardığın için de teşekkürler"
sesi çok yorgun çıkıyordu ve çok kısık cevap olarak sadece kafamı salladım kimse konuşmuyordu çok sessizdi.
fakat yine bozulan sessizliğin sebebi Chan hyungdu.
"ee jisung kendini nasıl hissediyorsun"
"iyi sadece biraz ağrılarım var"
yine herkes susmuş kimse konuşmuyordu sadece odadaki garip aletlerin sesleri vardı.
"ne zaman taburcu oluyorum"
Felix lafa atladı
"doktor yarın çıkabileceğini söyledi"
"ne yani bu gün çıkamıyor muyum"
konuşma sırası bendeydi şimdi
"maalesef jisung çıkamazsın ve doktor bir süre baharatlı şeyler yemeni yasakladı."
(böyle bir şey varmı bilmiyorum ama yoksa da ben ekliyorumbsjjd)
"Neee!"
"maalesef jisungie~"
"ben şimdi tteokbokki yiyemicek miyim?"
bıyık altı gülümseyerek konuştum.
"evet jisung yiyemiceksin"
yeme sorunundan dolayı sızlanmaya başladı.
"sızlanmayı kes jisung"
"ama benim canım köpüş arkadaşım ne demek baharatlı yiyecekler yemiyecem ben bir gün bile tteokbokki yemezsem ölürüm"
"jisung sen merak etme canım arkadaşım changbin hyungun sana istediğini verir"
"gerçekten mi"
hiç konuşmayan jeongin sonunda ağzına açabildi.
"hayır hyung yiyemiceksin changbin hyung sende ona vermeyeceksin, yemezsem ölmezsin yersen ölürsün"
"evet jisung jeongin haklı"
"ya Chan hyung sen demi ya"
Chan sadece omuz silkmişti.
taburcu olduğu gün
"ya jisung dikkat et yaralısın sen"
bugün taburcu oluyordum evet ama seungmin bir türlü yakamı bırakmıyordu aman şunu yapma aman şuna dikkat et tamam anlıyorum beni çok seviyorlar özellikle seungmin çok koruyucu davranıyor fakat böyle şeyler beni sıkıyor eminim ki bu olanlar olurken seungmin kafayı yemiştir.
"ya seung tamam dedim sende çok abarttın"
"tabi canım ben abarttın zaten"
"Chan hyung biri şuna bir şey desin lütfen plss"
"üzgünüm jisung fakat seungmin haklı"
bir süre oflayıp durdum çünkü hiç biri yakamı bırakmıyorlardı ve şuanda hastaneden çıkmaya çalışıyorduk.
changbin beni sırtına almak istedi Felix kolumdan tutup çekiştiyor seungmin onlara kızıyor jeongin de onlara katılıp beni çekiştiriyordu.
(bu hikayede yanan ben olduuuum jejd)
Chan hyung hyunjin ve minho ise öylece durmuş bizi izliyordu hastanedeki herkesin şuan bize baktığına yemin edebilirim, en sonunda dayanamayıp bağırdım.
"YAAA YETER"
hepsi beni bırakmış tip tip bana bakıyordu.
"canım acımasın diye yapıyorsunuz anlıyorum fakat böyle canımı daha çok acıtıyorsunuz düzgün bir şekilde gidelim artık"
hepsi kafa sallamış ilerlemeye başladı tabi bir de Trip atsınlar burda hasta olan benim fakat.
ben arkadan onları izlerken minho koluma girmiş benimle yürüyordu.
"jisung biliyorum bunu tekrar söylemem seni sıkacak fakat ben gerçekten çok özür dilerim ailenin bu kadar katı olduğunu bilmiyordum"
"haddinden fazla katılar"
lafa atladım evet çok fazla katı bir ailem vardı fakat artık yoklar vurulduğun gün babam ölmüştü ondan kurtulmuştum fakat babamın ölmesiyle annemde benden daha uzak durmak için başka bir şehire taşınmıştı bunların hepsini de minho sayesinde biliyordum.
"minho...asıl ben teşekkür ederim ne kadar bir birbirimizden nefret etsek bile bana yardım edip beni o adamın elinden kurtardığın için teşekkürler"
"rica ederim ama bence artık aramızda ki buzlar eridi ha"
"evet eridi gibi"
gülüp dikkatlice karşımızda ki arabaya binmiş ve eve gelmiştik içeri girer girmez salona geçip kendimi koltuğa bıraktım ardından hepsi arkamdan geldi.
"ah evim evim canım evim"
"abartma jisun alt tarafı iki üç gündür yoksun"
"düşün işte binnie o bile bana bir yıl gibi geldi"
hepsi gülmüştü.
"evet canım arkadaşım artık başına bir şey gelmemesi için biz bir karar verdik"
merakla sordum ne kararı verdiler k- düşündüğüm şey olması lütfen LÜTFEN.
"bundan sonra changbin ben ve Felix seninle kalıcaz üniversiteden beri sana bir şey olur diye hep sende kaldık hatta derdeyse hep senin evinde kalıyoruz bu kararı verme sebebimiz de bu itiraz asla kabul etmiyorum"
evet düşündüğüm şeydi tamam haklılar her zaman başıma bir iş alıyor ve onları zor duruma sokuyordum bu yüzden sesimi çıkartmadan olumlu anlamda kafamı salladım.
minholar gitmişti evde sadece ben seung binnie ve Felix kalmıştı odama çıkıp kısa bir duş alıp üzerimi değiştirdim ve yatağıma uzandım.
yaram o kadar da acıdığını söyleyemem fakat ani haraketler yapınca baya acıyor.
en sonunda bunları düşünmeyi bırakıp kendimi çok sevdiğim uykunun kollarına bıraktım.
12.bölüm
evet yine bir bölümün sonundayız arkadaşlar bölümleri geç paylaştığım için üzgünüm gerçekten çok özür dilerim.
bu aralar çok doluyum her gün bir yerde oluyorum bu yüzden doğru dürüst yazamıyorum çok özür dilerim umarım beğenirsiniz bebişler 🤍🤍🤍🤍
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dancer/minsung
Fanfictionglobal de çok iyi bir dansçı olan minho ve onu etraftaki insanlara kötüleyen jisung