fight

151 16 4
                                    


Şimdiden herkese iyi okumalarrr .Lütfen yorum ve oy atmayı unutmayınn



10 Ağustos 2004
ELANORA

Gözlerimi yine o gri duvarlarla çevrili odada açarken ne olduğunu hala anlamaya çalışıyordum.Becca nın gelip bana sarılıp hepsi yalandı beni burda zorla tutuyorlar ,aslında beni onlar kontrol ediyorlar demesini istiyordum.

İster istemez gülmeye başladım. Her zamanki gibi gözyaşlarım da beni yalnız bırakmamıştı. Hayatımı mahveden kişiye en kötü anımda ihtiyaç duyuyordum. Bunları yaşamayı hakedecek ne halt yemiştim ben?

Kahkahlarım yavaşça acı çığlıklarına dönüşürken ne yapacağımı bilmiyordum.Vücudum benim kontrolüm olmadan yere çöküp titremeye devam ederken avazım çıktığı kadar bağırıyordum. Bu acı o kadar dayanılmazdı ki kalbimin acısını azaltmak için kalbimin üstüne ardı ardına yumruklar indirmeye başlamıştım. Kesinlikle delirmiştim.

Önce annemi sonra babamı kaybetmiştim. Üstüne şu dünyada annem yerine koyduğum kişi bunları yapandı.Bundan sonra kime güvenecektim ben. Kendimden bile şüphe duymaya başlamıştım.

Düşüncelerim, acı çığlıklarım ve kendimi yumruklamalarım arasında kapı hızlıca açılmış ve Rumlow içeri dalıp ellerimi kelepçelemeye çalışıyordu. İçimde hissettiğim ve anlamlandıramadığım bu güç nerden geliyordu? Şuan bu kafayla karşıma çıkan herkesi öldürebilirdim. Bunun beni ürkütmesi gerekirken neden zevk veriyordu?

Çığlıklarım yavaşça ilk baştaki gibi kahkahlarıma dönerken Rumlow bu sefer kesinlikle delirdiğime inanmıştı.Bunu direkt söylememişti ama gözü bana bunu haykırıyordu. Hızlı bir şekilde kendimi iterek ondan uzaklaşınca hiç bir şey yapmadı. Ama elini kemerindeki silaha götürmüştü bile. Sadece güldüm. Kısa bir süre aynada kendime baktım. Kimindi o yansıma? Gördüğüm görüntü beni şaşırtmaya yeterken buna alışmam gerektiğini de biliyordum. Bundan sonra aynada hep bu görüntü olacaktı. Ayna...

Bi anda elimi yumruk haline getirip aynaya yumruk atmam bir oldu. Rumlow çoktan silahını çıkartmış bana doğrulturken arkasındaki askerler kendilerini belli etmek istercesine kapıya yaklaşıyorlardı. En fazla ne olabilirdi ki?

Attığım tekme ile silah Rumlow un elinden düşerken onun üstüne atladım. Boynundaki damarlara baskı yaparak yere diz çöktürtdüğümde bir elimle cam kırığını boynuna bastırırken diğer elimde silahı belime sıkıştırmıştım. İşte bundan sonra geri dönüş yoktu...

Askerler silahını bana doğrultmuşken onlara tehtitkar bakışlarımı yolluyordum.Sanırım onların komutanı derecesindeki adamı 1 dakikada yere çökertmem ve üstüne de elim ve birkaç yerimin kanla kaplı olması onları ikileme düşürmüştü.Sesimi sert çıkarmaya çalışarak küfür edermişçesine Rusça konuşarak

" O lanet silahlarınızı bana doğru atmadığınız sürece bu cam aptal ajanınızın boynunda kendine yer edinecek. Eğer onu umursamayıp ikimizide öldürürseniz başınız hangi herif ise en iyi ajanını ve rehnini öldürmekten sizi gebertip dışarıdaki havyanlara yemek niyetine yedireceğini biliyoruz şimdi hemen silahlarınızı bana doğru atmıyorsunuz?"

Bu sözlerim onları ikilemde bırakmış olacakki Rumlowla göz teması kurmaya başladılar.Boştaki elimi Rumlow un saçlarına atarak tavana bakmasını sağlayıp göz göze gelmelerini engelledim. Baya şanssız adamlardı ya benim elimde geberceklerdi ya da başlarındaki kişi tarafından.Ben olsam kesinlikle beni seçmezdim.

Rumlow yaptığım baskı yüzünden konuşamazken camı biraz daha bastırığ acı dolu sesini diğerlerine duyurdum.Lanet herifler silahlarını yavaşça yere bırakıp bana doğru atarken camla Rumlowun şah damarını kesip belime sıkıştırdığım silahla hepsini kurşun yağmuruna tutmam yaklaşık 2 dakikamı almıştı.Aptallar

Elanora JonesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin