Kimsin sen? // Minsung

5. Bölüm

Lütfen yorum yapın ilk ficim olduğu için çok iyi değil ama sevilirse başka ficlerde yazarım 😭😭

______________

Yazardan

Jısung uyandığında saate baktı ve daha sabahın en erken saatleri olduğunu görünce rahatlamıştı. Çünkü bu gün işe gidecekti. Yatağından kalktı ve lavaboya doğru adımladı. Elini yüzünü yıkadı ve sonra mutfağa gidip tost makinasını çıkardı. Şu an canı çok tost çekiyordu. Malzemeleri tezgaha koydu ve hazırlamaya başladı. Tost hazırlanırken o da üstünü gitmeye gitti. Havalar o kadar soğuk değildi. Ve bu gün oldukça güneşli duruyordu. Üstüne bol bi gömlek giydi ve altına krem rengi kargo pantolonunu geçirdi. İşe gideceği için takı takmak istemedi. Sadece sade bi kolye takmıştı.

Tostunu yedikten sonra dişlerini fırçaladı ve saçlarını taradı. Sonrasında iş yerine doğru gitmeye başladı.

Jısung'tan
İş yerine vardığımda çantamı dolaba koydum ve masaları silmeye başladım. Bu gün sanırım önemli müşteriler gelecekti. Çünkü mutfakta çok büyük bi kargaşa vardı. İyi de daha sabahtı, öğlen bile olmamıştı. Akşam için gelecek olan kişilere neden şimdiden hazırlık yapıyorlardı ki? Kim gelecekti acaba yine. Bunları boş verip yerleri paspaslamaya başladım. Bu gün çok yorulacaktım şimdiden belli oluyordu.

___________

Saat sekiz buçuk dokuz gibi o "çok önemli" müşteriler geldi. Sadece dört kişilerdi?? Ne yani herkes bu dört kişi için mi bu kadar uğraştı. Gelenleri şöyle bi süzdüm. Arkadan çok tanıdık iki kişiyi gördüm. Kimdi ki bunlar ve neden bu kadar tanıdıktı? Masaya doğru ilerlediler ve oturdular. Çok meraklı bi kişi olduğum için servisleri ben yapmak istedim. Elime kalem ve defterimi aldım ve yanlarına gittim. Masanın başına gittiğimde gördüğüm iki tanıdık yüzle bi anda gülen yüzüm düştü. Minho ve Hyunjin'in ne işi vardı burda??

"Hoş geldiniz efendim. Ne istersiniz?"

Minho benim sesimi tanımış olmalı Kİ kafasını kaldırdığı an beni görünce genişçe bi sırıttı. Ne vardı bu kadar komik olan?

"Daha karar vermedik. Birazdan size sesleniriz"

Minhonun bu yumuşak tavrına masadaki herkes ağzı açık bakmıştı. Bu adam normalde nasıl biriydi acaba..?

"Peki efendim.."

Masadaki iki kişiyi zaten tanıyordum. Hyunjin ve Minho. Ama diğer iki kişi çift gibiydi. Bi tanesi uzun boylu kahve saçlı ama saçının ön taraflarında hafif sarılıklar vardı. Bence bu stil ona yakışmış. Diğeri ise sarı ve dalgalı saçları olan bi adamdı. Diğerinden büyük duruyordu. Gördüklerime göre çok iyi anlaşıyorlardı. Diğer ikiliye göre hayat dolu gibilerdi. Masada boş bi sandalye vardı. Sanırım birisi daha gelecekti. Tam bunu düşünürken arkamdan birisi bana seslendi.

"Pardon... Bay Lee Minho'nun rezerve ettiği bi masa vardı da.."

"Aaaa merhaba bayım. Buyurun bu taraftan, hemen şu karşı masadalar"

"Sağolun"

Bu adam çok saygılı konuşmuştu. Hangi işlerle uğraştıklarını bilmesem gerçekten çok masum zannederdim. Ama adamda çok iyi fizik vardı. Giydiği takımdan bile kol kasları belli oluyordu. Acaba ismi neydi ki?

"Pardon bakar mısınız?"

Duyduğum sesle hemen masaya koştum

"Buyurun efendim"

"Biz ...'dan alacağız, beş tane"

"Tamamdır, yemekten sonrasına tatlı alır mıydınız?"

"Hayır sağolun"