helloo🐔
Ben geldiğmmm
"Teoman-Serseri"
☆
Yüzümü elimdeki kitapla kapatmaya çalışırken aslında, birazdan kantin kapısından tüm coolluğuyla gelecek olan Barkın'ı bekliyordum. Gözlerimi tüm ciddiyetimle kısarken bakışlarımı hâlâ kapıdan ayırmadan çilekli sütümün pipetinden bir yudum daha çektim.
Şimdiye kadar çoktan kantine gelmesi lazımdı.Kafamı kapının yanındaki masaya çevirdiğimde Barkın'ın en yakın arkadaşları, Çınar ve Ege'yi görmem bir oldu. Ege bayağı eğlenir bir şekilde Çınara birşeyler anlatıyordu ama Çınar onu pek dinliyor gibi değildi.Soğuk ve ifadesiz bakışlarla telefonunu kurcalıyordu.Onlarında Barkını beklediklerini biliyordum.
Elimdeki kitabı yüzüme daha çok çekerken yanımda benimle aynı şekilde yüzüne kitabı tutan canım kankam Hira oflayarak konuştu.
"Ya kanka daha ne kadar dikizleyeceğiz kantin kapısını? Yemin ediyorum az daha şu kapıyla bakışmaya devam edersem aramızda duygusal bir ilişki başlayacak!" Gözlerim saniyelik Hiraya değerken o çoktan bakışlarını bana dikmiş baygın baygın bakıyordu.
"Valla birazdan gelecek kanka az daha sabret ölürmüsüm sanki ya." Sağ elimle Hira'nın kitabını yüzüne doğru hızla kaldırarak konuştum.
Hira oflayarak "Ömrümün yarısı senin rus lokumunu dikizlemekle geçiyor.Benim kaderim bu muydu Allahım ya?" dedi.
Onun bu sitemine gülerken bakışlarımı tekrar kapıya çevirdim.Tam o anda kantinin kapısı hışımla açıldı ve içeri Barkın ve tüm karizması giriş yaptı.Siyah gür saçları, beyaz teninin üzerinde her zamanki gibi dağınıktı.Beyaz okul gömleğinin üzerindeki siyah kravat gevşek bir şekilde sarkıyordu.
İfadesiz, daha hangi renk olduğunu çözemediğim yeşil ve mavinin uyum içinde yaşadığı renkli gözleri etrafta kısa bir süre gezindi ve kapının yanında onu bekleyen tayfayı fark etti. Benim kalbim tereyağı gibi erirken o, etrafa kısa bir bakış atıp umursamaz tavırlarla Çınar ile Ege'nin oturduğu masaya ilerledi.Derin bir iç çektim.
"Kurt bakışlımı gördün mü Hira..." Hira sadece dalga geçercesine gülmekle yetinirken ben bakışlarımı onların oturduğu masaya kitledim.
Ege bu sefer tüm heyecanıyla Çınara anlattığı şeyi Barkına da anlatmaya başladı.Ama Barkın, Ege artık her ne diyorsa sadece kaşlarını çatıp birşeyler demişti.Ne dediğini duyamamak bana ayrıca bir tedirginlik veriyordu.Ege o kadar inatçı davranarak sürdürüyordu ki konuşmayı sonunda Barkını dinlemeden yan masamızda oturan bir kıza yanlarına gelmesi için işaret yaptı ve sanki kız da bu anı bekliyormuş gibi salına salına önümüzden geçip Barkınların masaya oturdu.
Kaşlarım anında çatılırken, Barkınında ağzının içinde birşeyler söylediğini fark ettim.Muhtemelen küfür etmişti.Kızı tanıyordum eşit ağarlık sınıfındaydı ve her hafta kolunda başka biriyle ortalıkta fink atıyordu.Yanımdaki Hira da olayı fark etmiş olacak ki kulağıma doğru yaklaşıp konuştu.
"Rüya değil mi kız o?" Sinirden derin derin nefesler verirken kafamı onaylarcasına salladım.Tekrar elimdeki kitabı yüzüme çekerken Rüya'nın hareketlerine odaklandım.Sanki çok komik birşey anlatıyormuş gibi her kelimesinde kahkaha atıyordu ve Ege de çaresizce ona eşlik ederek gülüyordu.Allahtan Barkın sanki Rüya hic yokmuş gibi ifadesizce duruyordu, yoksa kesin olay çıkartırdım.
Rüya konuşmasını devam ettirdiği sırada elini Barkın'ın koluna attı.Artık bu kız iyice sinirlerimi bozduğu için daha fazla dayanamayarak masadaki telefonumu elime alarak Barkın için açtığım yeni fake hesaba girdim.Hira ne yapacağımı anlamış olacak ki sırıtarak yanıma yaklaşıp yazdıklarıma bakmaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yarının Dünü /texting/
ChickLityarının_dünüyüm:Tam iki yıl yarının_dünüyüm:Sana aşık olalı tam iki yıl olmuş... ☆kapak tasarım:sveshlina☆