Opia

#9

Böğünün son bölümüüüü. Sizleri seviyoreee, oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın ağlarım yoksam yok. Gidişat hakkında fikirlerinizi beyan etmeyide unutmayınız. Öpüldünüüüüz😽🩷

——————————

Elimdeki telefonu hazırlanana kadar şarjının dolması için şarja takıp hazırlanmaya başladım. Arkadanda Emircan İğrek'ten Bıçaklandım'ı açıp şarkıya eşlik ede ede hazırlanmaya başladım. Çok uzun zaman sonra ilk defa bugün enerjik hissediyordum. Mahir'den sonra çok nadir güler olmuştum, bu da ya çocuklarlaydı ya da hayvanlarla. İnsanlardan korkar olmuştum.

Dolaptan beyaz bir badi, buz mavisi bir kot ve üzerine beyaz bol bir gömlek çıkartıp giyindim. Ders çalışmak için bi kitap kafeye gidecektim. Aynamın karşısına geçtim ve güneş kremimi güzelce sürdüm. Gece ağladığım için halka halka morlukları olan göz altlarıma kapatıcı sürüp süngerle dağıttım. Sonra kirpiklerime rimel sürdüm, dudaklarımı açık bir renk dudak kalemiyle çerçeveleyip aynı tonlarda bi balmla üzerinden geçtim. İnce, varla yok arası birde eyeliner çektim. Evde yüzüme gözüme gelmesin diye salaş şekilde ördüğüm saçlarımı açtım. Omuzlarımın 4 parmak altında bitiyorlardı. Daha yeni siyaha boyamıştım, beyaz olan tenime çok yakışmıştı her zaman olduğu gibi.

Saçlarımıda güzelce taradım ve salık bırakmaya karar verdim. Kapının arkasında asılı duran bez çantamı aldım, içerisine ihtiyacım olan araç-gereçlerimi atıp telefonumu ve kulaklığımı aldım. Odadan çıkarken unuttuğum almam gereken bir şey var mı diye etrafı inceliyordum. İhtiyacım olan her şeyi aldığıma emin olunca koridorda ilerledim, oturma odasında oturan anneme kafeye gittiğimin haberini verip evden çıktım. Kulaklıklarımı takıp sahil tarafına doğru ilerledim. Biraz sahil tarafında gezinip hedefimdeki kafeye gittim.

Gözlerden uzak, tarafındaki bir masaya oturdum. Garson geldiğinde siparişimi verip çalışmaya başlamıştım. Biraz konu çalışmış, daha sonra da pekişsin diye bolca test çözmüştüm. Derse o kadar dalmıştım ki 4 saat geçtiğinin farkına varmamıştım. Kitapları kapatıp başımı masaya yasladım. Camdan dışarıyı seyrederken karşımdaki sandalye çekildi.

Şaşkınlıkla kafamı kaldırıp karşımdaki kişiye baktım. 1.90 boylarında yapılı ben yaşlarında bi çocuktu. " Özür dilerim rahatsız ediyorum, boş bir yer bulamadım tek boş yer burasıydı. Rahatsız olduysan gidebilirim. "

Birazdan kalkardım zaten benim için sorun yoktu. Kafamı olumsuz anlamda salladım. " Sorun yok birazdan kalkacaktım bende zaten. "

Karşımdaki çocuk elini uzattı. " Ben Şah. Tanıştığıma memnun oldum. " bu ne tuhaf isimdi. Ama aynı zamanda hoş bir havasıda var.

Bende elimi uzattım ve uzattığı elini sıktım. " Memnun oldum Şah, bende Nisan. "

" Nisan, ben psikoloji 3. sınıf öğrencisiyim ve bir anket ödevim var, bana yardımcı olur musun? "

Belliydi artık niye masaya oturduğu. " Tabii, ne üzerine anket? "

" Suçlu ve suçluluk psikolojisi ile ilgili bi iki soru soracağım sadece. "

Kafamla onayladım ve sorularını sormasını bekledim.
" Öncelikle ilk sorum; hiç istemeyerek birisini öldürmek zorunda kaldın. Ve ailesinden ona çok değer veren birisiyle karşı karşıya kaldın. Sana ' Neden öldürdün onu? ' diye sordu ağlamaklı şekilde. Nasıl bir tepki verirsin? "

Durdum ve düşündüm. Ne tepki verirdim?

" Sanırım içim pişmanlıkla dolup taşardı, kendimi hiç olmadığım kadar suçlu hissederdim. Özürler dilerdim sanırım ya da hiçbir şey demeden ağlardım karşısında sanırım sadece. "

Kafasını anlayışla salladı. Verdiğim cevap onu tatmin etmiş gibiydi. " Peki aynı durumu tersten düşünmeni istesem senden? Çok sevdiğin bir aile üyenin katili karşında ve ' Neden? ' diye soruyorsun. Karşındaki inanılmaz şekilde pişman tepkin ne olurdu? "

" Bağırıp çağırırdım, ağlardım karşısında neden diye. Onu benden neden aldığını sorgulardım, canı acısın isterdim ama kılımı bile kıpırdatmadan onu izlerdim. Pişman mı değil mi emin olmak için. Pişmansa aralarındaki husumetin sebebini öğrenmeye çalışırdım. Pişman değilse daha fazla kendime acı çektirmemek için terk ederdim o ortamı. "

Cevabıma karşılık yine beni onayladı. " Peki, bu kişiye aşık olduğunu varsayarsak tepkin nasıl olurdu? "

" Kendimi çok suçlardım ama aşk olayı çok dallı budaklı bi iş. O yüzden tam olarak nasıl bir tepki verebileceğimi kestiremiyorum. Aşkımın büyüklüğüne, o anki çaresizliğime ve düşüncelerime bağlı. "

Önündeki deftere not almayı bitirdi. Verdiğim cevaplar onu yeterince tatmin etmişe benziyordu.
" Anketime katıldığın için teşekkür ederim cici kız. Anketimi yaptığım ve şu arkadaki masalar boşaldığına göre kalkabilirim. "

" Ben teşekkür ederim, ben kalkıyordum şimdi kalabilirsin burda. " Eşyalarımı toparlamış ve ayaklanmıştım. Dediklerimden sonra yerinden kalkmamıştı. Ben giderken nezaketen ayağa kalkmış ve benimle tokalaşmıştı. " Tanıştığıma tekrar memnun oldum, görüşmek üzere kendine iyi bak Şah. "

" Bende tanıştığıma memnun oldum ve tekrar teşekkürler Nisan. Kendine iyi bak, görüşmek üzere."

Hesabımı ödeyip hızlıca kafeden ayrıldım. Gece geç olmuştu ve tek başıma sokaklarda olmak beni korkutuyordu. Kulaklıklarımı taktım ve hızlı hızlı evime gitmeye başladım. 20 dakika kadar sonra evime ulaşmıştım. Hızlıca üzerimi değiştirip yüzümü temizlemiştim. Uykusuzluktan ölecek gibi hissettiğim için hemen uyumaya başladım.