4. Bölüm

149 21 6
                                    

Jısung'tan

Her şeyi yaşayalı neredeyse bir hafta olmuştu. Bu adam bana bi kaç gün dememişmiydi? Tüm bu geçen günler boyunca izlenme hissi daha çok artmıştı ve iyice paronayak olmuştum. Olanları felix'e anlatmıştım ve çok korkup hemen yanıma gelmişti. İki gün kalıp gitti. Ama hep bana çok üzgün olduğunu, beni bırakıp gitmemesi gerektiği gibi şeyler söyleyip durmuştu. Rahatlaması için onun suçu olmadığını söylemiştim ama nafile. Sürekli kendini affettirmeye çalışmıştı. İki gün sonra gitti zaten. Ben de bu sırada kafamı dağıtmak için boş olduğum günlerde evde durmuyordum. Çünkü evde durdukça korku tüm bedenimi kaplıyordu.

Şu an yatakta uzanmış telefonla ilgileniyordum. Kalkıp mutfağa gittim ve kendime bi bardak soğuk su koydum. Tam buzdolabını kapatacakken gördüğüm şarap şişesi duraksamamı sağladı. Bi an düşünüp ne ara aldığımı hatırlamaya çalıştım. Ama bu kadar pahalı bi marka alamazdım. Elime aldım ve tezgaha gittim. Madem evimde bi şişe şarap var..tadını çıkarayım değil mi?

Bi kadeh çıkardım ve içine biraz doldurdum. Kan gibi duruyordu ama tadı çok güzel mayhoş bi üzüm gibiydi. Zevkle içerken içeri gittim. İkinci yudumumu içerken bi an aklıma gelenle duraksadım. O adam da mutfağımda şarap içiyordu....anlık bi "siktir" çektikten sonra hemen mutfağa geri döndüm. Ve zaten dönmemle minhoyu görmem bir oldu.

"Napıyorsun sen burda"

"Tadı çok iyi değil mi..? Favorimdir,bakıyorum beğenmişsin. Yani dudakların tamamamen şarap olmuş.."

Bu cümleleri kurarken yanıma yaklaşıyordu. Son cümlesini söylediğinde karşımda durdu.

"Bana şu teklifini söyle , ben de sana kararımı söyleyeyim. Sonra lütfen çık git"

Elini bi anda kaldırdı. Bu benim gözlerimin kapanmasına ve vücudumun kasılmasına sebep olmuştu. Ve dudağımın kenarında hissettiğim elle gözlerim anında açıldı.

"Neden bu kadar korkuyorsun? Sana zarar vermek isteseydim çoktan yaralanmıştın."

Dediği şeye cevap veremedim çünkü zaten şu an cevap veremezdim. Şaşkınlığım bunu engelliyordu. Gözleri dudaklarıma takılmış ve baş parmağı dudağımın kenarını usul usul okşuyordu. Nasıl bi manyaktı bu adam?

"Teklife gelirsek.."

Sonunda.

"Ya parayı ödersin, ya da o narin ellerinle benim işlerime yardımcı olursun. Yani bilirsin parasını ödemeyenleri öldürmek ya da tehdit etmek gibi..."

"Bu teklifi neden bana sunuyorsun farkım ne?"

"Çünkü sen çok masumsun.."

Söylediği şeyle kaşlarım hafiften çatılmıştı. Adamın gözleri cidden parlıyordu. Ne yani nasıl bi masumluk vardı bende. Sanırım bana acıdı..aman neyse ne zihnim çok karıştı.

"Gözlerimin içine bakmak yerine cevap alabilir miyim?"

Cidden ne diyecektim? Ben insan öldüremezdim. Tamam tehdit olabilir ama ölüm olmazdı. Ama parayı ödemem de bi o kadar imkansızdı.

"Tamam kabul ediyorum"

Lanet olsun başka şansım yoktu.

"Hangisini?"

Bu adam aptal falan mı?

"İkincisini"

Anında surat ifadesi değişmişti. Kızıl , dolgun dudakları yukarıya kıvrılmış gözlerinin içinde galaksiler varmış gibi parlıyordu. Sonrasında suratıma yaklaştı. Cidden adamın nefesini DUDAKLARIMIN ÜSTÜNDE HİSSEDİYORDUM!!

"Bana bi iyilik yapar mısın?"

"N-ne iyiliği-"

Dudaklarımın üstündeki yumuşak baskıyla anlık duraksama yaşadım. Bi anda dünyadan yok olmuş gibi hissettim. Hareket etmiyordu. Sadece baskı uyguluyordu. Ama hoştu neden bilmiyorum ama çok hoştu bu his. Dudaklarımdan ayrıldığında boşlukta gibi hissetmiştim. Benden biraz uzaklaştı. Suratına bi piç gülüşü yerleştirip kulağıma eğildi ve

"Teşekkür ederim"

Diye fısıldadı. Tüylerim diken diken olmuştu. Adam çoktan evden çıkmıştı ama ben olduğum yerde çivilenmiş gibi duruyordum. Sonunda kendime gelmek için hala elimde olan kadehten bi yudum daha aldım ve salona ilerledim. Ne olacaktı şimdi?

_____________

Yazar anlatımı

Jısung o günün sabahı hemen felix'i aramıştı. Felix zaten hemen gelmişti. Şu sıralar jisung için çok endişeleniyordu. Jisung'un evinde oturup kahve içerlerken her şeyi öğrenmişti felix. Ve şaşkınlığına engel olamamıştı. Adam jisung'un evine gelmiş , teklif vermiş ve onu öpmüştü. Ve evet felix için önemli olan öpücük konusuydu

"NE YANI ADAM GAY Mİ??"

"TAKILDIĞIN YERE TÜKÜREYİM FELİX"

"Ne bağırıyorsun iki heyecan yaptık şurda"

"Lan geç her şeyi ben ne halt yicem, sırf bi silah doğrulttum diye beni ne zannetti bu adam?!"

"Valla kanka bilmiyorum ama götü kolla jisung"

"Bak hala dalga geçiyor yaaa"

"Ne dalga geçicem bee doğrular bazen acıdır ama naparsın"

"Çık git evimden felix çık git"

"Aman iyi be minholar yesin seni burda gidiyorum ben"

"BAK HALA YAA"

"KAÇTIMMM"

__________
Jisung'tan
Felix gideli bir buçuk saat falan olmuştu. Benim de felaket uykum gelmişti. Yatağıma gidip güzel uykumun kollarına bıraktım kendimi.

___________

Bence iyi ilerliyorum 🤷‍♀️

Kimsin sen? // MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin