Seungmin'den
Evli olduğum ilk sabaha uyanmıştım. Çok değişik ve farklı hissettiren bir şeydi. Yine de... Güvende hissettiriyordu sanki.
Hyeongjun: Benim bebeğim uyandı mı bakalım.
Uykulu halimle gözlerimi açtım. Etrafa bakındım. Junhan'ın odasındaydım. Onun yatağında... Dur bir dakika. Junhan? O nerede? İlk sabahımızdan yanımdan mı gitti? Ah hani aşıktın sevgili Han Hyeongjun.
Bir dakika bir dakika Junhan bana seslenmişti. Cevap vermeyi unutmuşum. Yeni fark etmiştim.
Seungmin: Uyandım.
Uykulu olduğum için sesim çok detone kısık ve kalındı. Aman banane.
Junhan odaya geldi. Başıma oturup saçlarımı okşadı.
Junhan: Günaydın meleğim.
Seungmin: Günaydın.
Junhan: Yeni uyanınca da tıpkı bir melek gibisin...
Utandım işte yine. Bir kere de iltifat etme be çocuk.
Junhan bir şeyler diyip odadan çıktı. Ne dediğini anlamamıştım. Sanırım birazdan tekrar gelicem demek istemişti.
Ve evet birazdan Junhan odaya tekrar geldi. Elinde kahvaltı tepsisi vardı. Bir dakika ne? Bu bana mıydı!? YA NE GEREK VARDI!?
Junhan: Bebeğime günaydın tabağı.
Yanıma oturdu. Ne yapmalıyım şimdi? Mal gibi çocuğa bakıyorum.
En iyisi biraz doğrulayım diyip doğruldum. Junhan da yine az önceki yerine oturdu. Tepsiyi yandaki komodine koydu. Sonra biraz bana eğilip saçlarımı yüzümden çekti.
Tepsiyi bacaklarımın üstüme dikkatlice koydu. BU ÇOCUK NİYE BU KADAR TATLI!?
Junhan bir yudum çikolatalı ekmek sürüp ağzıma verdi. Başkası beslerken hiç doğru düzgün yiyemeyen biriydim. Bu yüzden ağzımın kenarında çikolata kaldığını hissediyordum. Aklıma içtiğim bi geceden sonra Jooyeon'un bana beslediği kahvaltı gelmişti. Bu konuda o da ben de cidden berbattık ve sanırım masayı birbirine katmıştık. Rezillik! Her neyse en azından Junhan beslemeyi biliyordu.
Junhan birazdan kıkırdamaya başladı. Beceriksizliğimi fark etmiş olması gerek.
Seungmin: Yaa gülme.
Junhan: Ama çok tatlı napabilirim.
Junhan'a küsmüş gibi bir bakış attım ve biraz geri çekildim. Junhan da gülümseyerek belimden kavrayıp beni kendisine çekti. LAN NAPTIM BEN!?
Junhan yüzümü iyice inceledi ve sonra dudağımdaki çikolatayı parmağıyla sildi. Daha sonra parmağını yalayarak temizledi. Tanrım bunu ben yapsam iğrenirdim.
Utanmıştım. Geri kalan her şeyi utanarak yedim. Ben mi çok utangacım Junhan mı çok romantikti anlayamadım. Her neyse. Olan oldu. Artık biri bana yemek yedirirken daha dikkatli olurum.
Birazdan Junhan tepsiyi alıp gitti. İşleri olduğunu ve birkaç saat sonra gelebileceğini söyledi. Eh ben de kendi kendime takılacaktım artık. Ya da şu kısa adam (adını unuttum) ile takılabilirdim belki. Ama utanıyorum. En iyisi bahçeye çıkıp biraz hava alayım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Platonik Mafyam | Odehan
FanfictionOh Seungmin Lee Jooyeon'un sevgilisiydi. Ama bir gün zengin bir mafya evine kaçırılır, hem de evlendirilmek için...