bölüm12

61 10 21
                                    

Jooyeon: Benden o pis ellerini uzak tut!

Junhan: Ahh çakma rapunzel sinirlenme hemen yaa.

Jooyeon'un Junhan'a olan siniri her saniye artıyordu.

Junhan: Uslu dur bakalım. Bugün bana bağırdığın ve hakaret ettiğin için yemek yok.

Junhan tam kapıdan çıkacakken Jooyeon arkasından ona bağırdı.

Jooyeon: OROSPU!

Junhan kapıyı kilitlerken kapı arkasından konuştu.

Junhan: Cezan yarına mı sarksa?

Jooyeon sinirlenip elini saran halattan kurtulmaya çalışırken Junhan çoktan gitmişti bile.

Aradan bir gün geçmişti. Jooyeon hala açtı. Junhan bugün uğramayı düşünmüyordu Jooyeon'un yanına. Ama Jooyeon tüm gururunu kenara bırakıp açlıktan artık bulanmaya başlamış midesini doldurmak istiyordu. Junhan'ın gelip yemek vermesi için dua ediyordu.

Seungmin: Bebeğim günaydın.

Junhan: Ay çok uyumuşum. Günaydın aşkım.

Seungmin: Bugün bir yere gidecek misin?

Junhan: Babam ani planlar yapıp bir yere gitmek istemezse gün boyu seninleyim hayatım.

Seungmin: Sevindim.

Junhan kocasının dudağına minik bir öpücük kondurup lavaboya gitti.

Bir saat sonra kahvaltıda Gunil, Junhan'a bir yere gideceklerini söyledi. Yani Junhan'ın o gün için kocasıyla kurduğu tüm hayaller suya düştü.

Seungmin:Dikkat et bebeğim.

Junhan: Merak etme sen kalbimdeyken bana bir şey olmaz.

Junhan giyinip odadan çıktı.

Jiseok da Gunil ve Junhan ile gitmişti. Yani Seungmin evde tek kalmıştı.

Seungmin yalnız kalmayı sevmezdi ama bunun evi tanıması için iyi bir fırsat olduğunu düşündü. Tabi evin beklenmedik yerlerinde olabilecek kameralara yakalanmak da istemezdi.

Seungmin evi geziyordu. Önce içini gezdi. Tabi yine de salonu mutfağı falan bilmesi onun için yeterli olurdu.

Seungmin evin içini gezince bahçeyi gezmek istedi. Bu yüzden dışarı çıktı. Bahçeyi gezmeye başladı. Evet bahçe sadece o herkesin bildiği küçük bahçelerle sınırlı değildi. Arkasında ormanı andıran bir korusu vardı. Koruda da yıkık dökük yapılar... Buranın çok eskilerden kalma bir yer olduğu korudaki yerlerden anlaşılıyordu zaten. Seungmin de böyle yerleri gezmeyi severdi aslında. Tarih kokusu vardı resmen.

Seungmin birer birer o yerleri gezmek istedi. Bazıları kilitli bazıları açıktı. Kilitli ya da açık olduğunu da kapıları zorlayarak anlayabiliyordu.

Seungmin gezdi gezdi ve en sonunda korunun bol ağaçlarının olduğu bir bölgedeki yere geldi.

Duvarlarının bazı kısımları yosun tutmuş, çatısı çürük ve aralıklı bir yerdi burası. Seungmin buranın da içini görmek istedi.

Önce tabi ki kilitli olup olmadığına bakacaktı. Kapıyı zorladı. Kapı kilitliydi. Tam gidecekken içerden tıkırtı sesleri duydu.

Sesler Seungmin'in içini ürpertmişti. Böylesine eski ve kilitli bir yerden tıkırtı seslerinin gelmesi kimi olsa korkuturdu zaten.

Platonik Mafyam | OdehanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin