0.9

1K 23 4
                                    

Saat 4de gelmişti gün boyu odamdan çıkmayıp saat 6 da ne yapacağımı düşünüp durdum. Saatler geçtikçe daha da telaş içimi kapladı. Öylece "merhaba karam abi ben anonimim diyemezdim sonuçta".
Ve bir mesaj sesiyle irkildim
Karambey: hazır mıyız?
Cidden beni görmekte ısrarlıydı
05***: geleceğime nasıl bu kadar emin olabiliyorsun?
Karambey: zaten bir gün bana kendini gösterecektin, bunu istediğini biliyorum.
Haklıydı defalarca bugünün hayalini kurmuştum ama ipler benim elimde gibi hissetmiyordum sanki içimde yanlış olan bişeler vardı
Fazla düşünmeden siyah kapşonlumu da giyip çıktım.
Merdivenlerle aramda bir kaç metrelik mesafe kalmıştı panik ve heycan doruk noktadaydı gün batımı merdivenlerin üstünde muazzam duruyor olmalıydı
İşte oradaydı en yukarda bir eli telefonda diğer eli çenesindeydi ona ufak bir göz atarken kolumdaki eli fark etmem bir oldu
Beni hızla çekip duvara yaslayan kişiyi tahmin etmem zor olmadı bu köseydi
"Üzgünüm umay bana başka şans bırakmadın"
Ne, nasil yani bana yazan anonim köse miydi? Tüm parçalar yerine oturmuştu
Bana hiç bir açıklamada bulunmadan benden ayrılan eski sevgilim aradan gecen 2 yıldan sonra tam yeni bir heycana başlarken önüme engel oluyordu komik bir durumdu ve bunu yapmaya hakkı olan son kişiydi
"Seni böylece kaybetmiycem umay"
Güldüm ona acıyarak güldüm
"Sen beni kaybedeli ve hiç bir şey söylemeden terk edeli 2 yil oldu köse"
"Burada konuşamayız ama konuşucaz umay, konuşucaz!" Dedi ve yanda duran motorbisikletindeki yedek kaskı kafama takıp motoru çalıştırdı. Binmemi bekliyor gibiydi bense öylece bomboş ne yapmaya çalıştığını izliyordum şuan ya o kaskı orada fırlatıp karamin yanına gidicektim ya da 1 yıl boyunca bana acı çektiren şeyin gerçek sebeplerini öğrenecektim.
Evet bindim ellerimle belini tuttuğumda dikiz aynasından gözlerini yumduğunu gördüm hâla birlikte olduğum köse gibiydi ama bir farklılık vardı o da benden çekiniyordu. Beni kaybedeceği korkusundan mi yoksa zaten kaybettiğini mi kabullenmişti emin değildim
Bizi bir rıhtıma getirmişti indik etrafı inceledim pek kimse yoktu. Telefonuma sürekli mesaj geliyordu karam olduğunu biliyordum ama onu ektiğimi fark etmesi uzun zaman almaz diye hiç birine bakmayı istemedim.
Demirliklerin orada durduk ve birbirimize baktık konuşmasını bekliyordum
"Çaresizdim umay" dediğinde yalvarıyor gibi bakıyordu beni güldürmeye yetti o bakışları
"Ne çaresizliği" dedim umursamazca
"O gün karam bana binmeden önce konuşmamız gerek bişe var dedi. Bunun olabileceğine olanak vermemiştim. En yakın dostum sevgilime aşık olmuştu. Ben bunu aklımın ucundan bile geçiremezdim. Umay çok çaresizdim"
Bu imkansızdı nasil yani karam o zamanlar benden mi hoşlanıyordu. Bunun imkanı yoktu.
"Böyle bir şey olamaz bu imkansiz"
"Bende öyle olmasını umdum senin ona olan bakışlarını görünceye kadar"
Bir adım geriye doğru attığım da bana doğru döndü
"Hayır umay buraya sen aşkının önünde bir engel olmadığını gör diye değil beni anlaman için getirdim eğer o herife daha da tutkulanırsan önümde sen bile olsan onu öldürürüm"
Köse'yi öyle sinirli görmeye alışık değildim ve bu bir tehtidti
"Sen ne yaptığını sanıyorsun"
Galiba ona böyle zıt yükselmemeliydim çünkü o an gözü döndü
"Ne mi yaptığımı sanıyorum, sadece neler yapacağımı izle o halde umay" dedi ve beni orada bırakıp motoruna atlayıp gitti telaşla karamı aradım
Karam:alo nerdesiniz acaba 1 saat oldu
Umay: şey konum atsam buraya gelebilir misin bir sorun var orada durmamalısın
Karam:nasıl yani
Umay:sadece dediğimi yapmalısın
Karam:peki tamam
Konumu ona gönderdim ve sarjimin bitimiyle yere çöktüm korkuyordum
Yanıma eğilip sırtımda karamın elini hissedene kadar
"Geçti geçti" diyerek bana sarıldı
Tıpkı köseye o gün benim sarıldığım gibi
Gözyaşlarıma hakim olamadım ve karamın kollarında hıçkırarak ağlamaya başladım.

Mis Kokulu 18+Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin