Bite! What? ➳ txtzy

Chapter -5- : (filler ep.1)

SPEAK NOW TV ÇIKTI AGAGAG

Taylor Swift - Haunted (Taylor's Version)

Yuna'dan

Geçen yaklaşık 1 saatin ardından okulu geride bırakıp boş ve güvenliğinden emin olduğumuz bir markete sığınmıştık. Bugün olanları atlatabilmis değildim... Ama güçlü kalmam lazımdı. Arkadaşlarım için. Abim için... Onu deli gibi merak ediyorum. Sanırım kafayı yiyeceğim offf...

-Ne oldu Yuna?

-Ha?

-Ofladın ya..

-Ha? Haaa... Evet, hmhm.

İçimden ofladım sanıyordum...

-İyi misin?

-Harikayım, neden?

Yedi galiba-

-Değilsin.

Yememiş...

-Niye sordun ki o zaman?

-Bu iyi bir fırsattı.

Ne? Neyin fırsatı? Bir dakika o, kızardı mı?

-Bana o gözlerle bakma.

-Hangi gözlerle?

Kafasını hafifçe kaldırıp göz ucuyla bana baktı. Ancak o zaman Huening'in içine düştüğümü fark ettim. Boğazımı temizleyip geri çekildim. Aptal kafam...

-Sen... Bir fırsat demiştin sanki?

-Ha.. Evet... Sana teşekkür etmek istemiştim sadece ama sosyal becerilerim pek iyi değildir.

-Anlıyorum... Teşekkür etmene gerçekten hiç gerek yok sizin Taehyun'la Beomgyu'nun kafasını delmeniz biraz trajikomik tabii ama sizi savunmam gerekirdi zate-

-Dur dur. Onun için değildi teşekkürüm.

Lafımı kesmen çok kabaca hödük müsün? Herneyse.

-Ne içindi ki?

-Hatırlamıyor musun gerçekten?

N'oluyor ya?

-Tam olarak neyi?

-Geçen hafta, bizim sınıfla yasak olmasına rağmen sınıfın içinde top oynuyorduk. Sonra nasıl oldu bilmiyorum ama ayağım bir yere takılmıştı. Bay Joon'un kütüphane açılışı için özel olarak getirttiği cam heykelmiş meğersem. Tabii o da benimle beraber yere kapaklandı ve tuzla buz oldu. Sonra-

-Sonra ben kütüphanenin açılış görevlisi olduğum için onu almaya gelmiştim. Seni yerde görünce bir kaç yerinin kesik olduğunu fark ettim ilk. Hemen yanına adimlayinca yaralarının cam heykel sebebiyle oluştuğunu fark ettim. Az çok ne olduğunu tahmin etmiştim ve evet Bay Joon çok korkunç bir adam -en azından biz alt sınıflar için- bu sebeple de içimden sana yardım etmek geldi-

-Ve bana sıcak bir şekilde gülümseyerek yerden kalkmama yardım ettin. Sorun olmadığını ve herkesin hata yapabileceğini söyleyerek beni revire yönlendirdin.

Konuşmasının sonuna doğru yüzünde bir tebessüm belirdi. Onun dudakları yana kıvrılınca istemsiz bende gülümsedim. Onu ancak şimdi tanımam imkansızdı çünkü hafızam iyidir. Ama bugün yaşananlar tabii ki aklımı başımdan aldığı için şuan bunu normal karşıladım.

-Sonradan öğrendim ki suçu üstüne almışsın. Bu yüzden Bay Joon sana temizlik cezası vermiş ve okul çıkışı evine gitmeyip bahçeyi temizlemişsin Yuna.

Bana bakınca gözlerimi kaçırma gereği duydum. Fakat o bana tamamiyle dönüp dizlerimin önünde bağlandığım kollarımdan tuttu ve beni de kendine çevirdi. Artık karşı karşıyaydık. Gözlerimin içine bakarken gözlerinin parladığını fark ettim. Gozleri dolmuştu...

-Huening-

-Kai.

-Hm?

-Adım Kai.

-E Huening-

-Uzun hikaye. Sen Kai diyebilirsin Yuna.

Şuan gözüme çok tatlı ve bir o kadar da gizemli geldiğinin farkında mıydı acaba? Yine de onu sıkmak istemediğimden şuanlık soru sormama kararı aldım.

-Pekala Kai ... Hadi kalkalım artık. Diğerlerine de bir bakalım.

Bu sözlerime karşın sıcacık gülümsedi. Ayağa kalkıp üstünü silkeledi ve elini bana uzattı. Yardımıyla yerden kalkıp dizlerimdeki hafif tozu elimle çırptım. Kalktığımdan emin olunca elimi bırakıp reyonların arasından geçerek gözden kayboldu. Ama ben hareket edemedim. Az önce bıraktığı elime kaydı gözlerim. Nedense ellerimiz birleştiğinde ya da kollarımdan tuttuğunda güvende hissetmiştim. Bunları düşünürken gulumsedigimi fark edip düşünceleri savarcasına başımı iki yana salladım hızlıca.

'N'oluyoruz Yuna?'

-Diğerlerine baksam iyi olur.

*********

Kısa ve çerezlik bir bölümdü bu. Ayrıca geçen bölüme yorum gelmemiş az biraz çok az moralmanlarım bozulmuş olabilir... Başka bir kurgu daha yayımladım bir de. Göz atabilirsinizz