Vegas;
Yıllardır gelmediğim evin önünde öylece durdum. Kaç dakika olmuştu geleli fakat bir türlü içeri girmek istemiyordum, babamı görmek istemiyordum. Sevgilimi bu hale getirdiği için ona yapabileceğim şeyler aklımda dönmeye devam ederken camdan beni izleyen adamı fark ettim. O da beni bekliyordu...
Arabadan inip eve doğru yürümeye başladığımda babamda camdan uzaklaştı. Hizmetlinin açtığı kapıdan geçip hiç konuşmadan içeri girdim. Babam salonun ortasında ayakta duruyordu. Elleri ceplerinde bana bakarken yaptığı şeye üzüldüğüne dair tek bir ifade yoktu yüzünde. Ona biraz daha yaklaştım.
-Neden yaptın?
-Kaç yıl oldu Vegas?
-Ona neden zarar verdin?
-Oğlumu benden aldı, planlarımı mahvetti ona bunu yapmakta geç bile kaldım. En başından yapsaydım şuan yanımda olurdun.
-Planların? Aaah tabi ya benim üzerimden gerçekleştirdiğin pis işlerin... Ben gidince zorlanmışsındır baba.!
-Tahmininden çok daha fazla zorlandım.
-Buraya neden geldiğimi biliyor musun?
-Neden?
-Aslında bakarsan hiç konuşmadan seni öldürecektim, fakat içeri girmeden önce arabadayken annemle yaptığım konuşma geldi aklıma...
-Annen bizden gittiğinden beri ne çok şey değişti değil mi Vegas?
-Annem seni çok seviyordu, benden bile fazla seviyordu. Ve ölmeden önce ne olursa olsun sana karşı iyi olmamı istedi.
"Baban çok fazla hata yapan bir adam oğlum, ne olursa olsun ona karşı iyi olacağına söz vermeni istiyorum... "
Annemin sözleri kafamda yankılanırken kendimi toplayıp tekrar babama döndüm.
-Bekle baba ve dua et eğer ona bir şey olursa buraya geleceğim... Ben onsuz zaten yaşayamam ama bize yaptıklarından sonra senin de yaşamana izin vermeyeceğim.
Babamın konuşmasına fırsat vermeden evden çıktım. Üzerimde bir sakinlik vardı. Şuan içimdeki acıyla etrafı yakıp yıkmam gerekirken çok sakin ve güçsüz hissediyordum. Daha fazla oyalanmadan hastaneye geçtim. Sevgilimi yanlız bırakmak istemiyordum. Uyandığında ilk beni görmeli yanında olduğumu bilmeliydi. Korkmasını istemiyordum, onu koruyamadığım için kendimi yiyip bitirsem de elimden geleni yaptığımı bilmesini ve vazgeçmemesini istiyordum. Hava tamamen kararmıştı, Pete'in yattığı odadan içeri girdim. Güzel sevgilim hala bıraktığım gibi derin bir uykudaydı. Yanına oturup elini tuttum ve öptüm.
-Pete ne olur vazgeçme. Bizden vazgeçme sevgilim ne olur...
Petein güzel yüzüne baktım uzun uzun, yıllardır doyamadığım güzelliği biraz solgun görünse de değişmemişti. Saçlarını okşayarak yanına uzandım. Kolumu beline sarıp başımı omzuna koydum ve gözlerimi kapattım. Ona sığınmaya ihtiyacım vardı. Üzerimdeki yorgunlukla uyumam uzun sürmemişti. Sevgilimin sıcaklığı ve verdiği huzur bir hastane odasında bile olsa beni mutlu etmeye yetiyordu işte...
************
Derin uykumdan duyduğum ses ile sıyrılırken kendime gelmeye çalıştım. Yanımızdaki makineden gelen sesler ile bir şeylerin ters gittiğini anladığımda hemen yattığım yerden kalktım.
-Pete... Pete ne oluyor?
Sevgilim tepki vermiyordu, makinede gördüğüm çizgiler düz bir hal almıştı. Nefesim daralırken bağırmaya başladım.
