"seungmin! anneciğim uyuyor musun hala daha?!" odasının dışından gelen yüksek sesle uyanmıştı seungmin. hemen ardından odasının kapısı açıldığında aklına gelen şeylerle panik duygusunun göğsünün ortasına yerleşmesi bir olmuştu. yerinden doğrulup kapıda beliren annesine kocamann açtığı gözleriyle bakmıştı. şimdi ne olacaktı? annesi yanında çıplak yatan jeongin'i görduğü zaman ne yapacaktı? onlar evde yokken eve erkek attığını onlara nasıl açıklayacaktı? gerçi açıklamasına pek gerek yoktu çünkü zaten her séy ortadaydı.
"anne?" annesi yeni uyanmış oğluna bakarak gülümsedi. "yeni mi uyandın tatlım?" diye sordu. seungmin cevap vermeden gözlerini odada dolaştırdı annesi. gözleri yatağın diğer ucunda takılı kalınca kaşlarını çattı. "ayh seungmin! yine mi kıyafetlerini yatağın içinde bıraktın? niye fazla bunlar böyle?" seungminbgözlerini yanına dikti. jeongin yorganın altındq küçücük kalmıştı. kıyafetlerini bazende başka eşyalarını yatağının içinde bırakarak uyuyan dağınık biriydi, düzenli görünmesinin aksine.
"ah şey..." eliyle ensesini kaşıdı. "dün dışarı çıktım da ne giyeceğimi bilemediğim için dağıldı biraz, sanırım çantamda orada." annesi oğlunun bu huyuna gülerek yatağa yönelmişti. seungmin panikle ona baktı. annesinin toplamak için yeltendiğini biliyordu.
"anne!" diye bağırdı istemsizce yüksek çıkan sesiyle. annesi endişeyle ona döndü. "ne oldu neden bağırıyorsun?"
"ben toplarım onları bırak şimdi. eee siz ne zaman geldiniz? nasıldı ingiltere?"
"çok güzeldi. kahvaltıda anlatırım. hadi sende gel içeri. babanda markete gitti. gelir birazdan." seungmin başını salladı hızlıca.
"ayrıca sen üstsüz mü yattın? hasta olacaksın!" içinden 'aslında tamamen çıplağım ama senin bunu bilmene gerek yok anne' demişti.
"bir daha yapmam" demişti. annesı cık cıklayarak odasından çıkmıştı. kapının kapanma sesiyle seungmin derin bir nefes alırken yorganın altındaki uykulu beden çıkmıştı.
"neler oluyor?" demişti jeongin elleriyle gözlerini kaşırken. seungmin duyduğu çatallaşmış sesile ona döndü.
"basıldık."
"annenler evde miydi?"
"sabah gelmişler, haberim yoktu geleceklerinden" jeongin anladığını belirtircesine başını sallamıştı.
"hadi kalk duşa girelim" dedi seungmin yataktan kalkarken.
"annenler evdeyken mi?"
"senin burada olduğunu bilmiyorlar sonuçta."
###
"yere eğil." jeongin emir verir tonda konuşan küçüğüne şaşkınca ona bakmıştı.
"neden?" seungmin ona yaklaşarak dudaklarını büzdü. seungminin odasındaki banyodaydılar.
"çünkü deliğimin temizlenmesi gerek hyung-nim."
"ailen-" seungmin onu omuzlarından tutarak kendine çekmiş aynı zamanda sözünün yarıda kesilmesini sağlamıştı.
başı boynu ve kulağı arasında bir yerdeyken nefesini vererek fısıldamış, hyungunun belinin yay gibi gerilmesine ve tüylerinin diken diken olmasını sağlamıştı.
"yere çök ve parmaklarınla içimi temizle hyung." jeongin hipnoz olmuş bir şekilde geriye çekildi. seungmini belinden kavrayarak yüzünü içinde bulundukları duşakabinin fayansına doğru çevirip beline baskı uyhulayarak resmen domalmasını sağlamıştı.
dizlerinin üzerine çökerek domalmış olmasının nedeniyle ortaya çıkmış olan kızarık deliğe baktı. kemikli parmaklarından birini deliğe sürterek okşadı. ardından ailesi evde olduğu için inlemelerini bastırmak için uğraşan çocuğa gülerek işaret parmağını içine sokmuştu. dün akşamın bir zamanlar akışkan olan kalıntıları kurumuş bir şekilde duvarlarında duruyordu. orta parmağını da geniş olan delikte işaret parmağının yanına eklediğinde hem kendi menilerinin hemde seungminin zevk sularının izlerini ve kalıntılarını temizledi. parmakları bir kaç kere derinlerine inerek prostatına çarpmıştı. seungmin tutamadığı yüksek sayılabilecek bir inlemeyi serbest bıraktığında kalça yanaklarına bir tokat savurmuştu.b
"mhh-ahm hyungmh-nim."
"sessiz ol velet. yoksa temizlediğim duvarlarını yeni menilerimle doldurmaktan hiç çekinmem." jeongin deliği tamamen temizlediğinde parmaklarını çıkarmadan önce bir kaç defa daha prostatını ezmişti. seungmin boğukça inlerken jeongin ayağa kalkarak fayansa doğru eğilmiş seungmini doğrultarak sırtını göğsüne yaslamış, sişmiş ve sertleşmeye yüz tutmuş siki eline alarak okşamış diğer eliyle de küçüğünün ağzını kapatmıştı.
avucunun içindeki sertliği hızlıca çekerken seungminin boynuna bir kaç öpücük bırakmış ardından dilini gezdirmişti dünden kalan kızarıklıklarda.
Bir süre sonra seungmin titreyerek eline gelmişti. orgazmın etkisiyle kendini hyungunun kollarına bırakmıştı.
"artık duş alalım. ailen şüphelenecek." demişti jeongin suyu açarken.
###
seungmin
hyung !!!
nasılsınjeongin;
iyi
ne vardı?seungmin;
ah hyung-nim
sana bu tavırlar hiç yakışmıyor
oysa seni yola getirdiğimi sanmıştım
daha çok işimiz varmış oysaki.jeongin;
ne olduğunu söyleyecek misin seungmin?seungmin;
oysaki hyung-nim bugün çok cesurdun
deliğimi akşamında hunharca becermemiş gibi, yine istedin değil mijeongin;
lanet olsun
şöyle konuşmaseungmin;
pekala hyung ^^
bavulunu hazırlasan iyi edersin
çünkü haftasonu busana gidiyoruzjeongin:
ah pekiseungmin;
iyi geceler hyung-nim###
kısa bi bölüm oldu kb
yazacak bir sey bulanadim dedim bari busana gitsinlerhe sey dicektim onceki bolum hakkinda
o bolumdeki smutu batuhan kordel dinleyerek yazmistim
evet cok gerekli bilgi
yorum yapin azcik okumasi cok eglenceli
bolum atmam icin hala daha kufur ediyosunuz cok ayip
neyse oyle yani oy da verin he
sizi seviyorum opcuk opcuk💋💋
YOU ARE READING
angel from hell || seungin
FanfictionSeungmin ödevi için Jeongin'den yardım istemişti ancak amacı çok farklıydı.