Uğur böceği
Bugün yine güzel mi güzel bir sabaha gözlerimi açtım. Kendimi oldukça enerjik hissediyordum. Aşağı indim. Mutfaktan sesler geliyordu. Anlaşılan Rena uyanmıştı. Sonra bir kahkaha sesi geldi. Ama bu ses bir erkek sesi. Acaba bizimkilerden mi desem bizimkilerin sesi böyle değil ki. Allah Allah. Aşağı indim ama gördüğüm kişiyle gözlerim göz yuvarlarımdan fırlayacak gibi oldu. Tanrım! Kara kedinin burada ne işi vardı? Onu geçtim Rena neden kara kediyle oturuyordu? Bilmiyor muydu onun düşmanımız olduğunu?
Kara kedinin gözleri beni bulduğunda pişkin pişkin sırıttı.
Kara kedi:Günyadın böcük
Sinirle dişlerimi gıcırdattım. Ve hemen Reina'ya döndüm.
Ub:Bunun mantıklı bir açıklaması var mı Rena?!
Rena bana dönüp tebessüm etti.
Rena:Sanada günaydın uğur böceği. Ayrıca o iyi biri
Bu dediklerine sinirlenirken kara kedi hala sırıtıyordu.
Uğur böceği:Ne yani iki iltifat etti diye ona inanıcak mısın?!
Rena bana şaşkın şaşkın baktı. Neden böyle bakmıştı ki? Sonra kara kediye döndü.
Rena:Bana sevgili olduğunuzu söylememiş miydin kara kedi?
Gözlerim faltaşı gibi açıldı. BİZ-SEVGİLİ-OLMAK. Peh
Uğur böceği:nE?! Rena ne dediğinin farkında mısın? Biz sevgili değiliz!!!!
Kara kedi:Aaaa neden öyle dedin aşkım, ben seni çoookkk seviyorum. Bu arada üzgünüm Rena, uğur böceği aşkımızı gizlemeye çalışıyordu
Ne? Ne demey çalışıyordu bu?! Ben onun oyuncağı değildim. Yanıma gelip omzuma attığı kolunu ters çevirip ona takla attırdım. Kulağına yaklaşıp.
Uğur böceği:Hemen buradan defolup gidiyorsun sokak kedisi. Dikkat et dışarıda sana tekme atmasınlar
Önce bana baktı.
Kara kedi:Sevgilim evden çiftini koymak ayı-
Uğur böceği:TOZ OL KARA KEDİ. SENİ VE APTAL YALANLARINI DUYMAK İSTEMİYORUM ÇOK DIŞARI ÇABUK!!
Kara kedi önce baktı sonra dışarı çıktı. Ardından sinirle Rena'ya döndüm. Ona dönünce gözlerim doldu. En yakın arkadaşımın bu kadar çabuk düşmanımıza inanması güvenimi sarsmıştı.
Uğur böceği:Rena, çık evden bak sakince söylüyorum
Rena:Canım gerçekten özür diler-
Uğur böceği:RENA SANA DEFOL GİT DEDİM!
Rena bana üzgünce baktı. Sonra oda dışarı çıktı. Şimdi ise evde yalnızdım. Kapıyı kapattıktan sonra kapıya yaslanıp yere çöktüm ve ağlamaya başladım. Herkesin benimle ilgisi bile olmayan şeyler uydurmasından bıkmıştım artık! Kimse benim hayatıma karışamazdı. Sevgilisiyim ne demek ya?! Düşünsenize düşmanınız size gelip 'ben sevgilisiyim' diyor. Resmen gözlerimin içine baka baka yalan söyledi. Pislik!
Ağlamam sonunda durduğunda boğazım kuruduğu için mutfağa su almaya gittim. Sürahideki suyu bardağa boşaltırken telefon çaldı. Arayan ise Carapace'ydi. Aslında onunla dertleşmeyi severim. O benim abim gibiydi. Bu arada Carapace dediğime bakmayın. Kimliğini biliyorum kısaca Nino. Belki karşı taraftan olabilir ama beni seviyor. O diğerleri gibi değil. Biz çocukluktan beri arkadaşız.
O sırada telefon hala çalıyordu.
Abi gibi abi 💅
Kabul et Reddet
✅Nino:Alo abicim iyi misin? Kara kedi bana herşeyi anlattı lütfen beni kırma
Boğuk çıkan sesimle konuştum.
