PSİKOPAT ZORBAM +18

thirty three

Sabah üstümde bir ağırlıkla uyandım. Dönüp baktığımda Buğra'nın bacağı ve kolu üzerimdeydi. Biraz daha böyle kalırsam kemiklerim kırılacakti. Onu uyandırmadan çekilmeye çalıştım ama olmadı. Tam çekileceğini zannettim ki beni tuttuğu gibi kollarının arasına çekti.

Ayyyyy ben şimdi asla çıkamam. O yüzden Buğra'yı uyandırmaya çalıştım ama uyanmıyordu da. Ben ne yapacağım lavaboya gitmem gerekiyor acil.

En sonunda çığlık attım yüksek sesle. Buğra da bı anda yataktan zıpladi.

- Ya sen ne biçim Yaralısin beni öyle bir sarıp sarmaladin ki hiç mi canın yanmadi neredeyse bende ölüyordum.

Buğra bana dönüp

- Ya sen öyle çığlık atınca çok korktum bir şey falan oldu sandım. Kusura bakma karıcım sana aşkımdan hep bunlar.

O hâlâ konuşurken ben koştum banyoya. İşlerimi halledip yüzümü falan yıkadım saçlarımı dün gece ördüğüm için açtım çok güzel görünüyordu. Ben dün hastaneye götürdüğüm bir kaç parça üstü giymiştim ama o da bitti. Neredeyse üstüm falan yoktu. Bı kotum bı tişörtum birde şort ve atletim bir kaç parça da iç çamaşır dışında yoktu. Haa birde şu an üstümde olan bir pjima ve atlet de vardı.

Buğra'ya söylemeliydim.

- Ya Buğra Şsseyyy benim hiç üstüm kalmamışta...

- Tamam güzelim çıkıp alalım bugün.

Sözde adama bakacaktım o bana bakıyor resmen.

- Sen yorulma ben gider evden alır gelirim.

- Yok tek gidemezsin bende geleceğim birde evden falan almak yok. O evden bir çöp çıkmayacak. Yenisini alacağız hem senin kocan sayılı zenginlerden yaşa biraz hayatı.

- yok ben öyle kimsenin parasını yemem kocamda olsan. Hem artık öyle tek gidemezsin öyle yapamazsın falan şeylerini de kaldır istersen bak kaçmıyorum hiç bir yere o mevzular kapandı artık. Yeri gelecek tek başıma da dışarı çıkacağım. Hem ben okula da gitmek istiyorum.

- Güzelim bak ben işlerin başına geçeceğim için piyangodan çıkar gibi bir sürü düşmanım olacak zaten vardı da artacak yani. Seni bana karşı kullanmaları an meselesi o yüzden yapma böyle. Tamam tek gideceğin yerler de olacak ama uzaktan benim adamlar izleyecek seni. Sana bir şey olmasına dayanamam ben. Okul işini de İstanbul da hallederiz.

-Neeeeeeee İstanbul'a geri mi gidiyoruz?

- Evet.

Allah'ım sevinçten çıldıracaktim. Hemen koşup Buğra'nın yanağına öpücük kondurdum. Ona baktığımda dudaklarıma bakıyordu. Bende onunkine bakmaya başladım. Sonra bı anda öptüm dudaklarından. O da elini belime atıp kendine iyice çekti. Dillerimiz birbirine karışıyordu. Nefessiz kaldığımı hissettiğimde kendimi çektim. Buğra bana gülümseyerek

- seni seviyorum karıcım.

Dedi. Bende kulağına eğilerek

- Bende seni seviyorum.

Dedim. Ahhhh dün hoşlanıyordum bugün ise seviyorum yarında aşığım diyecektim herhalde. Bu duyguları açıklamamin anlamı yoktu gerçekten. Her şey bı anda olmuştu. Hayatımı tepetaklak eden adamı seviyordum.

- Demek karıcım benden artık hoşlanmakla kalmıyor seviyorda. Hmmm şu yatakta kocanla yaramazlık yapmak ister misin?

- Ya Buğra işleri hemen başka yere vurma. Daha var ona beni de anla lütfen.

- Ama karıcım bu böyle olmaz gelip istediğin gibi öpüyorsun sonra çekiliyorsun. Benim de duygularım var. Ne hâle giriyorum bilmek istemezsin.

- Tamam o zaman artık öpmemde.

- Hayır hayır Saçmalama ama şimdi sen beni istediğin gibi öpebiliyorsan bende seni istediğim gibi öpebilirim demek bu.

- ya ne alakası var?

Gözlerimi kaçırmaya çalışsamda resmen adama fırsat doğmuştu ama bende ısıtıyor gibiydim.

- Tamam o zaman ben seni istediğim gibi öpüyorum ya sende artık beni istediğin gibi öpebilirsin.

- peki o zaman.

Buğra kolumdan çektiği gibi yatağa attı beni. Sonra üzerime çıkıp boynumdan öpmeye başladı. Bir tuhaf oluyordum. Şu anda onu deli gibi istiyordum ama sonradan pişman olmaktan korktuğum için tutuyordum kendimi. Buğra atleti yukarıya sıyırıp karın bölgemi öpmeye başladı. Sonra pjamami çıkarıp bacaklarımi öpmeye geçti. Onu durdurmak için Buğra dedim

- Sadece öpeceğim.

İç çamaşırimin üzerinden vajinamı öpüyordu. Dayanılacak gibi değildi. Sonra dudaklarıma yaklaştı ve emmeye başladı. Kendimi tutamayacağima iyice emin olunca

- Buğra ben acıktım.

Kafasını kaldırıp bana baktı.

- Benim bebeğim acıkmış mi? Tamam o zaman odaya kahvaltı söylüyorum sonra çıkıp sana üst alırız olur mu?

- Tamam olur.

Yataktan çıkıp banyoya koştum aynadan yüzüme baktığımda kıpkırmızı olmuştum. Bacaklarımda küçük emme morlukları vardi. O neydi öyle ya? İçimde kelebekler uçuyordu. Nereye kadar dayanağım hiç bilmiyorum.