SERSERİ SEVGİLİM✔️

BÖLÜM 4

Multimedia Asude'nin bu bölüm takındığı tavır.

Öyle zamanlar olur ki bazen birine sıkı sıkı tutunmak işkenceden farksızdır. Birinin gözlerinde kaybolmak artık bir yanılgı birine değer vermek ise artık tamamen bir hatadır. O tuvalette durup Berk'e bakarken hata yaptığımı iliklerime kadar hissediyordum. Onu gördüğüm anda hissettiğim yakınlık yalandı, zaten kimse kimseye bu kadar kısa sürede güvenemezdim. Peki ya Tuğra? Onu da tanıyalı çok az olmamış mıydı? Kimsem kalmamıştı, tamamen yapayalnızdım.

"Rahat bırakn beni ya üfff" dedim ve sırtımı dönüp ilerledim. "Özür dilerim Asude!!! Knedimi sana affeddircem kızım söz, aha bak buraya yazıyorum."

Aynı gece içinde ikinci kez bir mekanı hışımla terk ediyordum. Soğuk hava yüzüme çarparken sırtıma iliştirilen ceketle irkildim. "Tuğra sana beni rahat bırak demedim mi olm? Belanı mı arıyorsun lan sen? Dövdirim mi lan seni babamın adamlarına?"

"Üf boş yapma Asude, gidecek yerin yok ikimizde biliyoruz. Bildiğim iyi bi pilavcı var, açsındır." Otobüste 2 tane kakolu kek, 3 halley yemiş, 2 kutu şeftalili meyve suyu içmiştim ve üstüne üstlük yelloz Ecem'in pastasından 3 dilim yemiş, bir büyük bardak bira içmiş ve biraz da masaya gelen fıstıklardan tırtıklamıştım. Tamam tırtıklamamış bütün kaseyi ben yemiştim. "Evet biraz karnım kazınıyor."

"Hadi gel benimle, hem sana kalacak yer de buldum." Mekanın önüne park ettiği scooter martının üzerine atladı. "Gelsene kızım dakikasına para ödüyorum bu aletin." Arkasına geçtim ve elimi beline sardım. Serin hava yüzüme çarparken kıkırdadım ve omuzlarımı silktim. "Nerede kalacağım?"

"Belediyenin açtığı yaz kurslarının olduğu bi bina var, pek görüşmesek de babamın asistanından rica ettim. Sıcak çorba da veriyolar."

"AAA müthişşş. Hızır gibi yetiştin valla he."

"Öyleyimdir ben. Sabah teyzeler el işi kursuna geliyor, bir iki bişi yapmayı da öğrenirsin hem, zaman geçer." Bir anda heyecanla gülümsedim. "TUĞRA SEN HARİKASIN OLM! EĞER DANTEL İŞLEME KURSU VARSA ÇOK İŞİME YARAR."

"Var da niye ki?" Sorusuna bir cevap vermeden yanağına bir öpücük kondurduğumda Tuğra scooterin hakimiyetini kaybeder gibi oldu. Toparladığında bir seyyar pilavcının önündeydik. Scooteri bir ağaca bağlayıp pilavcının tezgahına yaklaştı. "Cabbar abi hayırlı işler, bize iki nohut pilav."

"Hemen koçum, yoksun uzun süredir." Tuğra iç cebinden cüzdan çıkarırken "işler yoğundu abi" dedi. Beyaz plastik tabaktaki pilavı elime aldığımda ketçap sıktım hemen. "Ş-şey ben biraz diğerlerinden farklı bi kızım da..." Tuğra şaşkınlıkla beni izliyordu. "Bende öyle yiyorum pilavı..."

"Ya cidden mi? Diğer kızlar hiç benim gibi diil, ben farklıyım ama."

"Öylesin cidden, pilava ketçap sıktığına göre."

Bir banka oturduğumuzda Tuğra sorgulamaya başladı. "Ne yapmayı planlıyorsun istanbulda? Burası kurtlar sofrası.."

"Kurtlar vadisi nalaka ya, neyse. Şöle ki eski sevgilim Doğan'ın sevgilisi "Stilimi Stilledim Harry Styles" programında yarışmacı. Programda 4 terzi, 5 model var ve terzilerin ürünlerinin yakışıp yakışmamasına göre modeller eleniyor tab2 terziler de elenebilir ama neysss, dantel işini de öğrenirsem bu yüzden çok iyi olur. Ben o programa katılcam ve o yellozu ellettircem."

"Elletirecek misin? Kime?"

"Hayır elenmesini sağlıcam yani..."

"Kim elleyecek ya?"

"Diskalifiye diormmm offf Tuğra ya."

"Ha öyle desene kızım. iyi planmış ama seni alırlar mı ki programa?"