Şurimşine [BXB]

[4]

🔒

Oy: 50
Yorum: 100

Dağhan

Sabah erkenden kalkıp pansiyona gitmiştim. Agâh bey kahvaltıya kalmam için ısrar etmiş ama ben işlerimi erkenden bitirmek için onu reddetmek durumunda kalmıştım.

İşlerim öğlene doğru biterken bende birşeyler yemek için küçük ama tatlı bir kafeye girmiştim. Kafenin dışı da içi de çok hoştu.

Duvarlarında eski şarkıcılar ve oyuncular vardı. Biraz nostalji biraz da modern bir havası vardı. Sandalyeler renk renkti, hatta sandalye bacaklarında küçük küçük havyan figürleri vardı.

İçeri girer girmez beni çalışanlar gülümseyerek karşılamış, bana boş bir masa önerip menüyü getirmişlerdi.

Menüyü açınca fiyatların bu kadar düşük olması beni şüpheye düşürmüştü. Yinede kendime bir çorba söyleyip beklemeye başlamıştım.

Çorba gelene kadar bana meze vermişlerdi ve bedavaydı.

Çorba gelene kadar mezeleri yavaş yavaş yemeye başladım. Bir yandan mezeleri yerken bir yandan da kafeyi inceliyordum.

Kafe renkliydi ama göze fazla çarpmıyordu. Yerler ve masalar parlıyordu adeta. Galiba ileride çocuklar için oyun alanı da vardı.

Masanın üstünde duran menü gibi birşey dikkatimi çekince elime alıp baktım.

Bu kitap gibi şeyde kafenin özellikleri falan yazıyordu.

Öylesine göz gezdirirken arka bahçede tavşanların olduğunu okumuştum. İstemsizce gülümsemiştim.

Tavşanlar ve kediler benim zayıf noktamdı...

On dakika sonra çorbam gelmişti. Çorbamdan bir kaşık içince şaşırmış bir kaşık daha almıştım.

Bu fiyata bu çorba inanılmazdı.

Sonunda yeme içme işini bitirince kasaya yönelmiştim.

" Beş numaralı masadan geliyorum "

Kasada çalışan kız kafasını sallamış bilgisayardan birşeyler yapıp bana dönmüştü.

" 30 TL bayım " dedi kız.

Kartla ödeme yaptım.

" Umarım Love Cafeye yeniden gelirsiniz " deyip bana bir gül uzattı.

Şaşkın bir şekilde ona bakmıştım.

" Merak etmeyin güllerimiz el yapımı, giden tüm müşterilerimize veriyoruz " dedi gülümseyerek.

Bende gülümseyerek kafamı salladım ve gülü aldım.

Dışarı çıkınca derin bir nefes almış ve gülü ceketimin cebine güzelce yerleştirip pansiyona yönelmiştim.

***

Okullar açılmış erkenden okula gelip eşyalarımı yerleştirmiştim. Benden birkaç dakika sonra diğer öğretmenler gelmiş onlarla tanışmıştım.

Ders başlamadan müdür yardımcısının yanına gidip hangi sınıflara derse gireceğimi gösteren belgeleri alıp öğretmenler odasına dönmüştüm.

Müdür yardımcısının sesiyle istiklal marşı için öğretmenlerle aşağı inmiştim.

Kendi sınıfımın olduğu yere gidip sıra olmuş öğrencilere günaydın diyerek bayrağa dönmüştüm. Öğrenciler fısır fısır konuşurken omzuma dokunan el ile arkama bakmıştım. Ali'yi görünce gülümsemiştim.