2-8

195 29 24
                                    



Yaklaşık 15-20 dakika sonra cesaretimi toplayarak dağ evinin kapısını çaldım ancak açan olmamıştı

Bir kaç defa daha çaldıktan sonra önce ışıklar kapanmış ardından kapı yavaşça açılmıştı ve karşıma oldukça salaş giyimli saçları karışık elinde beyzbol sopası olan bir Hongjoong çıkmıştı

"Senin ne işin var burada ve beni nasıl buldun ?" diye sordu sopayı bana doğrultarak "Özür dilemeye geldim " dedim ve anında sopa daha da yakınıma geldi

"Kafanı bu beyzbol sopasıyla dağıtmamı istemiyorsan siktir git " dedi "Oha" "Tamam biraz abarttım ama hasar verebilirim şimdi anlat nasıl buldun beni ve siktir git" dedi sopasını indirmeden

"Önce evine gittim ama evde Jongho'ları gördüm ve önce onlarla konuştum biraz hırpalandım senin artık olmadığını söylediklerinde burada olmanı tahmin etmek zor olmadı " dedim

"Eskiden ne zaman bir şeylere kızıp üzülsen ya da en basitinden canın sıkılsa buraya gelirdin bazı şeylerin değişmemesi güzel hissetirdi"

"Tamam şimdi gidebilirsin istediğim açıklamayı aldım " dedi ve beyzbol sopasını çekerek kapıyı kapatmaya çalıştı ancak ben ayağımı koyarak engelledim

Buraya kadar pes etmek için gelmemiştim oturup düzgünce konuşana kadar dönmeyecektim "Gidemem arabam bozuldu çekici şirketini aradım ancak ulaşamadım " dedim ama aslında kimseyi aramamıştım

"Bekle burada" dedi ve içeri girdi ve iki dakika içerisinde kulağında telefonuyla geri geldi "Anlıyorum efendim o zaman yarın ilk iş tekrardan arayacağım tamamdır iyi günler"

"Bir köprü üzerinde zincirleme kaza olmuş çoğu çekici oraya gitmiş geri kalan çekicilerde ilerleyen saatlerde yaşanacak kar fırtınasına dayanamazmış" dedi ve bir kaç dakika düşündükten sonra tekrar konuştu

"İçeri geç " "Ne ?" diye sordum şaşırarak "Senden seni kar fırtınasında dışarıda bırakacak kadar nefret etmiyorum sanırım " dedi ve evin içerisine girdi bende kararından vaz geçmeden peşinden içeri girdim

"Chris'in eski odasında uyuman sorun olur mu ?" diye sordu "Tek kullanılmayan oda o ama rahatsız olurum diyorsan koltukta baya rahattır "

"Yok rahatsız olmam niye olayım ki ?" dedim hızlıca o da karşılık olarak omuz silkti "Bilmem oda ölü birine aitti ya her neyse sen otur ben geliyorum" dedi ve salondan çıktı

Bende salonda sessizce dolanmaya başladım bir yandan etrafı inceliyor diğer yandan yapacağım konuşmayı planlıyordum ki dikkatimi şöminenin üzerindeki fotoğraf çerçeveleri çekti

İki çerçeve çevrilmiş bir şekilde duruyordu onun dışında diğerlerinde Woosan'ın düğünlerinden bir fotoğraf, Jongho'nun bebek Luca'yı kucağında tuttuğu bir fotoğraf , Suho'nun fotoğrafı , bir grup fotoğrafı ve Hongjoong'un genç Luca ve Suho'yla fotoğrafı vardı

Etrafa baktıktan sonra ters çevrilmiş çerçeveleri elime aldım biri eski grup fotoğrafıydı diğeri ise biraz kırışmış durumda olan bizim fotoğrafımızdı

Bir öksürük sesi duyduğumda arkamı döndüm "Özür dilerim çerçeveleri ters görünce merak ettim" dedim ve direkt koltuğa geçerek en köşeye oturdum

"Sorun değil ben şömineyi yakayım " dedi ve şöminenin yanındaki odunları şömineye dizmeye başladı ardından eline bir kibrit kutusu alıp odunları yakmaya çalıştı ancak başaramadı

Bir tane daha bir tane daha derken en az 8 kibrit harcamıştı "Seonghwa yardım eder misin ?" diye sordu kafamı sallayıp ayağa kalktım ve yanına eğildim

Chained to the rhythm / Seongjoong ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin