Yeni bölümden merhaba canlarım. Herşey güllik gülistanlık diye zehirli bi ok atayım dedim. Umarım beğenirsiniz. Lütfen oy vermeyi ihmal etmeyin. İyi okumalar dilerim.
Sabah gözlerimi kamaştıran güneş ışıkları ile uyandım. Gözlerimi açtığımda baş ucumda beni izleyen Yoongi'yi gördüm. Gülümseyerek bana bakıyordu.
Yg: Günaydın minik dansçı.
Hs: Günaydın basket topu.
Geriye doğru çekildi. Yüzü düştü.
Hs: Noldu?
Yg: Ben sana minik dansçı diyorum, sen bana basket topu diyosun. Olmuyo böyle.
Gülmeye başladım. Yanına oturup dudaklarına eğildim. Kolumun birini omzuna attım diğer elimi boynuna koydum.
Hs: Ne dememi istersin?
Çenemden tuttu ve öptü.
Yg: Herşey olur. Bozulmadım aslında şakaydı. Seni öpmek istedim o kadar.
Hs: Beni her istediğinde öpebilirsin. O zaman Kian'a ne dersin?
Yg: Kian ne demek?
Hs: Eski kökenli bi isim. Kral demek. Sen benim Kianımsın.
Yg: Beğendim.
Dedi ve dudaklarıma kapandı.
Yg: Bi kere daha yapalım mı?
Hs: Olmaz. Deliğim ağrıyo. Bi tane daha kaldıramam.
Yg: Lütfen ama.
Yüzünde çok tatlı bi ifade vardı fakat cidden deliğim kaldıramazdı.
Hs: Bana da acı ilk defa bi erkekle yattım. Bu deliğe bu bile fazlaydı. Eğer üst ben olursam olur.
Yg: Yapmasak da olur.
Gülmeye başladım ve soyunup duşa girdim. Arkamdan ıslık çalan Yoongi kısa bi süre sonra yanıma geldi.
Yg: Gelebilir miyim?
Hs: Gel tabi.
Yg: Hiç utanman kalmadı senin.
Hs: Dün heryerime dokundun, deliğimi açıkça önüne sundum utanmam gereken bişey kalmadı.
Öpüşerek, elleşerek ve boş muhabbetlere gülerek duş aldık. Hazırlandık ve evden çıktık. Okula gittik.
Jm: Ooooo kimleri görüyorum.
Th: Öpüştünüz mü?
Jk: 2 hafta oldu öpüşmedik deme.
Hs: Ben gideyim siz konuşun.
Yg: Neden?
Kulağına doğru eğildim ve sessizce konuştum.
Hs: Biraz utanıyorum.
Yg: Ama kralın burda durmanı istiyor.
Yg: Yattık arkadaşlar merakınız geçtiyse bize müsaade.
Jk-Th-Jm: OOOOOOO
Yg: Olm susun.
Jk-Th-Jm: OOOOOOO
Yg: Lan sussanıza.
Jk-Th-Jm: OOOOOOO
Yg: Ağğğ kafayı yiycem.
Nj: Hızlısınız bakıyorum.
Jk: Hızlı mı?
Th: Hızlı mı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Move My Body ~Sope
Romance"Yg: Seninle olmak Hoseok. Evimde olmak gibi. Onca kalabalığın arasında yerini bildiğim tek şeysin sen. Gözleri doldu. Çok duygusaldı."