Marinette:Ben, iyiyim Nino sadece duygu patlaması yaşadım.
Nino:Arhh sen abi demiyorsan sorun var, ayrıca duygu patlamasıyla yüzde yüz ağladın. Hemen oraya geliyorum itiraz yok
Tam birşey diyecekken telefonu yüzüme kapattı. Bende suyumu içtim. Nino galiba beni anlayan tek kişiydi. Beni gerçekten tanıyordu. 5 dakika sonra kapı çaldığında kapının deliğinden kimin geldiğine baktım. Tahmin ettiğim gibi Nino gelmişti.
Kapıyı açtım. Beni gördüğü gibi sarıldı. Bende ona sarıldım. İstemsizce gözlerimden yaşlar dökülmeye başlamıştı. O ise ağladığımı anlayınca sırtımı olmaya başladı
Nino:Şşş ağlama güzelim, ben buradayım. Hem ayrıca senin bir gözyaşına dünyayı yakarım ben. Bak ağlayınca benimde canım yanıyor yapma böyle abicim.
Dayanamayıp içimi döktüm. Uzun süredir ihtiyacım vardı. Hem sarılmaya hem ağlamaya hemde içimi döküp bağırmaya çağırmaya. Ben bunları düşünürken sarıla sarıla içeri geçmiştik.
Nino:Dök bana içini hadi
Marinette:Dayanamıyorum abi! Dayanamıyorum, bu yaşadıklarım fazla geliyor, ailemi geçen hafta kaybetmem üvey kardeşim olduğunu öğrendiğim gibi trafik kazasında komaya girmesi. Ailemin bir katil tarafından öldürülmesi ve o katilin her gün bana tehdit mektupları göndermesi... DAYANAMIYORUM ARTİK! BIKTIM BU DÜNYADAN GEBERİP GİTSEM KEŞKE AMA ONU DA YAPAMIYORUM NE ZAMAN İNTİHARA KALKIŞSAM AKLIMA SEN GELİYORSUN. BEN BİR BECERİKSİZİM!
Bunları söylerken tırnaklarım derime batıyordu. Canım yanıyordu ama umursamıyordum. Elim kanamaya çoktan başlamıştı.
Nino:Hey hey hey vur dedik öldürdün. Kendine zarar vermeyi kes. Şuan kendine zarar veriyorsun bunu yapma bir yararı dokunmayacak. Eğer illa zarar vermek istiyorsan benim canımı yak. Ben senin canının yanmasına kıyamam
Dediği bu şeyler kalbime dokunmuştu. Beni önemsiyordu. İlk defa biri beni önemsiyordu ama...
Marinette:O zaman neden kimsenin kalbinde yer almadığımı söyle abi
Bu dediklerim karşısında donakalmıştı.
Nino:Abicim sen ne diyorsun? Ben seni seviyorum seni sevmeyen gebersin gitsin. Böyle düşünme bak kırılıyorum. Eğer ailenden sonra seni seven biri varsa oda benimdir. Sen benim en değerli varlığımsın. Ben sensiz ne yaparım? İnan bana benim kalbimde en büyük yer sana ait
Gözlerimden yaş akmıyordu artık. Eğik başımı ona kaldırdım. Elini yanağıma koydu. Yanağımda kalmış tek gözyaşımı sildi. Aniden ona sarıldım. Şaşırsada karşılık verip saçımı okşamaya başladı.
Marinette:Teşekkür (hıçkırık sesi) ederim her zaman (hıçkırık sesi) yanımda olduğun için.
Nino:Ne demek güzelim, ne demek
Nasıl olduğunu anlamadan sabah olmasına rağmen kucağında o yorgunlukla uyuya kaldım...
Vee kestik. Bence bu bölüm öncekine göre gayet uzundu. Her neyse bu bölümü drama yaptım. Nasıl olmuş? Oy ve yorum atmayı unutmayın bayyy ss
Her şey dahil:799 kelime
Ehehehe baya fazla dimii
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐷𝑈̈𝑆̧𝑀𝐴𝑁:𝘓𝘢𝘥𝘺𝘯𝘰𝘪𝘳 𝘬𝘪𝘵𝘢𝘣ı
ActionUğur böceği ile kara kedi düşman ajanlardı. Hergün bir binaya gidip soygunluk yaparlardı. Peki bu düşmanlık nasıl başlayacak ve nasıl bitecek. Merak ediyorsanız hemen okuyun derim ;)