Güven bana

590 68 44
                                    

Saat gece yarısını geçmişti. İkili sessizlik ve huzurun tadını çıkarırken Chan'ın gözü Minho'nun arkasına kaydığında kaşlarını çattı.
Çok güzel, bu bunlar eksikti!

Minho'nun tam arkasında kalan kısımda siyah iki üç araba vardı ve belli bariz içi doluydu arabaların. Şu an sadece iki kişiydiler. Minho dövüşebiliyor muydu bilmiyordu. Ki yapabilse bile o riski alamazdı.

"Minho sana diyeceklerini iyi dinle. İlk olarak ben diyene kadar asla ve asla arkana bakma tamam mı?"

Minho ona anlamazca bakıp cevapladı

"Tamam da bir sorun mu var?"

"Arkana bakma dediğim gibi. Şu an gördüğüm kadarıyla üç araba tam arkamdaki marketin yanında. Kaç kişiler bilmiyorum ama üç araba adama tek kişi dövüşemem. Buradan ne kadar çabuk sürede ayrılırsak o kadar iyi. Şimdi birlikte kalkıp benim çaprazımda kalan markete doğru gideceğiz. Araba orda. Herhangi bir hareketlenme fark ettiğinde direkt arabaya koş kapılar açık.  Torpido da bir telefon var. Onu açıp rehberden herhangi birini araman yeterli belki bir konum gidecektir."

"Sen ne olacaksın?"

"Oldu ki harekete geçtiler şu an önceliğim sensin. Aramayı yaptığında yaklaşık bir beş on dakikaya bizimkiler gelirler. Ben diyene kadar arabadan çıkma. Bir fırsat bulduğumda birlikte caddenin karşısında ki ara sokağa gireceğiz. Arabanın içinde astım ilacın var onu almayı sakın unutma gideceğimiz yer uzak"

"Arabayla gitsek?"

"Sokaklar dar koşarak daha hızlı olur. Hem arabayla gidersek bulmaları çabuk olur. İlacını unutma sakın. Telefonun yanında"

"Chan ya bir şey olursa?"

"Şhh olmayacak güven bana. Seni ne olursa olsun onlara vermem korkma"
Minho derin bir nefes alıp onayladı onu. Elindeki küreyi sıkıp gözlerini kısa bir süre kapatıp geri açtı.

"Gidelim mi? Hazır mısın?"

"Gidelim "

İkili derin bir nefes alıp ayağa kalktığında Chan, Minho'nun elini tutup peşinden götürdü. Başını çevirmeden diğer tarafa baktığında henüz bir şey yapmadıklarını görünce içi rahatladı.

"Şu an bir hareketlilik yok. Arabanın yanına gittiğimizde de olmazsa direkt ilacını al çık"

"Tamam"

Minho titreyen elini tutan Chan'ın elini sıktı ve nefesini düzenlemeye çalıştı. Arabaya gidene kadar ikisi de bir sey fark etmemişti.

"Bu işte bir gariplik var. Bugün günlerden ne?"

"Pazar"

"Aishh siktir"

"Ne oldu?"

"İşler değişti. Yürüyerek gideceğimizi tahmin ediyorlar. Haftasonu olduğu için ana caddeler kalabalık. İçlerine sızmış olabilirler. Araba şu an daha iyi bir fikir"

"Ne yapıyoruz yani?"

"Arabayla gidiyoruz bir yere kadar gittikten sonra kenara park edip ineriz"

İkili sorunsuz bir şekilde arabaya geldiklerinde hızla arabaya binip kemerlerini taktılar.

"Sıkı tutun biraz fazla hızlı kullanacağım"

"Tamam"

Chan hızla arabayı çalıştırıp otoparktan çıkarken gerideki arabalarında ışığının yanmasıyla düşünceleri doğru çıkmıştı.
Ters köşe oldular.

Apologies/ Minchan - Banginho Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin