4

309 34 131
                                    

"İyi misin felix?" endişeyle sordu hyunjin.

Felix ise cevap vermek yerine etrafına kısa bir bakış attıktan sonra yanında duran hyunjin'e dönerek ellerini oynattı.

"İyiyim ama neden bir hastanedeyim? Ne oluyor?"

"Hiç birşey hatırlamıyor musun?"

Felix kafasını iki yana salladı yavaşça bu soru üzerine.

"Evde otururken endişeli görünüyordun. Bir panik atak krizi geçirip bayıldım. Doktor bunun fazla stres ve korkudan kaynaklı olduğunu söyledi." dedi ve korkuyla yüzüme bakarak konuşmaya devam etti. "Az önce ise sanırım bir kabus görüyordun. Birden bire kollarına tırnaklarını bastırmaya başladın. Uyandırmaya çalıştım ama uyanmadın. Bu yüzden bende sana tokat atmak zorunda kaldım."

Felix kollarına baktığında bariz belli şekilde gözüken birkaç tırnak izini gördü.

"İyi olduğuna emin misin felix?" bunu sorarken yüzünde kendini apaçık belli eden bir endişe ifadesi vardı. Hyunjin sanki bunu saklamaya çalışıyor gibiydi ama eğer öyleyse de asla başaramıyordu.

"Ben iyiyim yani.." felix bunları söylerken ne diyeceğini bilemeyip durdu. O da biliyordu ne durumda olduğunu. İki gündür fazlasıyla endişeliydi. Bu endişesi yemek yemesini, enerjisini, modunu ve daha birçok şeyini olumsuz yönde etkiliyordu.

"Bana yalan söyleme lütfen felix. Senin iyi olmanı istiyorum. Sen benim.. sen benim.. her şeyimsin."

Felix, onun tatlı yüz ifadesine burukça tebessüm etmişti.

"Hadi şimdi bana neler olduğunu söyle."

Felix derin bir iç çekti. İlk önce olanları düşündü iyice. Bunu ona söylemelimiydi emin değildi. Hyunjin'ini, evde yeji'den sonra en çok konuştuğu, onun için değerli olan bir kişiyi korkutmak istemezdi.

"Aslında.."

**

Felix son bir kez aynada kendine bakıp odasından çıkmıştı. Haftalar sonra ilk defa tek başına dışarı çıkacaktı. İnsanların gözüne görünmeyi pek istemeyen biri olmuştu her zaman. Sokakta kaldığı günlerde bile insanların olmadığı ıssız ara sokaklar tercihi olmuştu her daim. Bu yüzden haftalardır evde oturuyor, hyunjin ve yeji ile arada da jay ile konuşuyor, arada sırada yeji ve hyunjin ile minho ve jisung'u ziyarete gidiyor onun dışında ise evde kitap okuyup resim yapıyordu. Dün yeji'nin ısrarları üzerine dışarı çıkacağına dair söz vermişti. Yeji onun içine kapanmasını istemiyordu, bunun onun ruh sağlığını kötü etkileyeceğini düşünüyordu. Bu durumu birçok kez bayan minnie (unutanlar vardır belki hyunjin ve felixin psikoloğu) ile de konuşmuştu. Felix ise yeji'nin bu endişelerinden kurtulması ve biraz rahatlaması için bugün dışarı çıkıyordu.

Dışarı çıkıyor olduğunu haber vermek için yeji'nin yanına mutfağa gitti felix. Yeji mutfakta yemek için bibimbap hazırlıyordu. (Birden sarmalardan böreklerden çöreklerden sonra nasıl kore mutfağına geçiş yapıyorum oynat bakalım)

Felix onu görünce gülümseyerek yanına gidip sıkı sıkı sarıldı. Yeji de onu görünce gülümseyerek sarıldı.

"Dışarıya çıkıyorum yeji. Haber vermek istedim."

"Ah, cidden mi? Bu beni ne kadar mutlu etti anlatamam."

"Sana söz vermiş olmasaydım asla çıkmazdım emin ol."

Yeji ona ters bakışlar atarak kafasını iki yana salladı.

