Roddy Ricch - The Box
Yuna şaşkınlıkla ikiliye dönmüştü.
-Ne? Bu doğru mu?
-Evet ama-
-Aması yok beyler hadi sizi dışarı alalım.
-Ryujin dur, kendilerini açıklasınlar bi'.
-Yuna onların ne kadar korkunç olduklarını bilmiyorsun.
-Ryujin haklı Yuna,
Beomgyu yattığı yerden doğrulup kafasını hâlâ tutarken konuşmaya dahil olmuştu.
-Önce inkâr. Ardından gelen bir sinir krizi. En son delirme, bir anda bakışları değişir. Avına yaklaşan bir aslan misali yavaş ve temkinli bir şekilde sana doğru yaklaşırlar. Refleksleri o kadar gelişmiştir ki en ufak seste kafalarını ani hareketlerle sanki eklemleri yokmuş gibi çevirirler. Ahh o iğrenç sesi anımsamak bile içimi gıcık etti. Her neyse Yuna anlayacağın bu ikisinin inkârlarına kulak asma.
Taehyun ellerini masaya koyarak güç alıp ayaklanmıştı. Düşen sandalyesine aldırmadan gözlerini Beomgyu'ya dikti.
-Yanlışın var. Biz enfekte değiliz. Huening'in eli kamera odasındayken yara aldı. Bende yanındaydım. İsterseniz bana da bakın. Bende bir ısırık ya da herhangi bir yara bulursanız ikimizi de kapı dışarı edebilirsiniz. Hatta size gerek kalmadan biz gideriz?
Ryujin, Taehyun'un yüksek çıkan sesine afallasa da istifini bozmadan oturma pozisyonunu korumaya devam etti.
Herkes susunca kütüphaneyi rahatsız edici bir sessizlik bulutu kaplamıştı. Yuna, Beomgyu'ya baktığında onun da afallamis olduğunu gördü. Tam araya girip aklına takılan sorusunu soracaktı ki, yarım saat önce delinmiş olan kapıya dikkat kesildi. Araladığı ağızı öylece kalakaldı.
Kapının delik olan kısmından birisi onlara bakıyordu. Yuna'ya bu çok olağan gelmişti. Sonuçta Huening ve Taehyun hâlâ canlıya o da o ikisi gibi hayatta kalmanın bir yolunu bulmuştur diye düşündü. Fakat asıl dikkat kesilmesini sağlayan yüzünde ki tebessümdü. Yuna kaşlarını çattı kendisine bakan yabancı adama.
Huening gözlerini masadan ayırıp sesi kesilen dörtlüye göz gezdirdi. Aralarından sadece Yuna'nın siması tanıdık gelmişti. Bakışlarını Yuna'nın yüzünde gezdirdi. Onu daha önce nerede gördüğünü çıkarmaya çalışıyordu. Genç kızın bir anda kaşlarını catmasiyla ne olduğunu sorgularcasına baktığı yere çevirdi gözlerini. Kapıda birisi vardı. Huening, Taehyun'u dürttü. Taehyun kendisine dönünce gözlerini kapıdan ayırmadan kafasını hareket ettirerek çenesiyle Beomgy'nun arkasında ki kırık kapıyı işaret etti. Taehyun'da adamı fark etmişti artık. Üçü birden adamla bakışıyordu.
Ryujin ortamın garipliğini fark edip karşısında oturan üçlüye baktı. Ne olduğunu sorgularcasına tek kaşını kaldırıp şüpheyle arkasına döndü. Bir adam donmuş gibi onlara bakıyordu. Ryujin, adamın amacını anlamaya çalışırken Beomgyu anlamaz bir şekilde dört kişiye de baktı. Sessizliği bozan da o olmuştu.
-Ne var? İlk defa mı yakışıklı gördünüz?
Sorduğu soruya aldırış bile etmemişti kimse. Gözlerin arkasında olduğunu fark etti.
Gözlerini şüpheyle üstlerinde sabit tutarak önce kafasını çevirdi arkasına yavaşça. Tam bu sırada onlara bakan adamın göz bebekleri kırmızıya, İrisleri ise beyaza dönmeye başladı. Yüzünde ki tebessüm ise odada bulunan herkesin artık aşina olduğu rahatsız edici gülümsemeye dönmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bite! What? ➳ txtzy
Fanfiction(...) Yuna hışımla terk ettiği evinden yükselen televizyon sesini fark etmez... " Evet sayın seyirciler bir son dakika haberi ile karşınızdayız. Başkent Seul'de neden olduğu bilinmeyen bir sebepten ötürü insanlar garip davranışlar sergiliyorlar. Sab...