Açılış konuşmasını yaptıktan hemen sonra eserlerini yakından görmek için gelen ziyaretçilerin arasınan karışmışdı 39 yaşında ünlü ressam olan Aylin . Bu akşam onun için Londradaki 3cü sergisini düzenlemekten çok daha önemli bir akşam olacakdı henüz bundan haberi olmasa da .
15 yıllık meslek hayatında elde ettiği büyük başarı sayesinde kendisini dünyanın bir çok ülkesinde tanıtmış olan Aylin bu zamana kadar Türkiye dışında 18 ülkede 32 sergi açmışdı . Yaptığı resimler kendinde bir çok gizemli hikayeyi sakladığı için resimler kadar onların hikayeleri , ilham kaynakları da hep merak konusu olmuşdu . Aslında onu üne kavuşturan şey tam olarak buydu . Yıllarca farklı ülkeleri gezip farklı hayat hikayeleriyle tanışmış ardından bu hikayelerin onda yaratmış olduğu duygu ve düşünceleri resimlerine yansıtmışdı .
Bu günse kendi hayat hikayesi ile karşı karşıya gelecekdi . Geçmişi belki de ona yeni bir ilham olacakdı .
Özel davetlilerinin masasına daha yeni yaklaşmışdı ki karşı masadaki bir sima ona çok tanıdık gelmişdi . Bir an için "Bu herhalde gerek olamaz öyle değil mi? " diye düşünmüş ve bakışlarını tekrar karşıdaki kişiye yöneltmişdi . Hayır gözleri kesinlikle yanılmıyordu . Karşıdındaki kişi kesinlikle o idi . O mavi okyanus gibi güzel ve huzur verici gözleri unutmak mümkün değildi . " Ama nasıl olurda yıllar sonra karşısına çıkmışdı? " bu sorunun cevabını öğrenmenin tek yolu vardı onunla konuşmak .
Arkadaşlarına veda etmiş ve karşı masadaki başarılı arkeologa doğru tüm cesaretini toplayarak yürümüşdü ünlü ressam.
Sergi başladığından beri sonunda beklediği an gelmişdi 40 yaşındaki başarılı arkelogun . Aylin ona doğru addımlıyordu . Sonunda ünlü ressamın dikkatini çeke bilmişdi üstelik bunun için neredeyse hiç çaba sarf etmemişdi bile .
İşte saniyeler sonra karşı karşıya idiler . Aylinin kalbi aniden o kadar hızlı atmaya başlamışdı ki ne söyleyeceğini bilememişdi ağzından sadece "Murat ?!" lafı çıka bilmişdi.
Aylinin burnunun dibine gelinceyedek son derece sakin görünen Murat ünlü ressamın sessini duyar duymaz kendini kaybetmişdi . Tıpkı Aylin gibi onunda kalbi hızla atmaya başlamışdı. Bir kaç saniyede kendini toparlamayı başaran Murat nihayet konuşa bilmişdi.
-Seni görmek ne güzel Aylin.
Aylin kekeleyerek zarzor konuşa bilmişdi .
-Seni görmekse bir o kadar garip Murat .
- Evet haklısın çok ani oldu bu görüş .
-Ani mi? Şuan şoktaydım Murat nedenini az çok tahmin etmişsindir.
-Elbette anlıyorum . Ben sadece... Ben sadece buradaydım ve serginin olduğunu öğrendim ve seni görmek istedim .
- Bunun için biraz geç kalmadık mı?
-Lütfen şimdi sırası değil . Eğer sergiden sonra zamanın varsa biraz konuşsak olur mu?
-Pek sanmıyorum .
-Zaman bulacağını mı? Yoksa benle konuşmak istediğin mi?
- Bak seni kırmak istemem ama sence de bu isteğin biraz anormalce değil mi?
- Evet haklısın Aylin ama lütfen seninle konuşnaya ihtiyacım var .
-Bilemiyorum Murat , bunca yıldan sonra bilemiyorum.