"Hadi bakalım sen dışarıya çık bir güzel gez dolaş. Yemekte sen gelene kadar hazır olacaktır. "

Felix başını hevesle salladı.

"Pekii! Görüşmek üzere yeji~"

"Görüşmek üzere yongbok-ah~"

Felix ona son bir kez daha gülümsedikten sonra evden çıktı. Gideceği yer evlerine yürüme mesafesi olarak 20 dakika kadar uzaklıkta olan avm'ydi. Hemen oraya doğru yürümeye başladı.

İlk başlarda gayet rahat olsa da dakikalar geçtikçe etraftaki insanlar çoğalmaya başladı. Tabi onlarla beraber sesleri de. Aynı zamanda felix'e de çok fazla bakıyorlardı ve bu felix'i rahatsız ediyordu. Ona sanki bir kusuru varmış gibi bakıyorlardı. Felix ise kendini rahatlatmak için evden çıkmadan önce defalarca baktığı aynadaki görüntüsünü hatırlamaya çalışıyordu.

İnsanlar onu rahatsız ettikçe adımlarını biraz daha hızlandırdı felix. Yollara bakmıyordu bile. Sadece ezberine güvenerek hareket ediyordu. Bir süre sonra ise kendini avm'nin önünde buldu.

**

Yaklaşık 1 saattir avm'de dolaşıyordu felix. Kendisine kıyafet alışverişi yaptı, evdekilere hediyeler aldı, avm'nin içindeki bir cafede oturup kahve içti..

En sonunda avm'den çıkmıştı. Yürümekten ayakları ağrıyordu. Bu yüzden daha fazla vakit kaybetmeden eve doğru yürümeye başladı. Hem yorgun olduğundan hemde avm'ye gelirken insanlardan dolayı duyduğu rahatsızlık sebebi ile ıssız ve eve kestirme olan yolu kullanmayı tercih etmişti bu sefer.

Issız ara sokaklardan geçerken biraz daha rahattı. Fakat yine de adımlarını hızlı tutuyordu. Bir an önce eve varıp sevdikleri ile oturmak, sohbet etmek, eğlenmek istiyordu.

Birkaç dakika sonra ondan başka kimsenin olmadığı bu sokakta bir kişinin daha ayak sesi duyulmaya başladı. Bu felix'in biraz korkmasına sebep olmuştu. Kontrol etmek için arkasına baktı. Ondan birkaç santim uzun, siyah bir şapka takan, simsiyah giysileri olan, yüzü şapkasından dolayı tam olarak belli olmayan biriydi bu.

Felix iyice rahatsız olmaya başlamıştı. Ne kadar sessiz, kimsenin olmadığı sokakları sevse de pek iyi anıları yoktu onlarla.

Adımlarını iyice hızlandırdı. Ama arkasındaki adamında hızlandığını duyabiliyordu. Felix bununla birlikte gerçekten korkmaya başlamıştı. Biliyordu bu bir tesadüf değildi. O adam öylesine arkasında yürüyerek evine gitmek istiyen bir adam değildi.

Felix adımlarını hızlandırabildiği kadar hızlandırdı. Bu son sokaktı burayı da atlatırsa artık güvendeydi. Evi olduğu yerden görebiliyordu. 1-2 dakika daha yürüdükten sonra evin önüne geldi. Hemen cebinden anahtarı çıkarıp kapıyı açtı. İçeriye girerken ise az önce arkasından gelen o adamın kendisine pek kısa denmeyecek bir bakış attıktan sonra dümdüz bir şekilde ilerlemeye devam ettiğini gördü.






**********







Merhaba efendim bu yazar sonunda bölüm atmaya zahmet etti 💅🏻

Nasılsınızz canlarımmm<3

Benimle aynı takipçili başka yazarların panolarına bakıyorum hep okurları yazıyor sohbet ediyorlar ama benimkilerde tık yok özeniyorum yanii😭

Şaka maka insan yemiyorum merak etmeyin arada yazında konuşalım ya canım sıkılıyor valla

Ee o zaman ne diyoruz yeni bölüme kadar kendinize iyi bakınn hoşçakalınn<33






Dilsiz Şeytan-2 | Hyunlix Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin